İddiaya göre, Başkan Erbaş’ın halasının oğlu olan ve Ankara Ahmet Akseki Camisi’nde görev yapan din görevlisi C.B’ye, bir kadına yönelik “uygunsuz mesajlar gönderdiği” suçlaması yöneltildi. Bunun üzerine C.B., Sinop’a görevlendirildi. Görev yerini değiştirmeye çalışan C.B., birkaç ay sonra İstanbul’da Sultanahmet Camisi’ne geçti.
ATAMA KIZDIRDI
Ancak bu değişikliği öğrenen Seher Erbaş, duruma tepki gösterdi. Seher Erbaş, yaklaşık beş ay önce yanındaki Diyanet görevlileriyle birlikte Sultanahmet Camisi’ni “bastı.” Seher Erbaş, C.B. ile görüşmek istese de C.B., kendisiyle bir araya gelmek istemedi. Bunun üzerine Seher Erbaş, cami cemaatinin önünde C.B’nin kolundan tutarak “Sen buraya nasıl gelirsin? Aile adımızı nasıl kullanırsın?” tepkisini gösterdi. C.B. ise “Ben devletin memuruyum, sen kimsin?” çıkışında bulundu. Seher Erbaş, bu yanıt üzerine C.B’nin göğsüne yumruk attı.
ŞİKÂYETİNİ ÇEKTİ
Seher Erbaş’ın yanında olan Diyanet personeli araya girerek tartışmayı yatıştırdı. C.B. ise Seher Erbaş’tan şikâyetçi oldu. Seher Erbaş’ın abisi olan, eski Diyanet İşleri Başkanlık Müşaviri E.B., C.B’yi ikna ederek şikâyetini geri çekmesini sağladı. Böylece olay kapatıldı.
Cumhuriyet’in ulaştığı C.B., olayın sorulması üzerine önce “Olayın gündeme gelmesini istemiyorum” yanıtını verirken daha sonra “Olmadı öyle bir şey” dedi.
DİYANET’İN ‘HANİMEFENDİ’Sİ
Cumhuriyet; Diyanet içinde Seher Erbaş’a “hanımefendi” şeklinde hitap edildiğini, eş Erbaş’ın il ve ilçe müftülüklerini ziyaret ettiğini, ziyaretlerinde çantasını koruma polisine taşıttığını, bir Diyanet personelini kendisine özel kalem olarak görevlendirildiğini gündeme getirdi.