Özellikle VİP koruma kapsamındaki ABD’nin İstanbul Konsolosloğu’na dün gerçekleştirilen saldırı, istihbarat zafiyetini gündeme getirdi. Güvenlik kaynakları, “istihbarat zaafiyeti”nin temelinde AKP’nin, “AK istihbarat oluşturma” projesinin ve güvenlik birimleri arasındaki güven bunalımının etkili olduğunu bildirdiler. Terör olaylarının yoğunlaştığı son dönemde ise, üç güvenlik birimi arasındaki istihbarat paylaşımının neredeyse sıfır düzeyinde olduğu vurgulandı. Taraf Gazetesi'nin güvenlik birimlerinden edindiği bilgilere göre, istihbarat zafiyetinin nedenleri şöyle:

Türkiye’de, istihbarat çalışmaları MİT, TSK ve Emniyet tarafından yürütülüyor. AKP Hükümeti, son dönemde güvenlik birimleri arasındaki istihbarat zafiyetini en aza indirmek ve koordinasyonu sağlamak için, son beş yılda bazı adımlar attı. Bu adımların başında ise, Genelkurmay’ın elindeki istihbarat toplama donanımlarının alınması ve yetkilerinin tırpanlanması geliyor. TSK mevcut operasyonlarını, MİT’ten ve insansız hava araçları ile yerel kaynaklardan elde ettiği bilgilerle gerçekleştiriyor. Bu da, nokta operasyonlara veya saldırıların önceden engellenmesini sağlamıyor.

Geçmişte özellikle terör örgütlerinin şehir yapılanmalarında Emniyet istihbarat çok etkili görevlerde bulunmuştu. 17 Aralık yolsuzluk operasyonun ardından Emniyet Genel Müdürlüğü’nde yapılan görevden alma operasyonları, Emniyet istihbarıtı da olumsuz etkiledi. Terör uzmanlarının büyük kısmı sözde paralel yapı ile mücadele adı altında, trafik polisi veya asayiş birimlerine kaydırıldı. Terör şubelerine ise, trafik polisleri atandı. Bu süreçte, Kürtçe bilen terör konusunda yetişmiş bir çok istihbarat elamanı ilgisiz birimlerde görevlendirilerek, Emniyet istihbaratın terör konusundaki engelleme çalışmalarına da darbe vuruldu.

AKP’nin istihbarat birimlerine yönelik örtülü operasyonları, MİT’in hem yurt içinde hem de yurt dışında istihbarat alanında tek kalmasına yol açtı. Son dönemde ise daha çok “siyasi olaylarla” anılan MİT, faaliyetlerini son dönemde yurt dışında yoğunlaştırdı. Bu da, terör olayları ile ilgili nokta istihbarat uyarısı yapılmasının engelledi. MİT’in, artan terör olayları ile ilgili diğer güvenlik birimlerine yaptığı bazı bilgi amaçlı yazıları oldu. Ancak bu yazılar, daha çok çerçeve niteliğindeki uyarılarda oluştu. Yani, nokta eylem uyarısı gelmedi. Bu da, terör eylemlerinin engellenememesine yol açtı.

TSK ve Emniyet birimleri, terör eylemleri konusunda yeterli istihbarat çalışmasının yapılamamasından şikayetçi bulunuyor. Güvenlik birimlerinde tam bir koordinasyon bozukluğu yaşanıyor. İstihbarat paylaşımındaki sıkıntılar nedeniyle önümüzdeki günlerde daha dramatik eylemler olabileceğinden endişe ediliyor. Yani geçmiş yıllarda Ankara’da yaşanan Kumrular ve Anafartalar sokağı saldırılarının benzerlerinin yaşanmasından endişe ediliyor.

İstihbarat zafiyetinin nedenleri şöyle:

 “AKP’nin ‘AK istihbarat” projesi, TSK, MİT ve Emniyet arasındaki istihbarat paylaşımını adeta sıfıra indirdi. Kurumlar artık birbirine güvenmiyor.”

TSK’NIN ‘İSTİHBARAT GÜCÜ” KIRILDI: “Yine AKP’nin aldığı kararlar ile TSK’nın istihbarat toplama ve analiz etme imkanları tek tek kaldırıldı. Şu anda TSK kendi imkanları ile istihbarat toplamakta büyük sıkıntı çekiyor.”

MİT YURT DIŞINA YOĞUNLAŞTI: “Yurt içindeki tüm istihbarat çalışmaları büyük ölçüde MİT tarafından gerçekleştiriliyor. MİT ise, terör eylemleri konusunda çerçeve uyarısı yaptı. Nokta uyarı ise gelmedi. Yani, tüm yetkileri ve gücü elinde bulunduran MİT, eylemleri engelleyecek nokta istihbarat paylaşımında bulunmadı.”

TERÖR UZMANLARI TRAFİK POLİSİ OLDU: “Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde bulunan istihbarat daire başkanlığı ise terörle mücadele konusunda zayıfladı. Paralel yapı operasyonları çerçevesinde, terör uzmanları trafik polisi olarak atanırken, yerlerine ise asayiş ve trafikten terör konusunda hiçbir deneyimi olmayan kişiler istihbarata getirildi. Bu da, terör saldırılarının engellenememesinde büyük rol oynadı.”

TARAF