Dünkü basın toplantısında da, bir soru üzerine Türkiye’de hükümetin basın özgürlüğüne müdahalesinden kaygı duyduklarını dile getiren Harf, cuma günü yaptığı toplantıda da bu kaygılarının sürmekte olduğunu belirtti.

Başkent Washington’da düzenlediği başında toplantısına, Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı görevinden, Stratejik İletişim Başdanışmanlığı’na atandığı için, gazetecilerin karşısına son kez çıktığını anlatarak başlayan Harf, ortak ve anlayışlı çalışmaları için gazetecilere teşekkür etti. Daha sonra soruları yanıtlayan Harf, bir gazetecinin, “İktidar partisi AKP’nin seçimlerde önde gideceği sanılıyor. Ancak bu seçimde HDP’nin de mecliste sandalye kazanması bekleniyor. Suriye konusunda Türkiye ile ABD’nin görüş ayrılıkları olduğu haberleri geliyor. ABD IŞİD’a odaklı, Türkiye ise Esad rejiminin devrilmesine. Seçim sonuçları, Suriye ve IŞİD konusundaki konuları etkiler mi” sorusuna verdiği yanıtta, “Ben daha yapılmamış bir seçimle ilgili varsayımda bulunmayacağım. Biz tüm demokrasilerde seçmenlerin partiler, adaylar veya platformlar hakkında bilinçli seçimler yapmak olanağına sahip olmaları gerektiğine inanıyoruz, burada da öyle olmasını bekliyoruz” dedi.

Harf, seçimlerde AKP'nin yeterli sayıda milletvekilliği kazanması durumunda, anayasanın değiştirileceği, bunun da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gücünü daha da artıracağı değerlendirmesinin ardından gelen “Bütün bunlardan endişe duymuyor musunuz” sorusunu da “Seçimin sonucu hakkında spekülasyon yapmayacağım” diye yanıtladı.

Marie Harf, “Türkiye’nin Suriye’de cihatçı güçlere yardım etmesini nasıl değerlendirdiği” sorusuna verdiği yanıtta da “Türkiye IŞİD ile mücadele koalisyonunun kilit ortağıdır, nokta! Biz onlarla uzun süredir birlikte çalışmaktayız. Ortada güçlü bir meydan okuma var, sınır uzun ve geçirgen, bu konuda da onlarla çalışıyoruz” dedi. Harf, “Sizin terrorist örgüt listesine aldığınız Al-Nusra’yı destekledikleri haberleri, mücadele değil yardım ettikleri, IŞİD’e yardım ettikleri haberlerine karşın mı? Bunlara katılıyor musunuz” sorusunu da, “Söylediğim gibi, onlar IŞİD’e karşı koalisyonda değerli bir ortak ve buna eklenecek çok birşey yok” karşılığını verdi.

Harf, “Türk Cumhurbaşkanı’nın eleştirilere karşı baskısı konusunda ne diyeceksiniz? Son olarak Türkiye’nin önemli gazetelerinden biri olan Cumhuriyet’e dava açtılar, genel yayın yönetmenine Erdoğan’ın avukatı dava açtı, casusluk suçlamasıyla. Seçimler öncesinde Erdoğan’ın muhalefeti susturma çabaları size endişelendirmiyor mu” sorusunu, “Bu hafta bir kaç kez söylediğim gibi, bağımsız ve özgür medya, demokratik, açık toplumların temel unsurudur. Biz kesinlikle ifade özgürlüğünü destekliyoruz. Türkiye’de hükümetin basın ve düşünce özgürlüğüne müdahale etmesinden kaygı duymaktayız ve bu kaygımız sürüyor. Türk yetkilileri, ifade özgürlüğü de dahil olmak üzere demokratik değerleri korumayı teşvik etmeye çağırıyoruz” diye yanıtladı.

Mary Harf’in son basın toplantısında, Türkiye’de tartışma konusu olan ‘altın klozet kapağı’ da gündeme geldi. Harf, bir gazetecinin “Erdoğan’ın, ana muhalefet lideri ile altın klozet kapağı tartışmasına ilişkin söyleyeceğiniz bir şey var mı?” sorusuna da “Bu konuda söyleyecek birşeyim olduğunu sanmıyorum” diye karşılık verdi.