SAMANYOLUHABER- Adalet ve Kalkınma Partisi’nin (AKP) resmen ihya ettiği cemaat, vakıf ya da derneklerin haricinde kalan şahıslara, cemaatlere ve sivil toplum kuruluşlarına reva gördüğü baskı ve zulmün son örneği İstanbul Kâğıthane’de yaşanmıştı.
31 Ekim’de “Süleymancılar” olarak bilinen cemaate ait talebe yurdu sabahın 4’ünde Toplumsal Olaylara Müdahale Aracı (TOMA) destekli polis ordusu ile basılmış, kapılan balyozla kırılmış ve polis öğrencilere biber gazı sıkmıştı.
“YURDUN YIKILMASI TAMAMEN SİYASİ BİR KARAR”
Sadabat Eğitim ve Kültüre Destek Derneği’nin avukatı Ramazan Yavuz, Kâğıthane Belediyesi’nin yurt hakkında verdiği “çürük” raporunun usulsüz olduğunu ve kendilerine herhangi bir tebligat yapılmadan belediye ekiplerinin gece yarısında iş makinaları ile kapıya dayandığını belirtmişti.
Yavuz, yıkımın hukuki değil, siyasi bir karar olduğunu vurgulamıştı.
Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Cihangir İslam, AKP’nin kendisine tabi olmayan şahıs ve cemaatlere karşı hukuku ayaklar altına aldığını belirtmişti.
AKP’Lİ CEMAATLER GİBİ DAVRANMIŞ OLSALARDI…
Dün Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) basın toplantısı düzenleyen İslam, “Süleymancılar ve Alparslan Kuytul’un cemaati de AKP’li diğer cemaatler gibi hükümetin hukuksuzluklarına evet deseydi başlarına bunlar gelir miydi?” sorusunu yöneltmişti.
İslam’ın sözlerinin mürekkebi kurumadan “AKP’nin arka bahçesi” diye bilinen Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği’nde (MÜSİAD) ilginç bir istifa kararı kulisleri hareketlendirdi.
Kâğıthane’de yurt binasının yıkılmasını hak ve adaletle bağdaşmadığını belirten işadamı Halil İbrahim Yılmaz yıllardır üst düzey görevlerde bulunduğu MÜSİAD üyeliğinden istifa ettiğini açıkladı.
İşadamı Halil Yılmaz, mensubu olduğu Süleymancılar cemaatine AKP'nin reva gördüğü zulme sessiz kalan MÜSİAD'a veryansın etti. MÜSİAD'dan istifa eden Yılmaz'a göre MÜSİAD üyeliği için "AKP'ye üye olmak" şartı getirilmeli.
AKP’Yİ ELEŞTİRİNCE “İFTİRACI, PUTPEREST” İLAN EDİLDİ
Yılmaz sosyal medya hesabında yaptığı açıklamada MÜSİAD’ı ve AKP’yi sert bir dille eleştirdi.
AKP’yi eleştiren sözleri sebebiyle MÜSİAD içinden uyarılar aldığını ifade eden Yılmaz, “Bazıları kibarca uyarıyor, bazıları ise, bana putperest, iftiracı vb. isnatlarda bile bulundu.” ifadelerini kullandı.
Yılmaz, MÜSİAD üyeliğinden istifa sebebini şöyle özetledi: “AKP politikaları ve yapılan yanlışlar ile ilgili yaptığım eleştirilerim yüzünden kurumumuza gelen şikâyetlerdir.”
Saadet Milletvekili Cihangir İslam’ın iki cemaat üzerinden dikkati çektiği baskı ve zulümlerin devam ettiğini belirten Yılmaz, “Özellikle de hükümeti desteklemeyen cemaatler hakkında oynanan bir takım tezgâhların olduğunu sizler de görebilirsiniz. Özellikle de siyaseten desteklemediğimiz için cemaatimiz üzerinde psikolojik ve fiili baskılar olmaktadır. Bizzat yaşadığım hadiseler de var.”
KUR’ÂN KURSU BİNASININ YIKILMASI BARDAĞI TAŞIRAN SON DAMLA OLDU
Yılmaz mensubu olduğu Süleymancılar cemaati sustukça iftira ve karalama kampanyalarının artarak devam ettiğine işaret etti.
Yılmaz, “Yakın zamanda (31 Ekim 2019), bir gece vakti AKP Kâğıthane Belediyesi tarafından büyük bir zulüm, tam bir hukuk ve kanun tanımaz bir şekilde Sadabad Kur’ân Kursumuzun yıkılması bizleri derinden yaralamıştır.” ifadelerini kullandı.
İstifasından önce Bilişim Sektör Kurulu Koordinötürü olarak görev yaptığı MÜSİAD’ı da sert bir dille eleştiren Yılmaz, “Şunu da sizlere ifade etmeliyim ki, bence MÜSİAD iktidara çok fazla yakın olduğu için bir STK olarak kendi varoluş sebebini, misyonunu yitirmemesi için yani objektif bir şekilde ülkemizdeki yanlış politikaları ele alması ve eleştirebilmesinin elzem olduğunu düşünüyorum.”
YILMAZ: MÜSİAD ÜYELİĞİ İÇİN AKP ÜYELİĞİ ŞARTI GETİRİLSİN
“Diyeceksiniz ki, biz bize yapılan toplantılarda yanlışları kendilerine aktarıyoruz.” diyen Yılmaz, “Benim gördüğüm kadarıyla kapalı oturumlarda eleştirmek hiçbir şeyi değiştirmemektedir.” dedi.
Yılmaz, “Bence MÜSİAD bundan sonraki süreçte üyelik kriterlerine ‘Ak Parti Üyeliği’ maddesini koymalı (!) Hatta çalışanları için de ‘Ak Parti Üyeliği’ni sorgulamalıdır (!) Böyle olursa hakkaniyete daha muvafık hareket etmiş olur.” tespitinde bulundu.
---