İktidar, erken seçim kararıyla Türkiye’yi 24 Haziran’da sanığa götürürken araştırma şirketlerinin kamuoyu ile paylaştığı anketler, seçimin ikinci tura kalacağını söylüyor.
Özellikle Meclis çoğunluğunun kaybedilebileceği yorumları kulislerde sıkça dile getiriliyor. Bu durumda AKP’de ciddi bir telaş ve kaygıya yol açmış gözüküyor.
Fehmi Koru da kişisel blog sayfasında bu konuyu irdeliyor ve KONDA’nın açıkladığı AKP seçmeni raporundaki yaklaşık yüzde 30’luk kesimin her an partisini terk edebileceğini ortaya koyan rapora dikkat çekiyor.
Rapordaki sonucun “parti yöneticilerini endişelendirecek bazı değerler” olduğunu söylüyor Koru.
Geçmiş dönemlerden örnekler veren Koru, "İktidar partileri dıştan kendilerinden emin görünseler bile, bu sebeple, içlerinde hep bir endişe taşırlar. Ancak bu defa AK Parti’den endişeden daha fazlası dışarıya yansıyor" görüşünü dile getiriyor.
Koru, AKP Sözcüsü Mahir Ünal'ın ‘‘Şu anda bizim kamuoyu araştırmalarında cumhurbaşkanlığı seçimlerine dönük 54-56 bandındayız. AK Parti de 1 Kasım’daki pozisyonunu koruyor, o da 46-48 bandında" açıklamasına dikkat çekerek, "Bu bilginin doğru olmadığını iddia edebilecek durumda değiliz. Koskoca parti sözcüsü bir ay sonra sandığın yalanlayacağı bir yalanı neden söylesin ki?" diye soruyor.
Aslında ‘her durumda, şartlar ne olursa olsun AK Parti’ye oy vermekten vazgeçmeyeceklerini’ söyleyenlerin oranı yüzde 71 söz konusu raporda ama geriye kalan yüzde 30 ise seçimde dengeleri değiştirecek oranda...
“7 Haziran 2015 genel seçiminde AK Parti’nin oyunun yüzde 40’lar seviyesine (40.8) inmesini de açıklamış oluyor raporun bu tespiti” diyen Koru, o dönemde ‘Sadakat’ ve ‘uluslararası kumpas’ söylemlerinin fazla bir işe yaramadığını hatırlatıyor ve ekliyor:
“O kitle önümüzdeki seçimde ittifaklar sebebiyle kendini daha da serbest hissedebilir. Özellikle de AK Parti seçmeni için hem genel seçimde hem de cumhurbaşkanlığı seçiminde kolayca farklı tercihte bulunabilecekleri farklı seçenekler bulunuyor.
Sorum şu: AK Parti yöneticilerinin itibar ettiği, yazılarını okuyup yorumlarından mutlu olduğu yazarlar ve yorumcular o kaçışı zorlaştırıyor mudur, yoksa kolaylaştırıyor mudur?
Bu sorunun cevabını bilmiyorum, ama bildiğim bir şey var: Telaş, daha çok onların yaklaşımından kaynaklanıyor…”