Gazeteci Ahmet Hakan'a saldırı olayında gözaltına alınan ve serbest kalan şüphelilerden Uğur Adıyaman, emniyetteki ifadesinde bu işin kendilerine 'devlet işi' olarak anlatıldığını söyledi. Hakan'ın hükümeti yıkarak Türkiye'yi bölmeye çalışan biri olduğunun anlatıldığını belirten Adıyaman, devletin kucak açacağı, saygı görecekleri ve önlerinin açılacağı vaatlerinde bulunulduğunu kaydetti. Adıyaman kendisine telkinde bulunan kişinin, Ahmet Hakan'ın vatan millet için dövülmesi gerektiğini söylediğini ifade etti.
Uğur Adıyaman, ifadesinde eski özel harekatçı olan Yahya Kemal Gezer'in kendisini işlettiği kafeye çağırdığını söyledi. Uzaktan akrabası Fuat Elmas ile gittiğini belirten Adıyaman, Gezer'in kendisine Ahmet Hakan'ı tanıyıp tanımadığını sorduğunu söyledi. Tanımadığını söyleyince internetten fotoğrafını gösterdiğini belirtti. Gezer'in 'Uğur bunu dövmemiz lazım. Bir daha yazı yazamayacak hale gelecek şekilde kolunu bacağını kırmamız lazım' dediğini belirten Adıyaman, nedenini sorduğunu anlattı. Gezer'in, 'Bu adam vatan haini, İsrail ve Amerikan ajanı, hükümeti devirmek için her şeyi yaparak bizi bölmeye çalışıyor' cevabını verdiğini kaydetti. Kendisinin ilk başta tereddüt ettiğini söyleyen Adıyaman, Gezer'in, Ahmet Hakan'ın vatan millet için dövülmesinin gerektiğini söylediğini ifade etti.
Kendisinin 'abi vatan için canımızı verelim, ancak kurulu düzenimiz, çocuğumuz çoluğumuz var, bunlardan olmayalım' dediğini belirten Uğur Adıyaman, Gezer'in, 'sen rahat ol, adam vatan haini kimse arkasında durmaz' dediğini savundu.
DEVLET KUCAK AÇACAK ÖNÜNÜZ AÇILACAK
Tereddüt etmesi üzerine Gezer'in, 'oğlum rahat ol, emniyet konusunda sıkıntınız olmayacak. Çayınızı çorbanızı içer ifadenizi verir çıkarsınız. Üstelik milyonların duasını alırsınız. Bundan sonra hayatını değişecek. Her tarafta sevileceksiniz, emniyet, devlet, halk hepsi size kucak açacak. Bütün kapılar size açılacak' dediğini kaydetti.
Bu işi kimin istediğini sorduğunda Gezer'in önce 'büyüklerimiz' dediğini belirten Uğur Adıyaman, daha sonra, 'orasını karıştırma, bu devlet işi. Devlet büyüklerimiz, önemli kişiler işin içinde, onlar bize sahip çıkacak' ifadelerini kullandığını söyledi.
Yahya Kemal Gezer'den ayrıldıktan sonra danışmak için Ahmet Şengüler ve Kamuran Ergin'i aradığını ve Ergin'in evinde toplandıklarını söyledi. İki kişi daha çağırdıklarını belirten Adıyaman, Gezer'in söylediklerini ve vaatlerini anlattığını kaydetti.
Sonradan gelen iki kişinin farklı nedenlerle kabul etmediğini ifade eden Uğur Adıyaman, Ergin ve Şengüler'in basit bir darp işi, maddi ve manevi kazancı olması nedeniyle kabul ettiklerini belirtti.
BU DEVLET İŞİ
24 Eylül günü Fuat Elmas ile tekrar Gezer'in kafesine gittiklerini söyleyen Adıyaman, iki arkadaşının daha işi kabul ettiğini anlattığını söyledi. Ancak Gezer'e işin gerçekten devlet işi olup olmadığını sorduğunu kaydetti. Yahya Kemal Gezer'in de, 'Uğur bu devlet işi. Sizi dün gece dinlemişler ve konuşmaları bana söylediler. Bir daha ulu orta yerde konuşmayın. Yanınızda cep telefonları olmasın. Yakalanırsanız benim adımı vermeyin. Yoksa size faydam olmaz, sizi kurtaramam' dediğini söyledi.
Bunun üzerine Gezer'in derin biri olduğuna kanaat getirdiğini ifade eden Uğur Adıyaman, Gezer'in 'Uğur beni yanlış anlama bu işi 3-5 kuruşa yapacak bir sürü ülkücü var. Ben sizi çok seviyorum, neden bu işten siz nasiplenmeyesiniz? İşiniz bitince büyüklerimizden rica ederiz, bunlar ülkeye bedel verdiler deriz. Onlar da size bir çay bahçesi açarlar.' dediğini ileri sürdü.
Bu görüşme üzerine 'tamam' dediğini anlatan Adıyaman, Yahya Kemal Gezer'in Ahmet Hakan'ın evinin olduğu semti söylediğini, 'bu işi çabuk halledin büyüklerimize rezil olmayalım' dediğini kaydetti.
Kamuran Ergin ve Ahmet Şengüler ile buluşup Nişantaşı'na doğru gittiklerini kaydeden Adıyaman, "Onlara 'bu harbiden devlet işiymiş, dün aramızda ne konuştuysak dinlemişler' dedim. Bunun üzerine onlar da kanaat getirdi." ifadelerini kullandı.
Ahmet Hakan'ın bayram tatilinde olduğunu öğrenince birkaç gün bir şey yapmadıklarını söyleyen Uğur Adıyaman, bayramın üçüncü günü Gezer'in kendisini arayarak, 'bu işi bir an önce bitirmeniz lazım, kimse devlet işini yapamadılar diye bizden huylanmasın' dediğini kaydetti.
Bunun üzerine Nişantaşı'nda bir iki gün Ahmet Hakan'ın evini aradıklarını, 30 Eylül'de Hakan'ın CNNTÜRK'te programı olduğunu öğrendiklerini belirtti. Gezer'in kafesine gittiğini söyleyen Adıyaman kendisine, 'Uğur bu işin ne pahasına olursa olsun bugün bitmesi gerekiyor. Deşifre olmayacağımı bilsem kendim gelir iki dakikada adamı bulurum' dediğini belirtti.
Bunun üzerine akşam Kamuran Ergin, Fuat Elmas ve Ahmet Şengüler ile birlikte CNNTÜRK'ün önüne gittiklerini anlatan Adıyaman, Hakan çıkınca evine kadar takip ettiklerini söyledi. Yoldayken Hakan'ın aracına çarpmayı planladıklarını belirten Adıyaman, sonra bundan vazgeçtiğini, ancak Hakan'ın aracı birden durunca kendisinin de çok yakın bir mesafede durabildiğini savundu. Hakan'ın şoförünün inerek bagajı açtığını, kendisinin de çarptığını zannederek indiğini, 'abi kusura bakma özür dilerim, bir şey oldu mu' diye sorduğunu, şoförün de olmadığını söylediğini anlattı. Plandan vazgeçip aracına bineceği sırada şoförün 'hadi arabanı geri al' diye bağırdığını ve el kol hareketi yaptığını ileri süren Adıyaman, bunun üzerine Fuat Elmas'ın camdan şoföre 'tamam uzatma dayı' diye bağırdığını söyledi. Bu sırada Hakan'ın aracından bir kişinin daha indiğini belirten Uğur Adıyaman, Ahmet Şengüler ve Kamuran Ergin'in de arabadan indiğini belirtti. Kendisinin, 'Tamam özür dileriz, uzatmayalım' dediğini öne süren Adıyaman, Hakan'ın şoförünün bagajdan sopa çıkardığını ve sinkaflı küfürler ettiğini ileri sürdü. Koruması olduğunu düşündüğü kişinin de elini beline atması üzerine Kamuran Ergin'in korumaya sarıldığını, kendisinin de elinde sopa olan şoförü tuttuğunu kaydetti. Bu sırada Ahmet Hakan'ın araçtan indiğini, arkadaşı Ahmet Şengüler'in de Hakan'ı vücuduyla itelediğini söyleyen Adıyaman, Hakan'ın yere düştüğünü ifade etti. Kendisinin şoförü tuttuğu sırada 'yapmayın Allah için yeter' dediğini, arkadaşlarından da durmalarını istediğini söyleyen Uğur Adıyaman, bunun üzerine Ahmet Şengüler ve Kamuran Ergin'in ayrıldığını kaydetti. Arkadaşları ayrılana kadar Hakan ve yanındakilere vurmadıklarını iddia eden Adıyaman, kargaşa sırasında mahalle sakinlerinin Hakan'ı binaya soktuklarını belirtti.
AKLIM AHMET HAKAN'DA KALDI
Aklının Ahmet Hakan'da kaldığını ifade eden Adıyaman, binaya doğru giderek 'bir şeyi var mı, durumu nasıl?' diye şoförüne ve korumasına sorduğunu, ancak şoförün elindeki sopayla kendisine saldırmak istediğini ileri sürdü. Mahalle sakinlerinin şoförü engellediğini söyleyen Uğur Adıyaman, ortalık gergin olduğu için 'şimdi gidiyim sakinleşince gelirim, isterseniz numaramı bırakayım' dediğini, numarasını söylerken şoförün sopayla kendisine vurduğunu iddia etti. Bunun üzerine Fuat Elmas ile birlikte ayrıldıklarını anlattı.
Daha sonra diğerleriyle buluştuklarını belirten Uğur Adıyaman, bir süre sonra ağabeyinin aradığını, kendisinin kullandığı şirket arabasının kimde olduğunu ve bir spikeri dövüp dövmediklerini sorduğunu belirtti. Kendisinin yol kavgası nedeniyle tartıştıklarını söylediğini ifade etti. Ağabeyinin polisin aradığını söylemesi üzerine telefonla polisle görüştüğünü, polisin 'gelmeniz lazım' dediğini kaydetti. Polise 'tamam' dedikten sonra hemen Kemal Gezer'in yayına gittiklerini anlatan Adıyaman, olayı anlattıklarını ve polisin kendilerini aradığını söylediklerini belirtti. Yahya Kemal Gezer'in de televizyonu açarak Ahmet Hakan'ın darp edilmesi haberini gördüğünü ifade eden Adıyaman, kendisine 'rahat ol Uğur adamsınız' dediğini belirtti.
Uğur Adıyaman, "Abi emniyete gideceğiz, gerekli kişilerin bilgileri var mı?" diye sorduğunu, Gezer'in telefonla birilerini aradığını ve 'telefonları kapalı, yarın sabah teslim olun, sabah bu işi halledelim' dediğini kaydetti. Kendisinin ise polislerin ailesinin yanına geldiğini belirterek Fuat Elmas ile gidip teslim olduğunu, daha sonra Kamuran Ergin ve Ahmet Şengüler'i de aradığını ve polislerin evlerine giderek aldığını kaydetti.
DEVLET PARALELCİ POLİSLERE GÜVENDİ YANLIŞ YAPTIĞINI ANLADI, ŞİMDİ ÖNÜMÜZÜ AÇTILAR DEVİR BİZİM
Adıyaman ifadesinde olaydan önce aynı kafeye gittiklerinde Gezer'in arkadaşı Nezih (şüphelilerden emekli polis Nezih Özbirinci) olarak bildiği kişiyle karşılaştıklarını da anlattı. Gezer'in olmadığı ortamda Nezih'in 'ne yaptınız gelişme var mı?' diye sorması üzerine kendisinin de, 'abi sen konuyu biliyor musun?' diye sorduğunu anlattı. Nezih'in de, 'Uğur bu çok önemli emir en tepeden geliyor' dediğini ifade etti. Buna şaşırdığını kaydeden Adıyaman Nezih'in devamında, 'Uğur devlet şimdiye kadar yanlış polislere yani paralelcilere güvendiği için yanlış yaptığını anladı. Bizim kıymetimizi de şimdi anladılar ve bizim önümüzü açtılar. Bu saatten sonra devir bizim devrimiz. Allah'ın izniyle herkesin oyununu bozup muvaffak olacağız' dediğini anlattı.
Adıyaman, ifadesinde pişman olduğunu da söyledi.
ŞÜPHELİ GEZER DİĞER ŞÜPHELİLERİN İDDİALARINI YALANLADI
Şüphelilerden Yahya Kemal Gezer'e emniyetteki ifadesinde diğer şüphelilerin kendisi hakkındaki iddiaları soruldu. Gezer de bu iddiaların doğru olmadığını, kendisine iftira atıldığını ileri sürdü. Gezer, bu kişiler hakkında şikayetçi olacağını belirtti. CİHAN