17/25 Aralık yolsuzluk soruşturması sonrası yaşanan hukuksuzluklar gözaltı, tutuklama ya da mahkeme kararına rağmen esir almakla sınırlı kalmıyor. ‘Darbeye teşebbüs’ gibi ilginç suçlamalarla hukuksuzca tutuklanan isimlere, cezaevinde de mobing uygulanıyor. O isimlerden biri de Emniyet Müdürü Anadolu Atayün.
İhaleye fesat karıştırmaktan 170 yıl hapse mahkûm olan bir kişinin mesnetsiz suçlamaları üzerine tutuklandı. Temmuz 2015’te talimatla Konya Cezaevi’nden Ankara Sincan Cezaevi’ne nakledildi. Zulüm burada başladı. Cezaevinde meslektaşlarının yanına değil, terör örgütü PKK/KCK, DHKP-C ve Hizbullah militanlarının bulunduğu koğuşa konuldu. Koğuştaki banyoda su kovası ve duş başlığı bile yok.
Tutuklandıktan sonra hakkında onlarca soruşturma dosyası açıldı. 50.000 sayfalık iddianamede, 200’e yakın soruşturma dosyası var. Ve 2 kez ağırlaştırılmış müebbet, 5.000 yıldan fazla hapis cezası ve onlarca kez meslekten ihracı isteniyor.
Bilgisayar verilmiyor
Avukatı Süleyman Küçüksucu’nun verdiği bilgilere göre Anadolu Atayün’ün yargılandığı Konya’daki Okyanus ve Mersin’deki GDO dosyalarının evrakı on binlerce sayfayı buluyor. Savunmasını hazırlamak için cezaevi yönetimine yaptığı bilgisayar talebi sürekli reddedildi. Son olarak Mersin’deki mahkeme savunmasını hazırlaması için haftada 3 saat bilgisayar kullanması gerektiği kararını verdi. Ancak bu zaman dilimi de duruşma, (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) SEGBİS ve ifade saatlerine denk getirilerek engellendi.
Atayün’e ataç, ayraç, klasör ve tel zımba gibi kırtasiye malzemeleri bile verilmiyor. Avukat Küçüksucu, Ergenekon davasında yargılanan sanıklara bile 12 saat bilgisayar kullanma izni verildiğini hatırlatarak müvekkilinin bu hakkından mahrum bırakıldığını söyledi.
Görüşme odaları dinleniyor
Küçüksucu, müvekkiliyle yaptıkları haftalık görüşmelerde yaşadığı hukuksuzlukları ise şöyle özetliyor: “Cezaevi yönetimi, avukat görüşme odalarına kadar dinliyor. Avukat müvekkil mahremiyeti yok. Götürdüğümüz belgeleri doğrudan müvekkilimize teslim edemiyoruz. Sözde Evrak İnceleme Komisyonu diye bir komisyon her evrakı satır satır okuyor. Savunma hakkının kısıtlanması için her türlü ayak oyunu yapılıyor. Yapılan uygulama hem AYM hem de AİHM kararlarına açıkça aykırı.”