AK Parti Kandıra İlçe Başkanı Yunus Özder, oğlunu götürdüğü hastanede tartışma yaşadığı ve üzerine yürüdüğü doktora, iddiaya göre, "Seni burada kadın halinle döverim. Benim kim olduğumu biliyor musun?" dedi. Türk Tabipler Birliği Kocaeli Şubesi de iki gün önce hastane önünde açıklama yaparak olayı protesto etti. Açıklama sırasında, AK Partili olduğu belirtilen bazı kişiler doktorlara tepki gösterip üzerlerine yürüdü. Doktorlar polis eşliğinde hastanenin arka kapısından çıkartıldı. Ayrıca hastane yakınına doktorlar için 'Defolun' pankartı açıldı.
Yaşananlar üzerine genç doktorun psikolojisi bozuldu ve daha yeni başladığı mesleğinden istifa etti. Tabipler Birliği Kocaeli Şube Başkanı Serkan Yılmaz, "Bir aylık doktordu. Daha 3 ya da 4'üncü nöbetini tutuyordu. Ancak yaşadıkları psikolojisini bozdu. Psikiyatriden bir aylık heyet raporu aldı. Ancak hastane önünde yapılan açıklama sırasında yapılan saldırıyla şoke oldu ve dün itibariyle mesleğini bıraktı." dedi.
Dr. Özlem Nur Yıldız da "Olay anını hala yaşar gibiyim. Görevimden ve doktorluktan istifa ettim." diye konuştu.

'SENİ BURADA KADIN HALİNLE DÖVERİM. SEN BENİM KİM OLDUĞUMU BİLİYOR MUSUN?'

Olay, 12 Ekim'i 13 Ekim'e bağlayan gece yaşandı. İddiaya göre, AK Parti Kandıra İlçe Başkanı Yunus Özder, hastalanan oğlunu tedavi için Kandıra Devlet Hastanesi'ne götürdü. Özder'in oğluyla göreve yaklaşık bir ay önce başlayan pratisyen doktor Özlem Nur Yıldız ilgilendi. Doktor, hasta yakınlarının dışarıya çıkmasını istedi ancak Özder bunu kabul etmedi. Bu sırada tartışma yaşandı. Tartışmanın büyümesi üzerine AK Partili Özder, hakaret ve tehditte bulunarak, 'Seni burada kadın halinle döverim. Sen benim kim olduğumu biliyor musun?' diyerek doktorun üzerine yürüdü. O anda orada bulunan görevlilerin araya girmesiyle Özder, doktoru darp etmesinin önüne geçildi.

'GENCECİK BİR KADIN HEKİMİN YAŞADIĞI SALDIRI VE ŞİDDET BUDUR'

Yaşanan olaya Türk Tabipler Birliği(TTB) Kocaeli Şubesi tepki gösterdi. TTB Kocaeli Şube Genel Sekreteri Burhan Çağlar Usta, önceki gün meslektaşlarıyla hastane önünde yaptığı açıklamada, yaşanan olay hakkında bilgi verdi. Usta, olay hakkında, "Acil servise sinir krizi tablosuyla getirilen genç bir hastaya bilimsel ve etik kurallar gereği yalnız değerlendirmek isteyen meslektaşımız ortamın boşaltılmasını, yakınlarının dışarı çıkmasını talep etmiştir. Bu arada hasta yakınlarından birisi hekimin talebine saygısız itiraz etmiş, daha sonra da kadın kimliğine de ayrıca hakaret dolu sözler sarf ederek meslektaşımızın üzerine yürümüş, 3 -4 kişinin araya girmesi ve şahsı zapt etmesi ile olası fiziki yaralanmanın son anda önüne geçilmiştir. Saldırgan, 'Sen benim kim olduğumu biliyor musun?' diye meslektaşımızı tehdit etmeye, hakaretamiz sözler kullanmaya devam etmiştir. Saldırganın kim olduğunu öğrenmiş bulunuyoruz ve ne yazık ki şaşırmadık. Meslek hayatına başlayalı henüz bir ay olmuş, hastane acil servisindeki 5. nöbetini tutmakta olan gencecik bir kadın hekimin yaşadığı saldırı ve şiddet budur." ifadelerini kullandı.

'SAĞLIKTA ŞİDDET UYGULAYANLARI HER ZAMAN OLDUĞU GİBİ TEŞHİR EDECEĞİZ'

TTB Kocaeli Şube Genel Sekreteri Usta, saldırganın kim olduklarını bildiklerine vurgu yaparak, "Bu saldırının faili olan Yunus Özder hakkında hem sağlık hizmetini engelleme, hem kişilik haklarına hakaret, hem de hekimlik mesleğini aşağılamadan gerekli adli ve hukuki girişimleri yaptık, yapacağız. Adli ve hukuki süreç ne olursa olsun sağlıkta şiddet uygulayanları her zaman olduğu gibi teşhir edeceğiz ve asıl önemlisi kamuoyu vicdanında mahkum edeceğiz." dedi.

AK PARTİLİ OLDUĞU İDDİA EDİLEN GRUPTAN DOKTORLARA SATAŞMA

TTB Kocaeli Şubesi Genel Sekteri Burhan Çağlar Usta, meslektaşlarıyla açıklama yaparken, Kandıra Devlet Hastanesi yakınına "Türk Militanlar Birliği, Militanlarıyla Kandıra'dan Defol' pankartı asıldı. AK Partili olduğu öğrenilen bir grup, doktorlara tepki gösterdi. Sözlü tartışmanın büyümesi üzerine polis araya girdi. Polisler, doktorları hastanenin arka kapısından çıkartarak, açıklama yaptıkları yerden uzaklaştırdı.

AK PARTİ İLÇE BAŞKANI ÖZDER: BİRAZ TARTIŞTIK, BEN BAĞIRIP ÇAĞIRABİLİRİM

AK Parti Kandıra İlçe Başkanı Yunus Özder, olaydan sonra Cihan Haber Ajansı'na yaptığı açıklamada, hastaneye oğlunu götürdüğünü, bu sırada bir tartışma yaşandığını söyledi. Özder, şunları kaydetti: "Hastam vardı. Biraz tartıştık. Hastayla ilgilenmedi. Başka şeylerle uğraştı. Orada benim oğlum can çekişiyor. Onunla yoğunlaşacağına polemiğe girdi, ben işini yap haddini aşma dedim. Oğlum can mücadelesi veriyor. Orada sağlıkçılar müdahale ediyor. Doktor çekilmiş bir kenara. Doktorun görevi ne? Ben bağırıp çağırabilirim. Benim hastam gidiyor. O duygu haliyle bağırabilirim ama doktor hastaya yoğunlaşacak."

PSİKOLOJİSİ BOZULAN DOKTOR İSTİFA ETTİ

Yaşanan olaydan sonra doktorun psikolojisi bozuldu ve dün itibariyle istifa etti. Genç pratisyen hekim Özlen Nur Yıldız, gazetecilere yaptığı açıklamada olay hakkında bilgi verdi. Yıldız, Kandıra'ya henüz üç hafta önce geldiğini belirterek, "Burada kimseyi tanımıyorum. O gün gelen hastayla ilgili doktor arkadaşım Nur Tozoğlu ile birlikte kritik yapıyorduk. Sinirsel bir durum olabilir diyorduk. Bu söylediklerimizi duyan bir bey yanımıza geldi ve 'Sinirsel filan değil, bu işin altında başka bir iş var. İşinizi adam gibi yapın' dedi. Kendisine dönerek, 'Siz dışarı çıkarsanız biz de işimizi doğru dürüst yaparız.' dedim. Bunun üzerine, 'Seni kadın halinle bir döverim elimde kalırsın. Ben AK Parti Kandıra İlçe Başkanıyım.' diyerek üzerime yürüdü." ifadelerini kullandı.

Etraftakilerin tuttuğu kişinin AK Parti ilçe başkanı olduğunu o an öğrendiğini dile getiren Yıldız, "Hastane personeli bile onu dışarı çıkartacağına beni sakinleştirip dışarı çıkmaya ikna ediyordu. Meğer ilçe başkanının korkusundan böyle yapmışlar. Güvenlik müdahale edemeyince polis gelene kadar doktor odasında mahsur kaldım. Polis geldikten sonra odadan çıkarak karakola gidebildim." diye konuştu.

"KURUMDA TAŞERON ELEMAN OLAN HASTANE PERSONELİ İŞTEN ATILMA KORKUSU İLE HİÇBİR ŞEY GÖRMEDİKLERİNİ SÖYLEYECEK"

Yaşanan bu olayın ardından psikologa gittiğini, stres teşhisi konulduğunu kaydeden Yıldız, şöyle konuştu: "Olay anını hala yaşıyor gibiyim. Görevimden ve doktorluktan istifa ettim. İstifa dilekçemi hastaneye sundum. Can tehlikem olduğu için o hastaneye bile korka korka gittim. İstifanın işleme alınabilmesi için bir ayın geçmesi gerektiği söylendi. Ben de 1 aylık rapor aldım. Yasal sürenin ardından pratisyen hekimliği bırakacağım."

Son olarak olayla ilgili tutanak tutmak istediğini dile getiren Yıldız, sözlerini şöyle tamamladı: "Oradaki tıbbi sekreter, hastane personeli ve güvenlik görevlileri, kurumda taşeron eleman olduklarını ve işten atılma korkusu ile hiçbir şey görmediklerini ve duymadıklarını söyleyeceklerini beyan ettiler. Ayrıca hastanede beyaz kot uygulanmasını istedim, bu da uygulanmadı."

"ZORBALIĞIN DİK ALASIYLA ÖRGÜTLÜ BİR ŞEKİLDE KARŞILAŞINCA BUNA KİMSENİN YÖNETME KABİLİYETİ KALMIYOR"

Türk Tabipler Birliği Kocaeli Şube Başkanı Serkan Yılmaz, doktorun dün istifa ettiğini doğruladı. Yılmaz, şunları kaydetti: "Dün sabah istifa etti. 'Ben orada çalışamam' dedi. Kamu Hastaneleri Birliği sekreteri ile görüştüm. Başka bir yere alalım diye. Olumlu cevap verdi. Ama çalışacak hali yok. Psikiyatriden bir ay rapor verdiler. Heyet raporu verildi. Ama burada durmak istemiyor. Ciddi anlamda psikolojisini bozmuş durumda. İstifa etti gitti. Kızcağız 23 yaşında bir aylık doktor. Daha 3'üncü dördüncü nöbetini tutuyor. Orada yaşadığı şey onu pek fazla etkilememiş. 'Gene gidip nöbetimi tutacaktım. Gene gidip çalışacaktım' diyor. TUS sınavına girecek. Fakat açıklama günü gördüğümüz şey, örgütlü zorbalıkdı. Başka bir şey değildi. Polis nezaretinde arka kapıdan çıkardılar arkadaşlarımızı doktor hanımı. Bunun üzerine zaten çalışması mümkün değil. Sağlık alanındaki şiddeti biliyoruz. Bunu yönetmenin yollarını da biliyoruz ama neredeyse zorbalığın dik alası örgütlü bir şekilde buna benzer bir şeyle karşılaşınca buna kimsenin yönetme kabiliyeti kalmıyor. Konuyla ilgili savcılık nezdinde girişimlerde bulunduk. Açıklanacak bir şey değil. Takipçisi olmaya devam edeceğiz. Doktor hanım gitti, biz kimi göndereceğiz Kandıra'ya. Biz bunca emek ettiğimiz, yetiştirdiğimiz gençleri kaybediyoruz. Hem meslek olarak hem insani olarak." CİHAN