Arınç'ın "Vicdan gözü ile satır satır okumanızı kesinlikle tavsiye ederim" dediği açıklamada "İsminin başında adalet olan AK Parti iktidardayken, ana muhalefet partisi “adalet yürüyüşü” yapıyor ve “adalet” kavramı muhalefet partisinin argümanı hâline geliyorsa; bu durum gerek kanun hükmünde kararname (KHK) listelerindeki, gerekse yargılama süreçlerindeki kimi yanlışlardandır" ifadesi yer aldı.
Darbe girişimi sonrası tutuklanan gazeteci Murat Aksoy ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiği için suçlandığını ifade eden Genç, sözlerinin devamında şunları kaydetti:
“Sanki gizli bir el, işini hakkıyla yapan yargı mensuplarını da manipüle ederek, hissettirmeden ve adeta Tilki kurnazlığıyla adaleti AK Parti’den çalıp, muhalefete argüman olarak sunmaya gayret ediyor. İnsanın içinden; ‘Çaldığın o adaleti yerine koy lütfen, eğer hislerinden pek emin değilsen. Son olsun bari’ diyesi geliyor. Siyaset 2019’a doğru yürürken, gerek KHK ihraç listelerindeki yanlışlıklar, gerekse yargı sahasında mağduriyetler oluşturulması hiç de 'bireysel’ ya da ‘tek tük’ hatalar gibi durmuyor."
"Sadece ama sadece adalet vurgusu yaptığım, AK Parti’nin ismini ve ruhunu oluşturan adalet kavramına atıfta bulunduğum şu açıklamalarımdan bile rahatsız olacak ve kripto, hain, fitneci vs. gibi ezberlerle ağız dolusu saldıracak suret-i haktan tiplerin varlığını elbette biliyorum ve elbette saldıracaklardır. Peki neden? Çünkü AK Parti’nin gücünün, adalet temeli üstüne bina edilmiş bir liderlik ve adil liderden kaynaklandığını yıllar sonra nihayet anladılar. İşte bu yüzden, adaletle tahkim edilmiş bu muhkem yapıyı yıkabilmek için artık tepesine değil; temeline vurmak gerek diye düşünüyorlar ve suret-i haktan görünerek var güçleriyle bunu uyguluyorlar. Temel çok sinsice vura vura kat düşürüp en sonunda tepeye ve lidere ulaşmak istedikleri sor değil. Sayın Arınç da bu gerçeği "arefe ve bayram” örneği ile dile getirmişti. Keşke bu tehlikenin farkına varılsa ve çok geç olmadan önlemleri alınsa."