Zonguldak'ın Ereğli ilçesinde dün temaslarda bulunan AK Parti Genel Başkan Başdanışmanı Hüseyin Çelik, tedavisinde kullanması gereken ilaçları alamadığını söyleyen ve Talasemi Major (Akdeniz Anemisi) hastası olduğunu söyleyen bir kişinin yardım talebi ile karşılaştı. Hasta genç, Çelik ile konuşurken gözyaşlarını tutamadı.
Hüseyin Çelik, AK Parti Ereğli hizmet binası önüne geldiği sırada, Talasemi Major (Akdeniz Anemisi) hastası olduğunu söyleyen Nurettin Tazegül'le (20) karşılaştı. Çelik'le konuşmak istediğini söyleyen Tazegül, ayda 13 bin lira değerinde ilaçlar kullandığını belirterek, "İşim gücüm yok. Yüzde 70 engelim olduğu için 15 yılda emekli olma hakkım var. Yoruldum artık başkanım, çok yoruldum" dedi. 20 yaşında olduğunu belirten Tazegül, ağlayarak Çelik'ten iş istedi. Hüseyin Çelik de 20 yaşında olduğuna inanmakta zorluk çektiğini belirterek Tazegül'ü teselli etmeye çalıştı.
ÇELİK: CHP'NİN OLDUĞU YERDE HAYIR VE BEREKET OLMAZ
Akşam saatlerinde katıldığı bir programda konuşan Çelik, "CHP'nin olduğu yerde hayır ve bereket olmaz. Bu muhalefet halkımızı kuş olarak mı görüyor ki kendi aklınca onlara seçim rüşveti veriyor" dedi.
Ereğli'de partililere hitaben konuşan Çelik, "Popülizim yapmadık. Halkımız bunu anlıyor. Biraz önce arkadaşlara dedim ki, eğer bir avcı kış ortasında kuşlar yesin diye bolca tane dağıtıyorsa o merhametinden ya da şefkatinden değildir. Kuşları avlamak içindir. Bu muhalefet, halkımızı kuş olarak mı görüyor ki kendi aklınca onlara seçim rüşveti veriyor. Ben halkımızı tenzih ederim. Halkımız feraset ve basiret sahibidir. Artık hanyayı konyayı, hangisi seçim rüşvetidir, hangisi popülizimdir, hangisi gerçekten ayakları yere basan makul, meşru mantıklı projelerdir bunu çok iyi biliyor" şeklinde konuştu.
Çelik, şunları söyledi: "Cumhuriyet Halk partisi 65 yıldan beridir iktidara gelemiyor. Kılıçdaroğlu dedi ki CHP'nin özgeçmişi sağlamdır Siyasilerin iş vereni kimlerdir? Halktır değil mi? İşveren halktır. Sayın Kılıçdaroğlu, siz bu özgeçmişinizi 1950'den beri götürüp halka veriyorsunuz. Halk bakıyor. Altına, üstüne yanına bakıyor. Ve diyor ki sizden ne köy olur ne de kasaba. CHP bu. CHP'nin olduğu yerde hayır ve bereket olmaz. Nitekim, şimdilerde bir elinize ayı bir elinize güneşi koyacağız. Cem Uzan'ı hatırlıyorsunuz değil mi? Ekmek içine döner. Döner üstüne yoğurt. Üzerine tereyağı. Böyle bir şey olur mu? Siyaset ciddiyet gerektirir." CİHAN