Eski milletvekili Ufuk Uras’ın MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile görüştükten sonra "kısmi af" olabileceğine dair bir izlenim edindiğini söylemesi uzun süredir tartışılan, çeşitli kesimlerin de çağrı yaptığı af tartışmalarını alevlendirdi.
Gazete Duvar'da yer alan habere göre, AKP Grup Başkanvekili Abdullah Güler, KRT TV’de katıldığı programda, "Bizim gündemimizde genel veya kısmi af yok. Biz daha adil, daha etkin, caydırıcı cezaların verilmesi ve toplumun huzurunun sağlanmasına çalışıyoruz. Af doğru sonuçlar vermiyor” dedi.
AF DEĞİL, ZORUNLU KAMU HİZMETİ
AKP, genel af ya da kısmi affı gündemine almasa da infaz yasasında bir değişiklik için hazırlık yapıyor. Buna göre denetimli serbestlik kapsamında cezasının belli bir oranını tamamladıktan sonra tahliye olan kişilerin zorunlu kamu hizmetinde çalışması planlanıyor.
SUÇ TİPİNE GÖRE AYRI AYRI KAMU HİZMETLERİ
Zorunlu kamu hizmetinin her bir suç tipine göre ayrı ayrı belirlenebileceği ifade edilirken; okul temizliği, çevre temizliği gibi seçeneklerin gündeme gelebileceği belirtiliyor.
'YENİDEN SUÇA SÜRÜKLENME KOŞULLARI AZALTILMALI'
Mevcut durumda, denetimli serbestlik dönemindeki mahkumun tekrar suç işleme eğilimi gösterdiğini ifade eden kaynaklar, “Ceza hukukunun ana hedeflerinden biri mahkumun ıslahını gerçekleştirmektir. Tabii insan onuruna yaraşır bir şekilde. Kamu hizmetlerinde, belli sektörlerde mecburi çalışmalar yapmasını sağlamamız mahkumun üzerinde olumlu tesir edecektir. Olabildiğince yeniden suça sürüklenme koşullarını ortadan kaldırmayı amaçlıyoruz” değerlendirmesini yaptı.
AF DEĞİL, CEZADA İNDİRİM YOK
Kaynaklar, söz konusu çalışmanın kısmi af ya da genel af olmadığını ifade ederken “Cezada bir indirim ya da af yok. Bu infaz kanununda denetimli serbestlik döneminin nasıl geçirileceğine dair bir düzenleme. Henüz çalışma aşamasında” dedi.
‘RAHŞAN AFFINDAN YARARLANANLARIN YÜZDE 45’İ TEKRAR SUÇ İŞLEDİ’
‘Rahşan Affı’ olarak bilinen 99 affında tahliye edilenlerin yüzde 45’e yakınının 3 yıl içinde tekrar suç işlediğini belirten AKP kaynakları, “Demek ki af sonuç alıcı olmuyor. Ayrıca hakkaniyetli değil. Bir kişi suç işlediyse bunun müeyyidesini toplum vicdanında çekmeli. Aksi takdirde mağdur taraf ‘Benim yakınımı öldürdü, elini kolunu sallayarak geziyor’ diyebilir. Bu da adil değil” değerlendirmesi yaptı.
