MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, anayasa değişikliğini, başkanlık talebini yerine getirmenin aracı olarak değerlendirmeyi uygun görmediklerini açıkladı. Anayasanın ilk 4 maddesini dikkate alarak kapalı bir anayasa ile bunu açık hale dönüştürelim demek suretiyle bir tartışma yaratılmasını doğru bulmadıklarını kaydeden Vural, "Türkiye'nin 150-200 yıllık parlamenter demokratik sistem tecrübesi vardır. Bu tecrübesi ışığında bugünkü ortam içerisinde bu konuda hangi adımları atmalıdır, bu eksenli bir çözüm bulmanın daha uygun olacağını düşünüyoruz." diye konuştu.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Grup Başkanvekili Oktay Vural, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde basın toplantısı düzenledi.
Vural görüşmenin ardından basın mensuplarının sorularını cevapladı. Bir gazetecinin, "Devlet Bahçeli'nin Pazartesi günü Başbakan Ahmet Davutoğlu ile bir görüşmesi olacak. Görüşmeden beklentilerinizi alabilir miyiz?" sorusuna Vural, şu cevabı verdi: "Bundan önce de yeni anayasa kurma ile ilgili MHP olarak önerisi olarak bir uzlaşma komisyonu kurulmuştu. MHP Genel Başkanı bu yeni anayasa tartışmalarını ortadan kaldırmak ve partiler arasında diyalog ve uzlaşma ile bu anayasayı gerçekleştirmek üzere bir komisyon kurulmasını biz TBMM Başkanından istemiştik. TBMM başkanı bunu bir yıl gecikmeliyle de olsa TBMM'de kurdu ve bir uzlaşma komisyonu çalışıyordu. Daha sonra maalesef Adalet ve Kalkınma partisinin başkanlık talepleri dile getirildikten sonra bu talepler karşılanmadığı için Adalet ve Kalkınma Partisi bu komisyondan kaçmıştı. Genel Başkanımızda Adalet ve Kalkınma Partisi ayrılmış olmakla birlikte bu komisyonun görevine devam etmesi gerektiğini TBMM Başkanına ifade etmişti. Anlaşılan o ki Adalet ve Kalkınma Partisi bıraktığı masayı tekrar kurmak istiyor. Bu konuda basına yansıyan bilgiler doğrultusunda yeni anayasa konusunda yeniden bir uzlaşma komisyonu kurulması yönelik bir yaklaşım var."
'ANAYASANIN İLK 4 MADDESİNDE TARTIŞMA YARATILMASINI DOĞRU BULMUYORUZ'
MHP olarak anayasanın ilk 3 maddesinde anlam bulan esasları güçlendirecek, özgürlükleri esas alacak, demokratik standartları yükseltecek, toplum sözleşmesi niteliğinde bir anayasa yapılmasını zaruri gördüklerini ifade eden Vural, şöyle devam etti: "Bu bakımdan genel sınırlama hükümlerinden daha çok genel koruma hükümlerine yer verecek bir anayasa olmasını istiyoruz. Kuvvetler ayrılığı, demokratik hukuk devletinin hayatiyet kaynağı ve yaşam sigortası olarak görüyoruz. Yasama yürütme ve yargının görev yetkilerinin dengelenmesi gerektiğini söylüyoruz. Parlamenter demokrasinin tahkim edildiği bir anayasanın bugüne kadar ki kazanımlarımızı dikkate alınarak sorunları çözme konusunda en önemli güç kaynağı olacağına inanıyoruz. Yargı bağımsızlığı ve anayasa yargısının demokratik rejim için hayati önem olduğunu düşünüyoruz. Bunlar bizim kamuoyuna ifade ettiğimiz hususlar. Bu bakımdan MHP olarak biz tek millet, tek devlet esasına dayanan üniter yapıdaki milli devlet bünyesinde Türkiye'nin anayasasını kurması gerektiğini düşünüyoruz. Bu çerçevede anayasamızın ilk 3 maddesinde anlamı bulan temel özelliklerde parlamenter demokrasi yaşadığımız sıkıntıları çözebilecek bir irade beyanı olması gerektiğini ifade ediyoruz. MHP olarak açıkçası bu süre içerisinde farklı etnik kimliklere siyasi hukuki statü tanınmasına karşıyız. Kişi hak ve özgürlükleri yerine etnik temelli kolektif haklar oluşturulmasını doğru bulmuyoruz. Türkçe dışındaki dillere statü kazandırılarak yapay azınlık oluşturulmasını doğru bulmuyoruz. Milli kimlik tanımını değiştirerek Türkiyelilik kavramı yerleştirilmesini doğru bulmuyoruz. Türkçeden başka dillerde anadil eğitimi yapılmasını ve Türkiye'nin idari yapısını değiştirerek yerel yönetimlerin mahalli parlamento olarak çalışacağı özerk bölgeler sisteminin hayata geçirilmesine yapılacak bir anayasa değişikliğine karşıyız ve bunu ifade ediyoruz. Bu anayasa yeni bir millet ve yeni bir devlet inşası değildir. Bu coğrafyayı vatan yapmış aziz milletimizin değerlerine ve milli mücadeleyle kurulmuş cumhuriyetimizin kaynağını Erzurum ve Sivas kongrelerinde bulmuş milli mücadele ve cumhuriyetimizin milli devlet ve üniter yapısını devletin ülkesi ve milleti ile bölünmezliğini dikkate alacak şekilde bir temel üzerinde vatandaşlarımızın kişisel ve hak hürriyetlerini güçlendirecek bir anayasa konusunda MHP hep tutumunu muhafaza etmiştir. Bu konuda nasıl bir teklif gelecek bununla ilgili partimizin yetkili organları çalışmalarını yaptı. Bununla ilgili Adalet ve Kalkınma Partisinin yapacağı görüşme esnasında ileteceği görüşlere karşı partimizin yetkili organları bu konuda MHP'nin duruşunu ve varsa bir teklifleri ve bu teklifle ilgili değerlendirmelerini kamuoyuna açık bir şekilde ifade edecektir. Anayasanın ilk 4 maddesini dikkate alarak kapalı bir anayasa bunu açık hale dönüştürelim demek suretiyle bu konuda bir tartışma yaratılmasını doğru bulmuyoruz. Anayasa değişikliğini bir başkanlık talebini yerine getirmesinin aracı olarak değerlendirilmesini uygun görmüyoruz. Türkiye 150-200 yıllık bir parlamenter demokratik sistem tecrübesi vardır. Bu tecrübesi ışığında bugünkü ortam içerisinde bu konuda hangi adımları atmalıdır bu eksenli bir çözüm bulmanın daha uygun olacağını düşünüyoruz."
CİHAN