İstanbul Milletvekili emekli müftü İlhan Özkes’in Zafer Bayramı münasebetiyle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Saray’da verdiği resepsiyona katıldığını duyduğumuzda, doğrusu şaşırmadık değil!
Ama “Bir milletvekilinin Cumhurbaşkanı’nın davetine icabet etmesinden daha doğal bir şey olamaz” düşüncesiyle fazla üzerinde durmadık.
Velev ki o milletvekili eski CHP’li ve geçmişte Saray’ın, Cumhurbaşkanı’nın hakkında söylenmedik söz bırakmamış olsun…
Siyasetçilerin bu tür çark etmelerine alışığız ya hani!
Bu yüzden Özkes’in Saray’a gitmesi de büyütülmeye değmezdi gayri.
Belki de hiçbirimiz Özkes’in TBMM kürsüsündeki “Hz. Muhammed yaşasa o Saray’a girmezdi. O Saray’da israf var israf… İsraf haramdır!” sözlerini umursamayacaktı yani…
Bu sözler aklımıza gelse bile, çoğumuz “Aman boş ver” deyip geçecekti!
Ama o da ne!
Saray’dan çıkar çıkmaz geçmişteki sözlerini yutmuşçasına Saray’a güzellemeler dizen ‘tweet’ler atmaya başlamasın mı?
Bu güzellemelerle kalsa iyi!
180 derecelik dönüşle “Hz. Peygamber bugün yaşıyor olsaydı, Saray’a girerdi. Kesinlikle hissettim ki girerdi. Çünkü orada sünnetten emareler çok…” diyerek haddini aştı.
Hoca, işte orada dur!
Çünkü yalanla iman bir arada olmaz!
Saray’a git, gitme kimseyi ilgilendirmez…
Ama Peygamberimizi, istismar etme, O’nu kendi çıkarlarına alet etme.
“O olsaydı böyle yapardı” diyerek, Yüce Peygamberimiz hakkında karar vermeye kalkma!
Emekli müftüsün bir de…
Sana bu konudaki hadisleri hatırlatmak bize düşmez, öyle değil mi
(...)