Eski HSYK 1. Daire üyesi Hakim Teoman Gökçe, 17-25 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvet soruşturmalarına HSYK’nın müdahale etmesine muhalif duruşu ve eleştirmesiyle tanınıyordu. Gökçe, savcıların dosyadan el çektirilmesini yaptığı açıklama ile sert bir şekilde eleştirmişti.

Grihat'ın haberine göre Teoman Gökçe, kurula en fazla oy alarak seçilen ikinci üye olarak girdi. 17 Aralık Yolsuzluk ve Rüşvet soruşturmasından sonra adli kolluk yönetmeliğinin değiştirilmesine, savcılara disiplin soruşturması açılmasına, hakim ve savcıların da talepleri olmaksızın başka illere gönderilmesine muhalif kaldı. Bunları hukuksuzluk olarak tanımlayan açıklamalar yaptı.

Gökçe, ikinci kez aday olduğunda kurula giremediği için başka göreve atandı. 15 Temmuz’dan hemen sonra tutuklandı.

O tarihten itibaren tek kişilik bir hücrede tutulan Gökçe’nin anne ve babası üzüntüden 6 ay ara ile kalp krizi geçirerek vefat etti. Gökçe’nin kız kardeşinin öğretim görevlisi olan eşi de daha sonra tutuklandı.

Cezaevindeyken hücrede tutulmasına ve hakkındaki suçlamalara karşı verdiği dilekçeler işleme konulmadı. Tahliye talepleri aynı gerekçelerle reddedildi.

Kendisine karşı psikolojik baskı ve hakaretler dışında fiziksel işkencenin de yapıldığı belirtilen Gökçe’nin 2 Mart’ta kalp krizi geçirerek vefat ettiği açıklandı.

KHK mağduru eski bir öğretmen olan eşi Samiye Gökçe’nin savcılık tarafından ulaştırılan ölüm haberini aldıktan sonra şok geçirdiği ve habere inanamadığı öğrenildi. Açık görüşe gitmeye hazırlanan aile, görüşten birkaç gün önce gelen vefat haberi ile yıkıldı.

İlkokul son sınıfta olan küçük çocuklarının babasını son kez görmek isteği reddedildi. Sadece Samiye Gökçe’nin hücrede vefat  eden eşi Teoman Gökçe’yi görmesine izin verildiği öğrenildi. Diğeri lise öğrencisi olan çocuklarının da olayın şokunu atamadığı, taziye evinde hiç konuşmadığı kaydedildi. Samiye Gökçe’nin “Ailemize bunca acı yaşatanlara hakkımızı helal etmiyoruz” dediği belirtildi.

Gökçe’nin naaşı Amasya’ya defnedildi.

AKP'nin beslediği bir kısım medya organları hakim Gökçe’nin ölümünün ardından dahi algı operasyonu yapmayı ihmal etmedi. İşkenceye maruz kalan ve ‘şüpheli ölüm’ olarak kayda geçen olay ile ilgili havuz medyası, “Gökçe, Sincan Cezaevi’nde spor yaptıktan sonra koğuşunda kalp krizi geçirdi” şeklinde haber yaptı.

Hakim Teoman Gökçe’nin ölümü, akla eski Ekonomi Bakan Nihat Zeybekçi’nin 15 Temmuz sonrasında tutuklananlar için sarf ettiği sözleri getirdi. Zeybekçi: “Bu hainler millet ne diyorsa onunla cezalandırılacak. Bazen böyle öyle hale gelirler ki “gebersek de kurtulsak” derler ya bazıları; bunları öyle bir cezalandıracağız ki, bırak idamı “gebersek de kurtulsak” diye yalvaracak bunlar. Bunları yalvartacağız böyle. Bunları öyle deliklere atacağız ki, öyle deliklerde bunlar cezasını çekecek ki, bir daha nefes aldıkça o Allah’ın güneşini görmeyecekler. Güneş yüzü görmeyecekler. Bir daha insan sesi duymayacaklar. Onun için “gebertin bizi” diye yalvaracaklar. “Gebertin bizi” diye… Biraz önce dediğim gibi, o deliklerde geberelim de kurtulalım diye yalvartacağız bunları; bundan emin olun. Lağım faresinde tutup getirip bu milletin önünde bu millete hesap verdireceğiz; bundan kuşkunuz olmasın.” Demişti.

Hayatını kaybeden Gökçe artık geri gelmeyecek, hesaplaşma ise hem bu dünyada hem de ahirette gerçekleşecek.