Almanya'da koronavirüs pandemisi nedeniyle üretimde Mart ayında kaydedilen düşüş trendi Nisan ayında da devam etti. Federal İstatistik Dairesi'nin bugün açıkladığı geçici verilere göre, sanayi, inşaat ve enerji sektörlerinde üretim Nisan ayında bir önceki aya göre yüzde 17,9 düştü. Bu yılın Nisan ayındaki üretimde, 2019'un aynı dönemine göre ise yüzde 25,3 daralma kaydedildi. Bunun, Ocak 1991'den beri üretimde kaydedilen en büyük gerileme olduğu belirtildi.

Sektörel açıdan, Almanya'da üretimin en fazla düştüğü alan otomotiv sanayi oldu. Federal İstatistik Dairesi'nin verilerine göre, otomotiv sektöründe Nisan ayında bir önceki aya göre üretim yüzde 74,6 düştü. Sermaye malları üretiminde ise yüzde 35,3 daralma yaşandı.

Konjonktürel açıdan en dip noktaya ulaşıldığını belirten Ekonomi Bakanlığı ise gelecek aylar için iyimser bir tablo çiziyor. Nisan ayı rakamlarını değerlendiren Bakanlık, koronavirüs salgınına karşı alınan önlemlerin kademeli olarak gevşetilmesi ve otomobil endüstrisinde üretimin yeniden başlaması ile ekonomik toparlanmanın yaşanacağı öngörüsünde bulundu.

Ancak birçok şirket, korona krizi nedeniyle gelecek üç ayda da üretimde gerileme bekliyor. Fakat bu gerilemenin önceki aylara göre daha yavaş olacağı tahmin ediliyor. Münih'teki Ekonomi Araştırmaları Enstitüsü (ifo) tarafından yapılan açıklamaya göre, üretim beklentileri endeksi Mayıs ayında eksi 20,4 puana yükseldi. Üretim beklentileri endeksi Nisan ayında eski 51,0 puan olarak tespit edilmişti. Ifo'nun açıklamasında, bunun Doğu ve Batı Almanya'nın birleşmesinden bu yana bir ay için kaydedilen en yüksek üretim beklentisi olduğu belirtildi. Ifo uzmanlarından Klaus Wohlrabe, bunun sadece "düşüş eğrisinin düzleşmesi” anlamına geldiğini söyledi. 

Kiel Dünya Ekonomisi Enstitüsü'nden (IfW) Nils Jannsen da, Almanya'da sanayi üretiminin 20 yıldan uzun süredir hiç bu kadar düşmediğine dikkat çekti. Jannsen, ekonomide toparlanmanın "yaşanan düşüşten çok daha uzun süreceğinin açık” olduğunu belirtti. Koronavirüs pandemisinin ekonomiye etkileri nedeniyle oluşan tedirginliğin hâlâ büyük olduğunu ve birçok şirketin ciro kaybı ile sermayesinin zayıfladığını belirten Jannsen, bu durumdan dünya genelinde yatırım ortamının bir süre daha olumsuz etkileneceği öngörüsünde bulundu. Jannsen, yatırım malları üretiminde uzmanlaşan Alman ekonomisinin de bu durumdan olumsuz etkileneceği tahminini dile getirdi.