CHP Bursa Milletvekili Sarıbal, çiftçinin borç batağı içinde olduğunu söyledi. Bankalara olan borcun 13 yılda 16 kat arttığını belirten Sarıbal, "Şu anda bir çuval yem 52 lira. 1 litre süt ile 2 kilo yem alırsanız o üretime devam etme şansınız vardır. Ama şu anda 1 litre süt ile 1 kilo yem bile alamıyoruz." dedi.
Milletvekili Sarıbal, Seçim Koordinasyon Merkezi'nde 'AKP İktidarının 13 Yılda Tarım Sektöründe Yaptığı Tahribat ve Bu Tahribatı Gidermeye Yönelik CHP'nin Tarım Politikası' konulu basın toplantısı düzenledi. Türkiye'de tarımın geldiği noktaya değinen Sarıbal, 13 yıldır tarımda çok uluslu şirketlerin, kartellerin ve holdinglerin desteklendiğini, küçük ve orta ölçekli çiftçinin desteklenmediğini kaydetti.
"ÇİFTÇİNİN BANKALARA BORCU 16 KAT ARTTI"
Çiftçilerin borç batağında olduğunu ifade eden Sarıbal, şöyle konuştu: "Şu anda en büyük problem çiftçinin borcudur, borç yüküdür. Çiftçi para kazanamadığı için, girdileri pahalı olduğu için, borçlarını ödeyemedi ve tekrar tekrar borçlandı. 2003'ten sonra bir anda özel bankalar da borç vermeye başladı. Çiftçi borç sarmalına girdi. Yani kartopu ile başlayan borç sarmalı, çığa doğru, ödenemez duruma doğru gitti. Örnek olarak, bankaların 2003 yılında çiftçiye kullandırdığı kredi 2.9 milyar lira. 2014 yılında ise 46 milyar lira. Tam 16 kart, çiftçinin sadece resmi bankalara olan borcu arttı. Peki, borcunu 16 kat artıran çiftçi, üretimini, sermayesini, arazisini 16 kat mı büyütmüştür. Bir zenginlik içinde mi yüzüyor. Baktığımızda çiftçi tek tek arazilerini satmaya çalışıyor. Ancak çıkacak bu borcun içinden."
"1 LİTRE SÜTLE 1 KİLO YEM ALINAMIYOR"
46 milyar lira borcun sadece resmi bankalara olan borç olduğuna dikkat çeken Sarıbal, çiftçinin özel bankalara borcu, banko birlik, tarım kredi, ilaç, gübre borçları ile birlikte en az 120 milyar lira borcu olduğunu dile getirdi. Çiftçinin borçtan çıkamaz durumda olduğunu vurgulayan Sarıbal, şu bilgileri verdi: "Mazot 2002'den bu yana yüzde 300 artmış, gübre yüzde, üre yüzde 341, besi yemi yüzde 284 ama şu anda yüzde 300'ü aşmış durumda. Şuanda 52 lira bir çuval yem. Biz hayvancılıkta şunu kural olarak biliriz, 1 litre süt ile 2 kilo yem alırsanız o üretime devam etme şansınız vardır. Ama şu anda 1 litre süt ile 1 kilo yem alamıyoruz."
2002 yılında 19 milyon 500 bin ton üretilirken 2014 yılında bu rakamın 19 milyon tona düştüğünü hatırlatan Sarıbal, kırmızı et tüketiminin de gittikçe gerilediğini kaydetti.
"KURBAN BAYRAMI OLMASA TÜRKİYE İNSANININ BÜYÜK BİR BÖLÜMÜ KIRMIZI ET TÜKETEMEZ"
Sarıbal, "Türkiye hayvansal protein tüketimi bakımından dünyada 130. sırada. Gelişmiş ülkelerde yılda kişi başına 80-90 kilo kırmızı et tüketirken Türkiye insanı maalesef 8 ile 10 kilo tüketebiliyor. Bu da dengeli değil. Yani Türkiye'de Ramazan Bayramı ile Kurban Bayramı'nı çıkarın, Türkiye nüfusunun büyük bir çoğunluğu hiç kırmızı et yemez. İnanın, Afrika ülkesi gibi oluruz. Ama dua edelim ki bir Ramazan bir de Kurban bayramımız var."
şeklinde konuştu.
Sarıbal, 1980 yılında ülke nüfusu 45 milyonken ülkede 78 milyon hayvan bulunduğunu, 2014 yılında ise nüfusun 78 milyona çıktığını, hayvan varlığının ise 56 milyona indiğine dikkat çekti.
CİHAN