DW Türkçe’ye verilen demeçte, “Prensip olarak Almanya siyasi gerekçeli mahkumiyet kararlarında iade yapmaz. Almanya hükümeti, dünya çapında bağımsız medya ve bağımsız habercilik için çaba harcamaktadır. Türkiye ile hem iyi ve kalıcı ikili ilişkiler için, hem de iyi ve kalıcı Türkiye- Avrupa Birliği ilişkileri için, demokrasi, insan hakları ve hukuk devleti alanlarında uluslararası standartların uygulanması temel şarttır” denildi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Can Dündar kararı sonrasında Twitter hesabından yaptığı Almanca paylaşımlarda, Dündar’ın “casusluk ve silahlı bir terör örgütünü desteklemekten hüküm giydiğini” ve “eylemlerinin basın özgürlüğü kapsamında olmadığını” iddia etmiş, ilaveten mahkeme kararının düşünce özgürlüğünün ihlali olarak değerlendirilmesinin gazetecilere hakaret olduğunu iddia etmişti.
Altun, “Muhataplarımızdan, bağımsız Türk yargısının kararını kabul etmelerini ve Can Dündar’ı Türkiye’ye iade etmelerini bekliyoruz” demişti.
MAAS: BAĞIMSIZ GAZETECİLİĞE DARBE
Can Dündar kararına Almanya Dışişleri Bakanı Maas dün sert tepki göstermiş, gazeteciliğin topluma verilen vazgeçilmez bir hizmet olduğunu belirterek, bu hizmetin özellikle de yönetenlere eleştirel yaklaşıldığı durumlarda özel önem arz ettiğini söylemişti.
Maas, “Gazetecilik suç değildir, aksine toplum için vazgeçilmez bir hizmettir, özellikle de eleştirel ve araştırmacı şekilde hükümet edenlerin yaptıklarını büyüteç altına alıyorsa” demişti.
Can Dündar hakkında verilen kararı “Türkiye’de bağımsız gazeteciliğe vurulan sert bir darbe” olarak nitelendiren Maas, “Basın özgürlüğü temel bir haktır ve gazetecilik mesleğinin sadece yüksek kişisel riskler alındığında mümkün olması kabul edilemez. Bu, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile yükümlü bulunduğu basın özgürlüğü fikri ile bağdaşmıyor” ifadelerine yer vermişti.