Cumhuriyet'ten Erdem Gül'e konuşan Kulat'ın ifadeleri şöyle:;
AKP, yüzde 40’lar düzeyindeki oy oranını koruyor. Ancak referandum öncesi yüzde 50’lere yakın bir orandaydı. MHP de evet blokunda yer almasına rağmen yüzde 50’yi çok az bir oyla geçtiler. Şu andaki ölçümlerde MHP yüzde 7’lerde. Dolayısıyla bu bir bıçak sırtı durumu. Ayrıca AKP seçmeni ve tabanı içinde benzer bir sessizlik gözlemlemek mümkün. Bunu en çok ticaret yapan işadamlarında görmek mümkün. İşadamları, siyasi tercihleri başka türlü olsa bile kendilerine bu yönde yöneltilen sorulara, hükümetle ters düşecek cevaplar veremiyorlar. İktidar partisini tercih ettiklerini ifade ediyorlar. Yine bir başka sessiz kesim ise özellikle büyükşehirlerdeki iyi eğitimli kesimler. Özellikle bu ‘sessiz’ diye niteleyeceğimiz kesimlerde belli tepkiler de var.
'HANİ KOALİSYON OLMAYACAKTI?'
Sessiz dediğimiz AKP taban ve seçmenine daha detaylı sorular sorduğumuzda tepkiler de ifade ediliyor. Bu tepkilerden en önemlisi MHP ile yapılan ittifak konusu. Referandumda en önemli vaat, 'artık koalisyon olmayacak' şeklindeydi. Şimdi MHP ile ittifakın bu vaadi ortadan kaldırdığını düşünenler var. “Hani koalisyon olmayacaktı. MHP ile resmen koalisyon yapıldı” diye tepkilerini ifade edenler var. Yine tabanda ve seçmen arasında tek adamlık kaygıları da gözleniyor. Referandumdan sonra geçen süreçte tek adam eleştirisinin haklılığını kabul edenler var.
'GÖREVDEN ALMALAR İYİ ANLATILMADI'
Bir diğer konu ise belediye başkanlarının görevden alınması. AKP’de en önemli kentlerin büyükşehir belediye başkanları art arda görevden alındı. Metal yorgunluğu yeterince ikna edici değil. Zaten bu görevden alınmaların iyi anlatılamadığı görülüyor. Anketlerde görevden alınmaların nedeni için yüzde 70 oranında yolsuzluk çıkıyor. Seçmen, bu görevden almaları yolsuzluğa bağlıyor. Görevden alınanların yerine gelen isimler de yeterince tanınmıyor. Ankara’daki yeni başkan bir ölçüde tanındı ama İstanbul’daki hiç tanınmıyor. Bu yerel seçimler öncesi ciddi bir handikap.
'HDP'NİN BARAJI AŞMASI MUHTEMEL'
HDP seçmeninde, özellikle Güneydoğu’da belli bir oranda sessizlik ve tercihini ifade etmeme tavrı olduğunu gözlüyoruz. Güneydoğu’daki anketlere bizzat kendim katıldım. Çözüm umudu ve sürecinin devam ettiği zamanlara göre bölgede HDP seçmeninin belli bir bölümünün tercihini net olarak belirtmekten kaçındığı görülüyor. HDP, barajın hemen altında bir oranda seyrediyor ama yeni bir durum olarak sessiz seçmenin sandık başında oyunu vermesiyle barajı aşması muhtemeldir.
'CHP'NİN ADAYI ÖNEMLİ'
CHP, şu an da AKP ile birlikte baraj sorunu olmayan iki partiden biri. Anketlerde kararsızlar dağıtılmadan yapılan hesaplamalarda yüzde 22’ler düzeyinde oyu var. Ancak hayır cephesinin amiral gemisi niteliği nedeniyle CHP’nin kendi oy oranı değil, cumhurbaşkanı seçiminde nasıl bir aday çıkaracağı önemli. Çünkü beraber hareket edeceği partiler de bunu bekliyor. Yüzde 50+1 şansı da CHP’nin çıkaracağı adaya bağlı. Özellikle ikinci tur açısından.
'AKŞENER'İN GÜCÜ CUMHURBAŞKANI SEÇİMİNDE'
İYİ Parti de yüzde 6’nın üzerinde bir oranda oya sahip. Ancak İYİ Parti’nin asıl gücü cumhurbaşkanı seçiminde görülecek. Çünkü şu anda Meral Akşener çok acele etmek zorunda kaldı. Yeterince hazırlık yapamadı. Partisinin seçim dışı kalacağı kaygılarıyla hızla teşkilatlanmaya gitti, hızla kongreleri gerçekleştirdi. Ayrıca sesini yeterince duyuramadı ve partisini tanıtamadı. Seçimlerin normal zamanında yapılacağını düşünüyorum ama yine Akşener’in hep söylediği 15 Temmuz tarihi de elde bir kart olarak duruyor.