Eğitim-Sen Genel Örgütlenme Sekreteri İsmail Sağdıç, "Bir süredir ülkemizde başlatılan barış isteyenlere, demokrasi isteyenlere, emeğin hakkını almasını isteyenlere karşı başlatılan cadı avı bir nevi Amerika'daki McCarty dönemindeki o kovuşturmalar gelinen aşamada farklı bir noktaya sıçramıştır." dedi.
Türkiye genelinde 1100 akademisyenin Türkiye'de yaşanan çatışmalı ortamın son bulması ve çözüm sürecinin tekrar başlaması için imzaladıkları bildirgenin ardından 19 akademisyen Kocaeli'de gözaltına alındı. Sabah evlerinde ve derslerden alınan akademisyenlere destek için Kocaeli Emek ve Demokrasi Güçleri Sabri Yalım Parkı'nda basın açıklaması yaptı.
Sabri Yalım Parkı İnsan Hakları Anıtı önünde yapılan basın açıklamasına katılan Eğitim-Sen Genel Örgütlenme Sekreteri İsmail Sağdıç, akademisyenlerin evlerinden ve okullarından alındığını ifade etti. Akademisyenlerin ülkeyi bölmek değil, bilim insanı olma gereğini yerine getirdiklerini belirten Sağdıç, sözlerini şöyle tamamladı: "Akademisyenler barış istedi. Bu ülkede şu anda barış sorgulanıyor, yürütme erki savcılara gereğini yapın dediği için arkadaşlarımız alındı. Buna kimsenin hakkı yoktur. Rektörlük 'soruşturma açacağım' diyor. Ne zamandan beri talep soruşturma nedeni oldu. Kimsenin ölmesini istemeyen akademisyenler değil, şu anda insanları öldürenler bölücü. Asker, polis, 3 aylık çocuktan 70 yaşındaki dedeye kadar insanları öldürüyorlar. Buna 'dur' diyenler, barış isteyenler sorgulanıyor."
YILDIZ: AKADEMİSYENLER AÇIK HEDEF HALİNE GETİRİLDİLER
Emek ve Demokrasi Güçleri adına açıklama yapan KESK Dönem Sözcüsü Mustafa Yıldız da ellerinde kağıt, kalem, kitap ve özgür düşünce dışında başka bir şey bulunmayan, ülkenin onurlu akademisyenleri sadece düşündükleri ve düşündüklerini ifade ettikleri için gözaltına alındığını ifade etti. Anayasa'nın 26'ıncı maddesine atıfta bulunan Yıldız, "Akademisyenler ve aydınlar yaşanan savaş ortamını sonlandırmak ve barış müzakerelerinin tekrar başlaması için yayınladıkları bildirgenin ardından Cumhurbaşkanı'nın emrinden vazife çıkaran mafya bozuntuları ve Cumhuriyet savcıları tarafından açık hedef haline getirildiler." dedi.
HUKUKSUZLUĞA DERHAL SON VERİN
Doğu ve Güneydoğu'da yaşanan gelişmeleri anlatan KESK Dönem Sözcüsü, açıklamasını şöyle tamamladı: "Tüm yaşanan çatışmalar ve ölümler karşısında akademisyenlerimiz 'Kalıcı Barış ve Müzakere' çağrısında bulundu. Bu bildiriye aynen, kısmen ya da hiç katılmayanlar olabilir. Ama demokrasi bir yanıyla fikir ve vicdan hürriyeti ise Cumhurbaşkanı ve kan banyosu yapma sevdasında olan mafya bozuntusu tarafından ülkemizin aydınlarının yanında olmazsak, yok olan demokrasimizin aydınlığa ulaşma umutları da bitecektir. Ev ve iş yerleri belli olan toplumda saygınlıkları olan bu isimlerin çağrı usulü ile ifadelerine başvurulabilirdi. Yapılan hukuksuzluktur ve bu hukuksuzluğa derhal son verilmelidir." CİHAN