AB dışişleri ve savunma bakanları bugün Slovenya'da bir araya gelerek Afganistan'daki son gelişmeleri görüşecek. Dışişleri bakanları Taliban'a karşı nasıl bir tavır takınılacağı ve askerlerin çekilmesi sonrasında Afganistan'da korunmaya ihtiyaç duyanlara destek sunulacağı konularını ele alacak. Savunma bakanları içinse Batı'nın desteklediği hükümetin devrilmesinden hangi askeri derslerin çıkarılacağı konusu ağırlığı oluşturacak.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, "Afganistan hezimeti"nin özellikle AB'nin askeri açıdan bağımız olması gerektiğini gösterdiği görüşünde. Borrell New York Times'e yazdığı makalade yeni bir askeri müdahale birliği oluşturulması konusunda tartışma yürütülmesini istedi. Böylesi bir askeri birliğin örneğin ABD'nin Kabil havalimanından çekilmesi sonrasında havalimanın faaliyetlerine devam etmesi ve tahliye uçuşlarında kullanılabileeğini dile getirdi.
"AB ABD'ye bağımlı" eleştirisi
Taliban'la diyaloğu da savunan Borrell, "Çin, Rusya ve İran bölgede daha fazla etkiye sahip olacaktır. Pakistan, Hindistan, Türkiye ve Körfez'de monarşiyle yönetilen ülkeler, hepsi yeni bir pozisyon belirleyeceklerdir" dedi.
İngiltere'de hükümete "tahliyelerde kaos yaşandı" eleştirisi
Europol'den AB'ye "başarısız olduk" suçlaması
Afganistan'da halihazırda 60-80 eski Europol çalışanı Afganın bulunduğunu söyleyen Thies, bu kişilerin şu ana dek AB'den Avrupa'ya getirilme onayı ya da her hangi bir destek almadıklarını söyledi. Thies "Bu insanları yalnız bırakamayız. AB Afgan çalışanları için de sorumluluk taşıyor" dedi.
Thies eski bir başsavcı ve Europol eğitmeninin Hollanda hükümetine baskı yapması sonucu Hollanda'nın AB'ye çalışan 35 Afganı aldığını söyleyerek Taliban'ın Kabil'i alması öncesinde Europol'ün yerel çalışanlarla birlikte Ağustos başına dek Kabil'de yaşayan ve tehlikede olan 131 kişinin adının yer aldığı bir liste oluşturduğunu hatırlattı.