RTÜK’ten dün yapılan duyuruda 6112 Sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkındaki Kanunu’nun 33. Maddesi’nin birinci fıkrası uyarınca işlem yapılacağı da ihtar edildi.
Üst kurulun atıfta bulunduğu yasanın ilgili maddesi “yayın lisansı iptal edilmesine rağmen yayın yapan gerçek kişiler ile tüzel kişilerin yönetim kurulu üyeleri ve genel müdürünün, bir yıldan iki yıla kadar hapis ve bin günden beş bin güne kadar adli para cezası ile” cezalandırılmasına hükmediyor.
Merkezi Washington’da bulunan VOA Türkçe, federal basın kuruluşu ABD Küresel Medya Dairesi'ne bağlı ve Türkiye dışından yayıncılık faaliyeti yürütüyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcülüğü, VOA Türkçe’ye yaptığı açıklamada durumu endişeyle izlediklerini kaydetti.
"VOA Türkçe'nin karşı karşıya kaldığı durumu yakından takip etmeye devam ediyor ve derin endişe duyuyoruz” denilen açıklamada bakanlık Türkiye’yi temel ifade özgürlüğüne saygı gösterme konusundaki yükümlülüklerini ve taahhütlerini yerine getirmeye çağırdı.
ABD Dışişleri Bakanlığı, “Bireyin ifade özgürlüğü hakkı, sınırlara bakılmaksızın her türlü bilgi ve düşünceyi arama, alma ve verme özgürlüğünü içerir. İfade özgürlüğüne saygı Türkiye'nin anayasasında ve uluslararası taahhüt ve yükümlülüklerinde yer almaktadır" denildi.
VOA'dan sansür uyarısı
Voice of America'dan (VOA-Amerika'nın Sesi) yapılan açıklamada da, RTÜK'ün adımındaki sansür tehlikesine dihhat çekildi.
Açıklamada RTÜK'ün geçen yılki erişim engeline atıfta bulunularak, ''Şubat 2022'de aynı konuda belirttiği gibi, bu lisans şartı basına sansür uygulamak için tasarlanmış gibi görünüyor'' denildi.
''Herhangi bir müdahaleden kaçınmak için gereken her adımı atacağız''
VOA'nın küresel izleyicilerine "doğru, tarafsız ve kapsamlı" haber sunması gereken uluslararası bir kamu hizmeti yayıncısı statüsüne dikkat çekilen açıklamada, ''VOA'nın sansüre olanak sağlamayı amaçlayan herhangi bir yönergeye uyması mümkün değil'' ifadeleri kullanıldı.
VOA Direktör Vekili Yolanda López de, "VOA, Türk düzenleme denetleme kurumlarının, ya da haber ve bilgi sağladığımız herhangi bir ülkedeki makamların, haber yayınlarımızı sansürleme girişimi kokan her türlü şartına itiraz etmeye devam edecek. İzleyicilerimiz için güvenilir bir bağımsız gazetecilik kaynağı olarak kalma zorunluluğu tüzüğümüzde yer alıyor. Bu nedenle VOA'nın misyonunu yerine getirme kabiliyetini tehdit eden herhangi bir müdahaleden kaçınmak için gereken her adımı atacağız" dedi.
RTÜK talep ettiği lisansı hangi kurumlar aldı?
RTÜK’ün VOA Türkçe’nin alması gerektiğini söylediği “isteğe bağlı yayıncılık lisansına” sahip kurumlar arasında Amazon prime, Blutv, Disney+, Exxen, Gain, BeinConnect, Mubi ve Netflix gibi ücretli aboneliğe dayalı yayıncılar yer alıyor.
Tıpkı DW Türkçe gibi VOA Türkçe de ücretli aboneliğe dayanan bir yayıncılık faaliyeti yürütmüyor.
Ancak Türkiye’de tüm radyo, televizyon ve internet yayıncılarının üst kurumu olan RTÜK, geçtiğimiz yılın Haziran ayında görüntülü haberleriyle ilgili lisans başvurusu yapmadığı için hem amerikaninsesi.com’a hem de Deutsche Welle’nin dw.com.tr internet sitesine erişim engellemesi getirmişti.
Bu iki adres için de erişim engellemesi devam ediyor.
Prof. Akdeniz: “Vahim bir durum, sansür girişimlerinin bir yenisi”
RTÜK’ün bu kararını “özgürlüklerle çelişen yeni bir sansür girişimi” olarak değerlendiren İfade Özgürlüğü Derneği kurucusu Yaman Akdeniz, sürecin bir sulh ceza hakimliğinin kısa süre içinde yine erişim engelleme kararı almasıyla sonuçlanabileceğini söyledi.
VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Prof. Akdeniz, “Bu gerçekten vahim bir durum. İnternet sitelerine dönük süregiden sansür girişimlerinin bir yenisi. Geçtiğimiz Temmuz ayında EngelliWeb 2022 raporumuzun adını ‘Sulh Ceza Hakimliklerinin Gölgesinde Anayasa Mahkemesi’ koyduk. Çünkü Anayasa Mahkemesi internet ortamındaki yayınları düzenleyen 5651 sayılı yasanın 9. maddesi ile ilgili Ekim 2021 içinde ‘yapısal sorunlar’ tespit etmesine rağmen, kendi ‘pilot kararını’ uygulamadı. Üstelik 2022 içinde herhangi bir 9. madde başvurusunu karara bağlamayarak, devam eden sorunların bir parçası haline geldi. Mesela biz Kerem Altıparmak ile birlikte kişisel olarak VOA Türkçe ve DW Türkçe için verilen erişim engelleme kararına itiraz ettik. Neredeyse bir yıl oldu ve karar hala verilmedi. Bu kez de sahipsiz bırakmayacağız, erişim engelleme kararı gelirse yeniden Anayasa Mahkemesi’ne başvuracağız” dedi.