VOA'dan Arzu Çakır'ın haberine göre, AİHM'den yapılan açıklamada, duruşmanın halka açık olarak görüleceği belirtildi. AİHM kararlarının üyeler tarafından uygulanıp uygulanmadığını kontrol etmekle görevli Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'nin başvurusu üzerine, AİHM Büyük Dairesi, önümüzdeki hafta Kavala dosyasına ilişkin kararını açıklayacak.
Bakanlar Komitesi, pek çok uyarının ardından, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) 46/1'inci maddesini harekete geçirerek Türkiye aleyhinde cezai prosedür başlattı. Komite, AİHM'den, Türkiye Cumhuriyeti'nin "mahkeme kararlarına ilişkin yükümlülüklerini yerine getirmediği" sorusuna yanıt verilmesini istedi.
"Darbeye teşebbüs suçlaması"
AİHM Büyük Daire'den davaya ilişkin yapılan açıklamada, AİHS'in 46. maddesinden hareketle, AİHM'in karar aldığı 18 Ekim 2017'den, Bakanlar Komitesi'nin davayı mahkemeye havale etmeye karar verdiği tarih olan 2 Şubat 2022 arasında, Kavala'nın "kesintisiz olarak özgürlüğünden yoksun bırakıldığı" belirtildi.
Kavala'nın yargılamanın başında, "Gezi olaylarıyla bağlantılı olarak hükümeti zorla ve şiddetle devirmeye teşebbüs; ve darbe girişimiyle bağlantılı olarak anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" olmak üzere iki suç işlediğinden şüphelenildiği belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Ceza Kanunu'nun 312. maddesine dayanan ilk suçlama, Mayıs-Eylül 2013 arasında meydana gelen Gezi olaylarıyla ilgiliydi ve bu olaylar, Gezi Parkı'nın yerine alışveriş merkezi yapılmasını içeren bir kentleşme projesine tepki olarak tetiklenen bir dizi gösteriye damgasını vurdu. Ceza Kanunu 309. maddesine dayanan ikinci suçlamaysa, 20 Temmuz 2016'dan 18 Temmuz 2018'e kadar Türkiye'de olağanüstü hal ilan edilmesine yol açan 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimiyle ilgiliydi.
18 Şubat 2020'de Kavala, Gezi olaylarıyla ilgili suçlamadan beraat etti. Ancak, kefaletle serbest bırakılması kararı, fiili olarak serbest bırakılmasıyla sonuçlanmadı. Nitekim Kavala, aynı gün polis tarafından gözaltına alındı, ertesi gün, bir darbe girişimi nedeniyle mahkeme öncesi gözaltında tutuldu."
Kavala'nın 25 Nisan 2022'de İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, Ceza Kanunu 312. maddesine dayanan suçlamadan müebbet hapis cezasına çarptırıldığı, buna karşılık, "askeri veya siyasi casusluk suçlamasından" beraat ettiği vurgulandı.
İhlal prosedürü
Osman Kavala, 8 Haziran 2018'de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurmuş, mahkeme 10 Aralık 2019'da Ankara hükümetinin, Sözleşme'nin 5/1'inci maddesi ile birlikte ve 4 ve 18'inci maddelerinin ihlal edildiğine karar vermişti. AİHM kararı 11 Mayıs 2020'de kesinleşirken, dosya, "kararın infazının denetlenmesi" amacıyla mahkeme tarafından Bakanlar Komitesi'ne iletildi.
Bakanlar Komitesi, Türkiye'ye kararı uygulaması için yaptığı çağrıların ardından, 2 Şubat 2022'de, Sözleşme'nin 46/4'üncü maddesi gereği Türkiye aleyhinde "İhlal prosedürü" başlatarak, dosyayı 21 Şubat 2022'de AİHM'e iletti. Konuyla ilgili yetkili organ Büyük Daire tarafların savunmalarını inceledi. Mahkeme kararını 11 Temmuz'da saat 11.00'de kamuya açık duruşmayla açıklayacak.