Alman Yeşiller Partisi'nin 1915 olaylarının "soykırım" olarak nitelendirilmesini öngören önergesi önceki gün Federal Meclis'ten geri çekildi. Türkiye ile sığınmacılar konusunda sürdürülen işbirliğinin 7 Mart'ta düzenlenecek AB zirvesinde de devam etmesi için Yeşiller'e baskı yapan Alman hükümeti 24 Nisan'da 'soykırım' ifadesini onaylayacağı mesajı verdi.
Yeşiller Partisi inisiyatifiyle Almanya Parlamentosu'na sunulan ve 1915 olaylarının "soykırım" olarak nitelendirilmesini talep eden önergenin Alman hükümetinin Türkiye'yle sürdürülen sığınmacı işbirliğinin zarar göreceği uyarısıyla geri çekilmesi isteği sonrasında Yeşiller '24 Nisan 2016 şartını' kabul ettirerek geri adım attı.
Cem Özdemir, Meclis görüşmeleri esnasında ayağa kalkarak Federal hükümetin 24 Nisan'da Yeşiller'in 3 şarta bağlı olarak talep ettiği "soykırım" tanımlamasını onaylayacağı mesajını veren Hıristiyan Birlik Partileri (CDU/CSU) Federal Meclis Grubu Başkanı Volker Kauder ile el sıkıştıktan sonra önerge geri çekildi ve öngörülen oylama işlemi iptal edildi.
Suriyeli sığınmacılar konusunda Türkiye'yle işbirliğinin zarar görmemesi için ilgili önergenin geri çekilmesini isteyen federal hükümeti oluşturan CDU/CSU ve Sosyal Demokrat Partili (SPD) ortakların 24 Nisan tarihinde "soykırım" ifadesini onaylayıp onaylamayacakları ise yine de bilinmiyor. 7 Mart 2016'da AB devlet ve hükümet başkanlarının katılımıyla yapılacak olağanüstü AB-Türkiye zirvesine dikkat çeken hükümetin Yeşiller Partisi'ne verdiği taahhütten vazgeçmesi ihtimali de bulunuyor.
Almanya Parlamentosu'nda 24 Nisan 2015'te 1915 olaylarının 100. yılını anma toplantısında hükümet ortakları "soykırım" ifadesini kullanmamalarına rağmen "Ermenilerin kaderinin tehcir ve soykırım tarihine bir örnek teşkil ettiğini" belirten bir metin üzerine anlaşmışlardı. Grup parti yöneticilerinin baskısı üzerine sadece "soykırım" ifadesi Alman-Türk ilişkilerine zarar vereceği gerekçesiyle onaylanmamıştı. Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck ise Berlin Katedrali'nde düzenlenen ayinde olayları "soykırım" olarak nitelendirmişti.
Önceki gün Federal Meclis'te düzenlenen oturumda ilk sözü alan Cem Özdemir, Osmanlı İmparatorluğu'nda "sadece Ermenilere değil Süryanilere, Rum Pontus ve diğer Hıristiyan gruplara soykırım yapıldığını" savunarak "Almanya'nın suça ortak bir müttefik olarak soykırımı kabul etmesi gerektiğini" söyledi. Mecliste geçen yıl tüm parti grupları tarafından kabul edilen uzlaşma metninin hükümet tarafından yapılan baskıyla onaylanmadığını hatırlatan Özdemir, "Almanya'nın Ermenilerle ilgili soykırım gerçeklerini kabul etmesi gerektiğini" savundu. Özdemir, "Ermeni ve Hıristiyanların kaderleri güncel sığınmacı politikalarına kurban edilmemelidir." dedi.
YEŞİLLER'İN 3 ŞARTI
Başbakan Angela Merkel'in sağ kolu Volker Kauder'in "önergeyi geri çekin elimizi uzatıyoruz samimiyetimize inanın" çağrısı üzerine Özdemir "Eğer soykırımın tanınması için 3 şartımızı kabul ediyorsanız önergemizi geri çekeceğiz. Bir: Ermenilere yapılanların soykırım olduğunu kabul edin. İki: Almanya'nın suç ortaklığını kabul edin. Üç: Sorumluluk bilinciyle Ermeni-Türk ilişkilerinin gelişmesi için diyaloğa geçin. Ermenistan ve Türkiye arasındaki sınır Almanya-Fransa arasındaki gibi açık olsun." şeklinde konuştu.
Kauder'in yanına giderek onunla konuşan Özdemir yerine gelip milletvekili arkadaşlarıyla istişare ettikten sonra ise önergeyi çektiklerini açıkladı. Özdemir'in açıklaması hükümet çevrelerinden de büyük alkış aldı. Başbakan Merkel'in konuşmaları arka sıralardan izlemesi ise dikkatlerden kaçmadı. Meclisin 10. gündemi olan 1915 olayları öncesi düzenlenen oturumlarda yer almayan Merkel'in ilgili konudaki görüşmelere katılması konunun hassasiyetini ortaya koydu.
"TÜRK HÜKÜMETİ SUÇLU DEĞİL, KABUL EDERSE TAZMİNAT DAVALARI AÇILMAZ"
Hükümet adına konuşan CDU milletvekili Klaus Brähming "Benim için de yaşananlar soykırımdır." ifadesini kullanarak "gururlu Ermeni halkının soykırımın kabul edilmesini hak ettiğini" belirtti. "Şimdiki Türk hükümeti suçlu değildir." diyen Brähming, soykırımın kabul edilmesi durumunda katledilenlerden kimsenin hayatta olmamasından dolayı Türkiye'ye tazminat davası da açılmayacağını ileri sürdü.
Türkiye'yle sığınmacılar konusunda işbirliğinin sürdürülmesi gerektiğini anlatan vekil, Türk halkının kendisinin konuyu tartışmaya açmasının sürece daha çok katkı sağlayacağını söyledi. Aynı partiye mensup milletvekili Johann Wadephul da sığınmacı konularındaki işbirliğine atıfta bulunarak "İçinde bulunduğumuz bu durumda bu önergenin kabul edilmesi doğru olmaz. Türkiye'deki Avrupa karşıtlarını güçlendirir.
Biz, Türkiye ile işbirliğine devam etmek istiyoruz. İkili ilişkiler için çaba gösterenlere zarar vermemek için bu önergeyi reddedeceğiz. Oylama yapılmasın, önergeyi geri çekin. Size elimizi uzatıyoruz tutun." şeklinde konuştu. CİHAN