Hakan Evrim yaptığı savunmada; kalkış saatlerine, uydu koordinatlarına, bilirkişi raporunda belirtilen teknik detaylara dayanarak iddianamelerde bombalamayı yaptığı iddia edilen uçakların bombalama yapmış olamayacaklarını tek tek ortaya koydu.
Ancak Akıncı Hava Üssü’nden o gece kalkan, kule ile irtibat kurmayan ve ışıklarını söndürerek uçan uçaklar olduğunu kaydeden Hakan Evrim, bu uçakların ise bilirkişiler tarafından hiç incelenmediğini ve dosyaya hiç girmediklerini kaydetti.
Yine o gece hava üssünde emekli pilotların görüldüğüne dair beyanatlar olduğunu aktaran Tuğgeneral, buna rağmen bu iddiaların hiç incelenmediğini dile getirdi.
Hakan Evrim, ışığını kapatarak ve kule ile irtibat kurmadan uçan uçakların bu emekli pilotlar tarafından uçurulmuş olabileceğini ve bombalamaların da bu uçaklar tarafından gerçekleştirilmiş olabileceğini anlattı.
Youtube’da Kanat Arkadaşım adlı kanalda Tuğgeneral Hakan Evrim’in yaptığı savunması detaylı bir şekilde aktarılıyor.
15 Temmuz’da gerçekleşen F-16 uçuşlarına dair Tuğgeneral Evrim’in savunmasının aktarıldığı yeni videoda, o gece yapılan uçuşlara dair bilgiler veriliyor.
Bir uçağın uçuş bilgilerine nasıl ulaşılabileceğinin anlatıldığı videoda uçakların uçuşlarının hem kara kutu hem uydu hem de kamera kayıtları ile takip edildiği vurgulanıyor. Ayrıca bir uçağın bomba atıp atmadığının veya hangi saatte attığının kolayca belirlenebileceğine dikkat çekiliyor.
Hakan Evrim’in savunmasında da o gece bomba attığı iddia edilen uçakların ne uçuş kayıtlarına göre ne de bomba attığına dair yapılan teknik incelemelere göre, herhangi bir bombalama yapmadıklarının açıkça görüldüğü kaydediliyor. Uçakların kalkış saatlerine göre Türksat’ı da TBMM’yi de bombalamasının imkansız olduğu bilirkişi raporlarında açıkça görülüyor.
Hakan Evrim savunmasında, iddia edilen bombaların Akıncı Hava Üssü’nde kalkan ve iddianamede belirtilen uçaklar tarafından yapılmadığının açıkça görüldüğünü anlatıyor.
HAVA ÜSSÜNDE DİYARBAKIRDAN GELEN UÇAKLAR VARDI, HİÇ İNCELENMEDİ
“Peki bu bombalar kimler tarafından atıldı?” diye soran Akıncı Hava Üssü komutanı Hakan Evrim, hava üssünde 15 Temmuz günü normalde 71 uçak olduğunu, ancak o gün Diyarbakır’dan gelen 6 uçağın da hava üssünde bulunduğunu ve toplamda 77 uçak olduğunu aktarıyor. Ancak iddianamelere göre bu uçaklardan TUSAŞ bilirkişileri tarafından 66 tanesinin incelendiğini ve 11 uçağın hiç incelenmediğini ifade ediyor. Ancak incelenmeyen bu 11 uçağın savcılık tarafından hiç soruşturulmadığını dile getiriyor.
Hakan Evrim savunmasında “İncelenmeyen 11 uçak hangi uçaklardı? Acaba o gece kendilerini gizlemek için ışıklarını kapatıp uçan ve incelenmeyen uçaklar arasında bu 11 uçaktan birisi var mıdır? Kule telsizlikle kayıtları ile kule tarafından tutulan uçuş kayıtları
karşılıklı kontrol edilmedi mi? Bu önemli konu ne için araştırılmayıp karartılmıştır, bu evraklar savcılık tarafından alındıktan sonra neden dosyaya konmamıştır?” diye soruyor.
Evrim, iddianamede belirtilen uçakların Meclis’i, Türksat’ı ve Polis Özel Harekat’ı bombalamasının mümkün olmadığının da altını çiziyor.
Hakan Evrim ardından bir başka konuyu daha gündeme getiriyor. Evrim’in savunmasında aktardığına göre 142. Filo bakım subayı Üsteğmen Caner Fidancı ifadesinde “sabaha karşı 142 Aviyonik atölyesinde görevli üst Çavuş Yunus Özen’in bakım karargahına geldiğini, sabahleyin üst nizamiyesinden girdikten sonra bakım karargahına gelmek için araç beklerken kendisini içinde 142. Filo amblemi olan 09 Aydın ili plakalı bordo bir Ford Fiesta marka aracın aldığını, aracı bir pilotun kullandığını ve yapılan konuşmalardan araç içindeki diğer kişilerin daha önce emekli olmuş pilotlar olduğunu öğrendiğini” söyledi.
Evrim’e göre bu ifadeden 15 Temmuz gecesinde Akıncı Üssü’nde emekli pilotlar olduğu anlaşılıyor. Evrim, bilirkişi tarafından hiç incelenmeyen, o gece kule ile irtibat kurmadan ışıklarını kapatarak uçan 11 uçağın bu pilotlar tarafından kullanılmış olabileceğine dikkat çekiyor.
Tüm bu bilgilerin kendilerine verilen ek klasörlerde yer aldığını ancak ek klasörlerin kendilerine verilmediğini kaydeden Hakan Evrim, “Şimdi bizi ek klasörlerin verilmeme nedenini daha iyi anlıyorum. O izinsiz ve ışıkları kapalı uçuş yapan uçakları uçuranlar emekli pilotlar olabilir mi? Araştırmaya değmez miydi? Bu bilgileri duyup bilip araştırmayan savcılara ne demek lazım bilemiyorum. Yazılan iddianame ile bu gerçekler örtüşmüyor. Sayın Başkan, siz bu anlattığım bilgileri önceden duymuş muydunuz? Bunlar incelemeye değmez mi? Bunları araştırmamak, sümen altı etmek suç değil mi? İddia makamının bu konuyu ivedi araştırmasını tavsiye ediyorum” diye konuşuyor.