Sahur vakti yapılan operasyonla tutuklandıktan sonra 19 ayın ardından hakim karşısına çıkarılan emekli eski emniyet müdürü Ali Fuat Yılmazer, kişisel web sitesi 'alifuatyilmazer.net'i hizmete açtı. Kendisi ile ilgili bir çok iddiaya birinci ağızdan cevap veren Yılmazer, yazısında "Kendi ölçeğimde; sözde 'paralel' kandırmacasıyla tedavüle sokulan yalan ve iftiralara cevap verecek, ne olursa olsun gerçeği haykırmaya devam edeceğim. Özellikle de aleyhimizde açılan dava konularıyla ilgili gizlenen/karartılan gerçekleri bir bir ortaya çıkaracağım." dedi.

Yılmazer'in hayatı, çalışmaları, dava süreci ve öncesine ilişkin bilgilerin yer aldığı siteye alifuatyilmazer.net adresinden ulaşılabiliyor. Yılmazer ile yapılmış ve hiç yayınlanmamış bir röportaj ile Yılmazer'in yazdığı şiirlerin de yer aldığı sitede Yılmazer'in televizyonda hakkındaki iddialara verdiği cevaplar, güncel konular hakkındaki tespitleri yer alıyor. "Gelecek güç ile değil, umutla inşa edilir." başlığı altında yayınlanan yazıda Yılmazer şu tespitlere yer veriyor:

Yaklaşık iki yıl kadar önce (2014-Mart) katıldığım TV programlarında; Türkiye'nin rotasını kaybettiğini, mevcut hükümetin yanlış angajmanlıklara girerek ülkeyi ciddi anlamda tehlikeli bir sürece soktuğunu anlatmaya çalışmış ve 'köprüden önceki son çıkışı kaçırmadan' bu tehlikeli gidişin fark edilmesi için adeta çırpınmıştım. Olası riskleri çok iyi biliyordum, ancak meselenin vahameti karşısında sessiz kalabilmem de mümkün değildi. Tüm tehlikeleri göze alarak kendi adıma adeta bir seferberlik başlatmaya karar verdim.

Ne yazık ki, derdimi ve endişelerimi anlatabilmekte yetersiz kaldım. Eskiden beri topluma musallat olan derin çeteler, hükümetin de destek ve teşvikiyle ve ayrıca tüm sosyal ve siyasal kesimlere sirayet etmiş uzantılarıyla hep birden topluca üzerime geldiler. Toplumdan gizledikleri gerçeklerin deşifre olacağı endişesi çılgına döndürdü onları. Erken mi oldu çıkışım, yoksa geç miydi bilemiyorum. Her şey o kadar ayan beyan iken, vicdanı uyanmış az sayıda insanla paylaşabildim derdimi; toplum genelinde bir türlü yankı bulmadı sesim. Sonuçta kader hükmünü icra etti ve akıbeti belirsiz ifritten bir sürece teslim oldu Türkiye. Özgürlükler elimizden alındı, bütün bir toplum olarak kısıldı sesimiz." CİHAN