Almanya'nın başkenti Berlin'de 'Küçük İstanbul' olarak da bilinen Kreuzberg semtinde 28 yıldır hizmet veren Bizim Bakkal'ın kapısına kilit vurulacak olması bölge sakinlerini ayağa kaldırdı. Bölgede oturanlar, Bizim Bakkal'ı kapattırmamak için inisiyatif oluşturdu. Burdurlu bakkal Ahmet Çalışkan "Böyle bir destek beklemiyordum. Çok mutluyum." diyor.

Berlin'in yıllarca 'Küçük İstanbul' olarak da bilinen Kreuzberg semti Berlin Duvarı'nın yıkılıp iki Almanya'nın birleşmesinden sonra büyük değişime uğradı. Bu değişimden en büyük payı bir zamanlar burayı memleket bilen Türkler alıyor. Kreuzberg'de eski apartman binalarının satılması, restore edilerek özel konutlar haline dönüştürülmesi vesilesiyle dar ve orta gelirliler semtten taşınmak zorunda kalıyor.

Bir yandan Kreuzberg bilinen özelliklerini yitirip 'modern' bir yer haline dönüşme süreci yaşarken diğer yandan semtte bulunan bakkal, çamaşırhane gibi küçük işletmeler yerlerini zincir işletmelere terk etmek zorunda bırakılıyor. Böyle bir sorunla Ahmet Çalışkan da karşı karşıya. Kreuzberg'te, Bizim Bakkal adında bir dükkan işleten Ahmet Çalışkan binanın bir emlak şirketi tarafından satın almasıyla birlikte 28 yıllık işyerini kaybetme endişesi içinde yaşıyor.

Almanya'ya 1974 yılında 14 yaşındayken gelen ve büyüyünce babasının çalıştırdığı bakkalı işletmeye devam eden iki çocuk sahibi Ahmet Çalışkan, "Başıma böyle bir felaketin geleceğini ve günün birinde buradan gitmek zorunda bırakılacağımı hiç düşünmemiştim." diyor. Ancak Çalışkan yalnız değil. Tüm mahalle Bizim Bakkal'ın kapısına kilit vurulmaması için mücadeleye başladı. Bakkalın bulunduğu sokakta, Türkiye'de seçim kampanyalarında görülen bir hareketlilik göze çarpıyor.

Daha sokağın başında, iki apartman arasına asılmış, üzerinde "Bizim Bakkal kalacaktır-Bizim Bakkal bleibt" yazan büyük bir bez pankart bulunuyor. Bütün sokak boyunca binaların ön cephelerinde yine üzerinde "Bizim Bakkal kalacaktır" yazılı irili ufaklı bez afişler sarkıyor.

MAHALLELİ ÇAMAŞIRHANEYİ KURTARMIŞ

Daha önce de Bizim Bakkal'ın üç sokak ilerisinde hizmet veren bir çamaşırhane büyük bir zincir şirket tarafından satın alınmak istenmiş ama mahalleli birlik olunca, hukuksal hiçbir yaptırımda bulunmak mümkün olmadığı halde çamaşırhaneyi kapattırmamışlar. Şimdi aynısını Bizim Bakkal için uyguluyorlar. Ahmet Çalışkan "Esasen mutluyum. Mahallelinin bize bu kadar sahip çıkması beni çok mutlu ediyor." her şerrin içinden bir hayır çıktığını hatırlatıyor. Hatta sadece mahalleli değil, Kreuzberg Belediyesi Yapı İşleri Müdürlüğü de ilgili emlak şirketine bir mektup yazıp, yaptıklarını doğru bulmadıklarını ifade etmiş.

Bizim Bakkal'ın akıbeti henüz belli değil. Ancak mahalle sakinleri geçen haftadan itibaren, Çarşamba günleri toplantı yapmaya başladı. İlk toplantıya çoğunluğu Alman olmak üzere 120 semt sakini katılmış.

Binayı satın alan emlak şirketi tüm kiracılara ve Bizim Bakkal'a çıkış verdiğini ve apartmanın restore edilerek konutların özel kişilere satılacağını doğruladı. Şirket Ahmet Çalışkan'a Eylül sonuna kadar süre tanımış bulunuyor. CİHAN