Geçtiğimiz hafta Moskova’da savunma ve güvenlik konulu iki önemli etkinlik gerçekleşti. Kremlin yönetiminin neredeyse tam kadro olarak katıldığı ve Batı’ya yoğun mesajların gönderildiği Uluslararası bu organizasyonlarla Rusya, Ukrayna savaşı nedeniyle izolasyon ve ağır yaptırımlara rağmen ülkenin bütün fonksiyonlarıyla dimdik ayakta olduğu imajını verdi. Yeni silah satışları ve ikili işbirliği anlaşmaları yapıldı. Rus liderler, çok kutuplu dünya düzeni, Batı’nın hegemonyası ve dünyayı gelişmiş silahlarla çepeçevre sarmış olmaları gibi konularda, partnerlerini konsolide edici üst perdeden açıklamalarda bulundular. 

Her iki foruma da katılan Çin Savunma Bakanı’nın konuşmalarında vurguladığı hususlar da dikkate alınınca, Ukrayna-Rusya ve Çin-Tayvan gerilimlerinin tek düzlemde birleştirildiğini görüyoruz. Bu durum iki nükleer gücün Batı karşısında bir blokta konumlanmalarına yol açıyor. Ve gidişat o ki, Batı’dan bu kopuş, Moskova'yı, Pekin-Delhi eksenine daha da yakınlaşmaya zorlayacak. 

İlki, her yıl yapılan Uluslararası Askeri Teknik Savunma Fuarı “ARMY-2023" 14-20 Ağustos tarihleri arasında Moskova bölgesi, Kubinka şehrinde bulunan Patriot ordu parkında düzenlendi. Rusya’nın en büyük askeri savunma fuarı ARMY-2023’de 40 ayrı kategoride, yaklaşık 28 bin farklı silah ve askeri teçhizat sergilendi. Biyolojik, lazer, optik, nükleer, İHA gibi her çeşit silahların tanıtımı ve satışı adına görücüye çıktı. Şaşırtıcı bir rakam olarak Rusya’dan bu alanda yaklaşık 1500 üretici işletme fuar alanında ürünlerini sergiledi. Ayrıca, fuara yedi ülkeden 85 yabancı şirket ve kuruluş da katıldı. Yaptırımlara rağmen 64 ülke ise ürünleri görme ve işbirliği için heyet gönderdi. 

Rus askeri departmanı ile yabancı ortaklar arasında ikili görüşmeler esnasında 4 milyar 300 milyon dolarlık sözleşmeler imzalandığı ve 9 devlet sözleşmesinin imzaya sunulduğu belirtildi. Ayrıca, savunma sanayii şirketleriyle imzalanan bu sözleşmelerin uygulanması sonucu Rusya ordusuna 2 bin 500'den fazla yeni silah ve askeri teçhizat teslim edileceği açıklandı. Rusya Savunma Bakanlığı'nın imzaladığı sözleşmelerde obüsler, Uranüs robotları, Tornado-S mermileri, operasyonel-taktik füzeler ve füze sistemleri gibi askeri teçhizatın tedariki öngörülüyor. 

Rusya’nın her yıl düzenlediği fuarda, bu yıl, son teknoloji silahlar ilk kez sergileniyor. Uygulamalı Fizik Enstitüsü'nün (IPF) geliştirdiği S-8KL kümelenmiş savaş başlığına sahip son teknoloji güdümsüz uçak füzesi (NAR) ARMY-2023 forumunda görücüye çıktı. Misket bombasının en gelişmiş versiyonu olan "NAR S-8KL kümülatif parçalanma savaş başlıkları ile dolu bulunuyor. Yeni füze, standart NAR bloklarından ve ayrıca Zaslon tarafından geliştirilen akıllı B-8V10-UV bloklarından da fırlatılabiliyor. Böylece, yeni güdümsüz misket bombası başlıklı roket, ordunun tüm helikopter ve uçak türlerinden, Rus Hava Kuvvetleri’nin saldırı ve operasyonel-taktik havacılığında kullanılabilecek.

Kıtalar arası nükleer füzeler olan Yars ve Avangard füze sistemleri de ilk kez sergilendi. Uzmanlar, Ukrayna kriziyle birlikte Rusya’nın stratejik füze kuvvetlerini modernize ettiğini vurgulayarak, bu fuarda ilk kez sergilenen mobil kıtalar arası balistik nükleer füzelerin Rusya'nın stratejik füze kuvvetlerinin gelişiminde yeni bir aşamayı vurguladığını dikkat çekiyor. Bu yeni mobil silahlar, Rus ordusunu modernize etme ve savunma yeteneklerini güçlendirme programının bir parçası.

Ayrıca fuar alanında Rus ordusunun Ukrayna’da ele geçirdiği NATO ve Batılı ülkelere ait tank, top ve her türlü askeri teçhizat sergileniyor. Güvenlik formunda konuşma yapan Savunma Bakanı Sergey Şoygu, gerekirse NATO silahlarının özelliklerini partner ülkelerle paylaşabileceklerini söyledi. Bu da gösteriyor ki, Ukrayna-Rusya savaşı aynı zamanda, bütün modern silahların denendiği bir laboratuvara dönüştü. Ve aynı zamanda silah sanayii için teknoloji transferi adına bir imkan oluşturdu. Dolayısıyla savunma sanayi üreticileri ellerindeki silahların kapasitesini hem görmüş oluyorlar hem de Ukrayna'daki savaş mevcut silahlarda değişime ve yeni silahların üretimine imkan açıyor.

ARMY-2023’ün açılışında konuşan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ulusal çıkarlarına öncelik veren ve bağımsız kalkınma yolunu seçen tüm ülkelerle eşit düzeyli askeri-teknik işbirliğine hazır olduklarını söyledi. Foruma katılımcı ülkelere personel kadrolarının yetiştirilmesi, yabancı askerlere eğitim verilmesi ve yetkilerinin artırılması, ortak tatbikatlar yapılması da dahil çok çeşitli alanlarda işbirliği yapmayı önerdiklerini belirten Putin, Rusya'nın ortaklarına botlar, helikopterler, amfibik araçlar ve İHA'lar da dahil Rus savunma sanayiinin geliştirdiği çok geniş yelpazede ve her türden modern silahlar önerdiklerini söyledi. Bu işbirliği sayesinde dünyaya hegemonya kurmaya çalışan bazı Batı ülkelerine karşı durulabileceği vurgusu yaptı.

Geçen hafta Moskova’da gerçekleşen önemli ikinci etkinlik, Uluslararası Güvenlik Konferansı’ydı. Rusya Federasyonu Savunma Bakanlığı tarafından her yıl düzenlenen konferans, bu sene ARMY-2023 ile aynı tarihlerde yapıldı. Bu formun temel amacı, farklı ülkelerin askeri departmanları ile etkileşimi güçlendirmek, yeni partnerlik zemini oluşturmak ve küresel tehditlere karşı ortak yollar aramak. Paralel yapılan oturumlarda, silah kontrol sistemlerinin iyileştirilmesi, teknoloji ve strateji değişimi, güncel güvenlik tehditleri, terörle mücadele ve benzer konularda görüş alışverişi yapılıyor.

Güvenlik Konferansı’na video kayıtla katılan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, NATO üyesi ülkelerin, saldırı yeteneklerini geliştirmeye ve modernize etmeye, askeri çatışmayı uzaya ve enformasyon alanına aktarıp yayma girişimlerine devam ettiğine vurgu yaptı. Putin, bunun için NATO'nun askeri ve askeri olmayan baskı araçlarını kullandığını ve her şeyin silah kontrol sisteminin yok edilmesi zemininde gerçekleştiğini söyledi.

Ev sahibi konumundaki Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, ağırlıklı olarak Ukrayna savaşındaki haklılıklarını ve Batı’nın çifte standartlarını anlattı. Şoygu, “Batı'nın kendi çıkarlarını dünyaya empoze etme yeteneği önemli ölçüde azaldı ve değişimler Asya, Afrika ve Latin Amerika ülkelerinin dünya sistemindeki rolünün artmasına neden oldu” dedi. Ayrıca, bu operasyon sırasında Rusya Silahlı Kuvvetleri’nin, Batı askeri standartlarının üstünlüğü efsanesini çürüttüğünü vurgulayan Şoygu, Batının çokça reklamını yaptığı askeri teçhizatın gerçek çatışmalarda kusursuz olmaktan çok uzak olduğunun anlaşıldığını belirtti.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Batı'nın Kiev'e silah pompalayarak nükleer güçler arasında silahlı çatışma tehdidini artırdığını vurguladı. Lavrov, "Bugün ABD, NATO ve AB, Rusya'yı çevrelemeye ve Rus dünyasını bölmeye yönelik jeopolitik projelerini kurtarmak için Ukrayna'ya daha fazla modern silah pompalıyor, çatışmayı daha fazla kışkırtıyor ve bununla beraber silahların dünya genelinde kontrolsüz şekilde yayılmasını provoke ediyor. Onların maceracı, sorumsuz politikaları, nükleer güçler arasında doğrudan bir silahlı çatışma tehdidini önemli ölçüde artırıyor" dedi. 

Sonuç olarak, Rusya beraber hareket ettiği dost ve partner ülkeleri konsolide etmede ivmeyi artırmış gözüküyor. Son altı ayda gerçekleştirilen Petersburg Uluslararası Ekonomik Formu’nda, Afrika ülkeleri zirvesinde ve geçen haftaki iki uluslararası fuar ve forumda Rusya’nın dış politikada ağırlıklı olarak, Asya ve Afrika ülkelerine yöneldiği artık reel ilişkilere yansıyor. Üst seviyeden “ABD ve Batı karşıtlığı” ve “Batı’nın günahları” dillendiriyor. Ve bunu yaparken de aynı tonda yaklaşım sergileyen Çin, İran ve Belarus gibi ülkeleri farklı platformlarda bir araya getiriyor.