SAAT 14.45 Meral Akşener, alanda bekleyen partililere seslendi. Akşener, "Şimdilik sadece evlerimize gidiyoruz. Bu yolculuk devam edecek" dedi. Akşener'in konuşmasının satır başları şöyle:
"Biliyorum Bozkurtlar ve Asenalar benimle. Polisle engellemeye çalışıyorlar. Elbette ki onlar bizim evlatlarımız, elimiz kalkmaz. Sanmasın Bekir Bozdağ korktuk, sanmasın AKP, sanmasın saray, Ülkücüler vazgeçti. Onlar bizim güvenliğimizi korumakla yükümlüler. O yüzden biz de burada bekledik. Sabaha kadar bekleyecektim ama arkadaşlarım dedi ki, ‘Saat 7’den beri herkes burada. Yiyecek yok, su yok, en temel ihtiyaçlarını giderecek yer yok.’ O yüzden şimdilik evimize gidiyoruz. İktidara sesleniyorum, ne yaparsanız yapın Ülkücü hareketi engelleyemeyeceksiniz. Adalet istiyoruz diyenlerin yolculuğunun en güçlü olan bu milli irade hareketinin önüne geçemeyeceksiniz. Türk Milleti karar verdi. Duyduk o sesi. Şimdilik sadece evlerimize gidiyoruz. Bu yolculuk devam edecek."
(Bahçeli istifa sloganları) "Yapmayın, yapmayın. Çok daha önemli bir işi başarıyorsunuz. O iş nedir biliyor musunuz? Bir arkadaşla uçakta karşılaştım, dedi ki, ‘Meral Hanım geri adım atmayın. Bize diazem içirdiler.’ Siz o uyuyanları uyandırıyorsunuz. Demokrasiyi sadece kendileri için zannedenlere ve onlara arka bahçelik yapanlara ayna tuttunuz ayna. Türkiye’de bu düzenin değişmesi için bir kilit taşını çektiğimizi zannetmemiştik. Biz sadece seçim sonucunu Ülkücü hareket hak etmedi, gelin meşveret yapalım. Biz bunu derken tam 5,5 ay geçti. Hiç nezaketimizi bozmadık ama bugün bir başka tiyatroyu, kirli bir tiyatroyu Türk Milleti’nin önüne getirdik."
"Biz zannettik ki kongre talebimiz sadece bir iç işimizdir. Gelinen noktada anladık ki MHP kongresi iç işi değilmiş. Kirli düzenin, hukuksuzlukların devam etmesi için gereken kilit taşını biz çekiyormuşuz. Ülkücüler bir irade ortaya koydular. Çatlasanız da patlasanız da o kilit taşını çekeceğiz dediler. 1999’da vardı ya ‘bir şey değişecek, her şey değişecek’. Evet, bizim kurultayımız olacak ve Türkiye’de her şey değişecek. Yargıtay’a seslenmek istiyorum. Bu kaosun, bu hukuksuzluğun sebebi sissiniz. Derhal bu kaosu, bu yanlışlığı gidermelisiniz. Eğer adalet anlayışı bu ülkede yüzde 24’e düşmüşse hukuk adamlarımızın bu algıyı düzeltmek için gereğini yapma mecburiyeti vardır. Hakkımızın sonuna kadar takipçisi olacağız. Bu vatan evlatlarına elimiz kalkmadığı için o bariyerler orada duruyor. Son söz olarak buradan sizin adınıza kendinde güç addedenlere sesleniyorum. Ne yaparsanız yapın, kimle işbirliği yaparsanız yapın, MHP’yi sarayın ve AKP’nin arka bahçesi yaptırmayacağız."
(Bahçeli istifa sloganları) Yapmayın, yapmayın. İl başkanlarımıza, ilçe başkanlarımıza ama ille de kadınlarımıza sesleniyorum. Kadınlarımız bugün burada dirsek atmayı öğrendi. Bundan sonra hadi bakalım rahat uyuyabilecek misiniz? Genç kardeşlerime, bozkurtlarıma, Asenalarıma, akrabalarım burada, hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Türküm diyemeyenlere inat ne mutlu Türküm diyene."
-------
MHP genel başkan adaylarının çağrısıyla toplanan partililer ve delegelerin önü, kurultayın yapılacağı otele yakın bir mesafede kesildi. MHP’li adaylar Akşener, Aydın, Oğan ve Özdağ’ın kurultay yapmak istedikleri otelin önüne kurulan barikatın önüne kadar geldi.
Türkiye’nin her noktasından otel önüne gelen delegeler genel başkan adaylarına sevgi gösterisinde bulunuyor. Özellikle Meral Akşener’e ilgi büyük. Adayların korumalar tarafından çembere alınmış durumda. Bu arada çok sayıda yabancı basın da kongrenin yapılacağı alana gelmiş durumda. Alpaslan Türkeş’in kızı Çağrı Türkeş’in de muhaliflere destek için otel önünde hazır bulunduğu belirtildi. Akşener’in “Emniyetin talimatını görmeden buradan ayrılmayacağız. Beni burdan kimse alamaz.”dediği belirtildi.
Genel Başkan Adayları: AKP Adalet Bakanı ve iktidar, kirli ellerini MHP’nin üzerinden çekmelidir
Genel Başkan Adayları’nın ortak açıklamasını Yusuf Halaçaoğlu okudu. Dört genel başkan adayının ortak açıklamasında öne çıkan nokta, iktidarın süreç boyunca Adalet Bakanlığı eliyle oluşturduğu baskı oldu. Ortak açıklamada ” Yetkisiz mahkemelerden çıkan kararları eleştiriyoruz.Yargı kararlarına saygılıyız diyenlerı, yargı kararlarına uymaya çağırıyoruz. Bugün Valiliğin kurultayın yapılacağı alanı barikatlarla kapatması hukuksuzluktur. Ülkücü camianın hür iradalerle belirlenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ancak kurultay, iktidar tarafından baskı altına alınıyor. AKP Adalet Bakanı ve iktidar, kirli ellerini MHP’nin üzerinden çekmelidir. Mahremimize uzanan elleri kıracağız. Son sözü başkan değil, kurultay söyler.”