Fahrettin Yokuş, hükümetin sözde paralel yapı ile mücadelesini ve hizmet camiasına yönelik baskı ve karalamalarını kınadı.
Erzurum Palandöken Dağı'ndaki bir otelde düzenlenen toplantıda konuşan Yokuş, sendika olarak mazlumun ve adaletin yanında olduklarını ifade etti. Sözde paralel yapı ile mücadele kapsamında 657 sayılı devlet memurları kanununda değişiklik yapılmak istenmesini de eleştiren Türk Büro Sen Genel Başkanı şöyle konuştu:
"Değerli Erzurumlular, bir yanda öz yönetim deniliyor, diğer yanda paralelle mücadele denilerek masum insanların canına ot tıkıyorlar. Suçlu varsa cezasını çeksin. Ama şu anda kamuda böyle bir vicdansızlık var. Hasbelkader arkadaşımız Hocaefendi'yi seviyor. Sevebilir. Yani 12 yıl severken ne güzeldi de şimdi ne oldu? Sevecek. Kardeşim yaptığı işte bir şey, memnunsuzluk var mı? Kusuru mu var? O zaman kanun çıkar: 'Hocaefendiyi sevenler, sevdiğini ilan edenler şu kadar yıl hapis yatacak diye, İşten atılacak diye, sevmekten vazgeçsin diye. Yav kardeşim sen kimsin? Yani Cenab-ı Allah herkese akıl vermiş, fikir vermiş, öyle mi? İstediğini sever, istemediğini sevmez. Kanun içinde yaptığı işlerden dolayı sen hesap soramazsın. Ancak kanun dışına çıkarsa hesap sorarsın. Böyle bir şey olabilir mi?"
'ALLAH'TAN KORK BE VİCDANSIZ, BE İMANSIZ'
Yokuş, ülkede cadı avı yaşandığını ve masum insanların çocuklarının okuduğu okul ve dersaneler yüzünden devlette işe sokulmadığına da dikkat çekerek şunları anlattı: "Efendim hasbelkader sizin çocuğunuz paralel denilen yerin dershanesine gitmiş. Önünden geçmiş. Memuriyet sınavına giriyor. Almıyorlar. Bu paralelin dershanesinin önünden geçmiş. Ne yapalım? Aman devlete sokmayalım bunu. Allah'tan kork be vicdansız, be imansız. Böyle bir devlet yönetimi olabilir mi? Bu zulümdür, bu adaletsizliktir, bu hukuksuzluktur. Biz mazlumu savunmak zorundayız. Adaletsizliği kim yaparsa, hukuksuzluğu kim yaparsa ona karşı durmak zorundayız. Niye? Allah öyle emrettiği için, Peygamberin sünneti olduğu için sendikacılığın temeli olduğu için." diye konuştu.
CİHAN