Alman Anayasası’nın üçüncü maddesinde, "Hiç kimse cinsiyeti, soyu, ırkı, dili, yurdu ve kökeni, inancı, dini veya siyasi görüşleri nedeniyle mağdur edilemez ve hiç kimseye imtiyaz tanınamaz. Hiç kimse engelliliği nedeniyle mağdur edilemez" ifadeleri yer alıyor.
Yahudiler Merkez Konseyi itiraz etmişti
Konsey Başkanı Josef Schuster, "ırk" ifadesinin "başta Yahudiler olmak üzere" milyonlarca insana yönelik zulüm, takibat ve cinayetleri hatırlattığını belirterek silinmesine karşı çıkmıştı.
"Irk" tartışması
Koalisyon partilerinin bu kelime yerine "aynı koruma düzeyini garanti eden" başka bir ifade aradıkları ancak eşdeğer bir ifade bulamadıkları belirtiliyor.
Yasal kaygılar
"Eğer anayasanın ifadelerini değiştirmek istiyorsanız, aynı zamanda yeni sorular ortaya çıkarmayacak bir formülasyona ihtiyacınız var" şeklinde konuşan Helling-Plahr, bu bakımdan "genel kabul görecek açık bir formülasyon bulunmadığı müddetçe" mevcut ifadeye bağlı kalmanın doğru olabileceğini söyledi.
Muhalefet karardan memnun
Rheinische Post gazetesine açıklama yapan CDU/CSU parlamento grubunun hukuk danışmanı Ansgar Heveling, "sağduyunun galip gelmesinden" memnuniyet duyduğunu belirtti. Hristiyan Birlik Partili (CDU) hukuk uzmanı Günter Krings de Anayasa'yı tarihsel bağlamından koparma girişiminin en başından beri "zararlı ve başarısızlığa mahkum" olduğunu vurguladı.
Krings, "Anayasa'nın ana-babaları, Nazilerin canice ve insan düşmanı politikalarına keskin bir sınır çizmek üzere bu ifadeyi anayasa metnine kasıtlı olarak yazmışlardı" dedi.
Sol Parti eleştirdi
Wissler, "ırk" ifadesinin pek çok insanı incitici bir yönü bulunduğunu belirterek yerine "ırkçı ayrımcılık" ifadesinin getirilebileceğini kaydetti.