Financial Times muhabirleri Laura Pitel ve Katrina Manson imzalı haberde, “Erdoğan’ın en son ağız dalaşı ABD-Türkiye ilişkilerinde acı bir tat bıraktı” başlığı kullanıldı.“Ankara, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 10 büyükelçiyi sınır dışı etme tehdidinin oluşturduğu hasarı az göstermeye çalışıyor. Fakat bu durum Türkiye’nin Joe Biden ile ilişkileri iyileştirme ve ABD Başkanı’yla Glasgow’da görüşme umutları devam derken garip bir durum yarattı” denildi.
Makalede “Erdoğan’ın en son ağız dalaşı ABD-Türkiye ilişkilerinde acı bir tat bıraktı” başlığı kullanıldı.
Türkiye’nin ABD’den F-16 satın alma isteğinin devam ettiğinin hatırlatıldığı makalede, “diplomatik felaketin eşiğinden dönüldükten sonra Biden’ın tutumu buna şekil verecek” ifadesi kullanıldı. Makalede, “Türkiye’nin NATO müttefikleriyle ilişkisi zaten bu olaydan önce de kötüydü” yorumu yapılırken ABD’li diplomat David Satterfield’ın uzlaşma görüşmelerine önderlik ettiğini Ankara hükümetine yakın kaynaklar Financial Times’a açıkladı.
Makalede, AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Biden ile görüşme planı yaptığı fakat henüz Beyaz Saray’ın bunu doğrulamadığı da belirtildi. Financial Times, “Washington F-35 sorununu çözmeye çalışıyor fakat ABD Dışişleri Bakanlığı, Türkiye’nin F-16 talebi için herhangi bir maddi teklif yapmadıklarını açıkladı. Ayrıca F-16’ların satışı için kritik bir engel de Kongre’nin onayı” ifadesine yer verdi.
Öte yandan Biden yönetiminden bir yetkili ise F-16 konusunda bir açıklama yapmasa da, “Türkiye ile halen iyi ilişkiler kurmak istiyoruz çünkü Türkiye uzun süredir NATO müttefikimiz, stratejik bir konumda ve Washington’ın bölgesel birçok hedefinde yer alıyor. İş birliği aramaya devam ediyoruz” dedi.
Financial Times’a konuşan bir diğer yetkili ise birçok ABD’li yetkilinin Erdoğan ile görüşme zemini kalmadığına inandığını dile getirdi. İsmini açıklamayan yetkili, “Bu durum ABD-Türkiye ilişkilerine büyük bir darbe oldu ve özellikle bu darbe dışişleri bakanlığına geldi. Dışişleri Bakanlığı, Türkiye ile güçlü ikili ilişkiler olmasını destekliyordu” ifadesini kullandı.