Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satır başları:
12 MART VE 12 EYLÜL'DE BU KADAR İNSAN TUTUKLANMADI!
Ben 12 Mart'ı, 12 Eylül'ü gayet iyi hatırlıyorum. İki darbe döneminde bu kadar insan tutuklanmadı. DİSK ve HAK-İş kapatılmadı, faaliyetleri durduruldu kapatılması için dava açıldı, şimdi siz bir sendikayı tak diye kapatıyorsunuz.
ÖĞRETMEN GÖKHAN AÇIKKOL'UN İŞKENCE SONUCU ÖLÜMÜ
Adapazarı'nda bir öğretmen Cemaat'den gözaltına alınıyor. Şeker hastası, ilaç verilmediği için hayatını kaybediyor. Baba cenazesini alıyor belediye biz vatan hainlerine araba vermeyiz diyor, Konya'da imam bunun cenaze namazı kılınmaz diyor.
Aileye ulaştık ve baş sağlığı diledik. Bu birlikte yaşayalım derken buna benzer olaylar çıkıyor. İnsanlara vatan haini diyoruz. Yüzbaşı vatan haini olduğu iddia edildi. Daha sonra darbeciler tarafından öldürüldüğü ortaya çıktı. 15 Temmuz gecesi er, emir alan er linç edildi. Bunları linç edenlerin yargılanması lazım. Bunları takip ediyoruz.
BEN BÖYLE BİR KALKIŞMA OLACAĞINA İHTİMAL VERMİYORUM
Ben yeni bir kalkışma olacağına ihtimal vermiyorum. Böyle bir kalkışmanın başarıya ulaşma ihtimali sıfır.
ÖZGÜR GÜNDEM'İN KAPATILMASI
Gazetelerin teröre destek vermesini asla kabul etmeyiz. Bir ilke olarak hiçbir yayın organının susturulmasını istemeyiz. Darbe döneminde buna çok alışığız. RTÜK var mahkemeler var. Bir gazete kapatılacaksa buna siyasi otorite değil, yargı karar versin. Bunu dünyaya anlatamazsınız. Biz bunu o zaman anlatabiliriz. Mahkemeler kapattı diyebiliriz. Son dönemdeki gazeteler ve TV'ler KHK'lerle kapatıldı.
Yazar Aslı Erdoğan tutuklanmamalıydı, sadece düşüncelerini aktardı. Bunların tek silahı var o da silah. Gazetecinin, sanatçının tutuklanması ama yargılanabilir ama siz daha yargılama aşamasında bunu alıyorsanız bunu uygar dünyaya anlatamazsınız.
Aslı Erdoğan'ın ilaçlarının verilmemesi... Zaten hasta. Neden vermiyorsun. Aslı Erdoğan'ın ilaçlarının verilmemesi büyük ayıptır, kendisi özgür bırakılmalı. Sayın Nurettin Canikli, ilaçlarının verildiğini ve bu sorunun giderildiğini açıkladı.
DARBE GİRİŞİMİNİN ARKASINDA ABD Mİ VAR?
Bu konularda konuşmak için elinizde verilerin olması lazım. Bizim elimizde veri yok. Ama Amerika'nın Türkiye üzerindeki etkisini ve gücünü biliyoruz. Türkiye bir NATO üyesidir. Burada NATO üsleri var. Bizim bir ortaklığımız da var. Dış politikayı iç politika malzemesi olarak kullanırsanız çok büyük yanlış yapmış olursunuz. Dış politika için çok dikkatli bir dil kullanmak gerekir. Buna diplomasi dili denir. Erdoğan çok şey söyleyen ama sonuç alamayan bir kişilik. "Ey ABD ey Rusya ey AB ey İsrail" dendi. Hepsinde çok kötü yenilgiye uğradık. Dış politikada en ağır yenilgileri yaşıyoruz.
SALDIRI ANINI ANLATTI... BİRDEN SİLAHLAR PATLADI...
Ardanuş'taki belediye binamızın açılışı için gittik. Şavşat üzerinden Ardanuş'a gittik. Dar bir vadiden giderken araçlar durdu. Gözlemlediğim kadarıyla güvenlik güçleri çıktı ve bize dikkatli olmamız gerektiği uyarısı yapıldı. Sonra bizim bulunduğumuz araç dağın yamacına iyice yaklaştırıldı. Birden bire silahlar patladı. Ateş ediliyordu. Tam vadinin ortasındaydık. Ne olduğunu merak ettik. PKK ile bir çatışma olduğu söylendi. Bir süre sonra yanımızdan bir ambulans hızla geçti. Bir erin yaralandığı söylendi.
Koruma roket atarla bize saldırıda bulunabileceğini ve ona doğru ateş ettiğini söyledi. Bir zırhlı araç geldi. Geri döndük. Sizi Şavşat'a yakın bir yerde karayollarına götürmemiz gerekiyor dedi.
Beni ilk Efkan Ala Bey aradı. Her türlü tedbiri aldıklarını söyledi. Daha sonra Cumhurbaşkanı ve Başbakan aradı. Selahattin Bey de aradı. Ben Güney Afrika Cumhuriyeti'ndeyim dedi, geçmiş olsun dileklerini iletti.
Efkan Bey bir süre sonra helikopter tahsis ettiklerini söyledi. Biz tabi programımızı iptal etmedik, helikopteri kullanıp Ardanuç'a gittik. Oradan Artvin programımız vardı, fakat gecikme fazla olduğu için Hopa'ya ve ya Rize'ye gidip oradan havalimanına gidebilir miyiz dedik, hava şartları izin vermedi. Erzurum Havalimanı arandı yer olduğu söylendi biz Erzurum'dan Ankara'ya dönüşümüzü gerçekleştirdik.
"15 TEMMUZ SONRASI SUİKAST KONUSUNDA UYARDILAR"
15 Temmuz sonrası suikast girişimi konusunda ilgili yetkililer beni uyardı. Daha sonra İçişleri Bakanlığı'ndan arandı. Koruma sayısı arttırıldı. Ardanuç'a giderken daha önce görmediğim uzun namlulu silahları gördük. PKK, anamuhalefet partisinin bir suikaste kurban gitmesi Türkiye'yi daha fazla karıştıracaktır diye düşünmüş olabilir. Oturduğum odada güvenlik amacıyla ışık açılmıyordu. Türkiye'nin refahı için benim bir bedel ödemem gerekiyorsa ben hazırım.
HAKAN FİDAN ARAMADI
Hakan Fidan'dan bir uyarı almadım. Sadece İçişleri Bakanlığı Müsteşarı'ndan.
DEMİRTAŞ, "TERÖRÜ LANETLİYORUZ" DEDİ
PKK Türkiye'nin çıkarlarını savunan bir örgüt değil. Kendi hedefleri var. Daha istikrarsız bir ortam yaratmak için terör eylemlerinde bulunuyorlar. Teröre karşı bütün kesimler biraraya gelmeli. Terörden hepimiz şikayetçisiyiz.
Sayın Demirtaş beni aradığında "Terörü lanetliyoruz" dedi. Bu cümle değerli bir cümleydi. HDP'nin parti olarak teröre karşı daha güçlü bir söyleme ihtiyacı var. HDP meşru bir parti. 6 milyonun oyunu almış bir parti. HDP'nin tümüyle dışlanması doğru değil. 15 Temmuz sonrası Yenikapı'da gerçekleştirilen buluşmaya HDP de dahil edilmeliydi.
CERABLUS OPERASYONU
Türkiye'nin Cerablus'a girmesini bu konuda Suriye'ye, Rusya'ya ABD'ye bilgi verilmesini olumlu karşılıyoruz. Biz 2014'te girilmesini dile getirdik. Hükümet Suriye'ye operasyon düzenlemekte geç kaldı. Her ülke kendi güvenliğini sağlamak zorunludur. Bizim ordumuzun geleneği var. Barış için gidiyoruz.
SURİYE POLİTİKASI
Ben Türkiye'nin izlediği dış politikanın 180 derece değişmesini istemiştim. Bugün Türkiye o sürecin içinde. Binali Bey dış politikayı 180 derece değiştirmek istiyor. Bunu olumlu buluyorum.
3. KÖPRÜ
Biz olsaydık iktidarda tüp geçit yapardık. Yerin altından.
ADLİ YIL AÇILIŞ TÖRENİ
Adli yılın açılış törenine Külliye'de olması nedeniyle katılmayacağım.