Heyetin ziyareti, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Tayvan'a 75 milyon dolarlık silah satışına onay vermesine denk geldi.
Heyet üyeleri, görüşmelerinde Tayvan'daki hükümete partiler üstü desteklerini dile getirirken, daha önce anlaşmaya varıldığı halde teslimatı geciken askeri donanım ve mühimmatla ilgili süreçlerin hızlandırılması konusunu ele aldı.
Çin Komitesinin Cumhuriyetçi Başkanı Gallagher ve Demokrat üyesi Raja Krishnamoorthi, teslimatın hızlandırılması konusunda, fikri mülkiyet transferi gerektirmeyen bazı silahların ortak üretiminin çözüm olabileceğini ifade etti.
Heyetin ziyareti, ABD'li yetkililerin Tayvan ile resmi nitelik taşıyabilecek temaslarda bulunmasına karşı çıkan Çin'in tepkisini çekti.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, Pekin'de düzenlenen basın toplantısında, "Tayvan, Çin topraklarının ayrılmaz parçasıdır. ABD'nin Tayvan ile herhangi şekilde resmi ilişki kurmasına ve her ne bahaneyle olursa olsun Tayvan'ın iç işlerine karışmasına karşıyız. ABD'ye Tayvan sorununun karmaşıklığını akılda tutmaya, Tayvan'ın bağımsızlığını savunan ayrılıkçı güçlere yanlış mesaj vermekten kaçınmaya çağırıyoruz" dedi.
EGEMENLİK İHTİLAFI SÜRÜYOR
Çin'in, kendi topraklarının parçası olduğunu savunduğu Tayvan, 1949'dan bu yana fiili bağımsızlığa sahip bulunuyor. Çin ana karası ile Tayvan arasında iç savaşın ardından ortaya çıkan ayrılık ve egemenlik ihtilafı halen sürüyor.
Pekin yönetimi, "tek Çin" ilkesini vurgulayarak Tayvan'ın dünya ülkeleriyle müstakil diplomatik ilişkiler kurmasına, Birleşmiş Milletler (BM) ve diğer uluslararası kuruluşlarda temsil edilmesine karşı çıkıyor, kendisini tanıyan ülkelerin Tayvan ile diplomatik ilişkileri kesmesini şart koşuyor.
Son yıllarda Tayvan üzerindeki askeri baskısını artıran Pekin, adanın ana kara ile yeniden birleşmesi için gerekirse güç kullanımını dışlamayacağını vurguluyor.
Tayvan'da 13 Ocak'ta düzenlenen başkanlık seçimlerini iktidardaki Demokratik İleri Parti'nin (DPP) adayı Lai Ching-te kazanmıştı.
Lai zafer konuşmasında "Çin'in tehditlerine boyun eğmeyeceğiz" mesajı vermişti.
Sonuç, Tayvan'daki seçimleri yakından izleyen Çin'e "soğuk duş" olarak nitelenmişti.