Artvin Belediyesi tarafından projelendirilen Artvin Engelsiz Yaşam ve Kadın Kültür Sanat Merkezi engelliler için eğitim hizmetlerine başladı.
Artvin 3. Caddesi olan Sabit Osman Avcı caddesinde çok amaçlı bir eğitim ve üretim satış merkezi hayata geçiriyor. Engelli ve kadınlara yönelik kursların açılacağı mekanda sosyal donatılar engellilere göre uyarlandı.
Artvin Belediyesi ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğiyle Halk Eğitim İl Müdürlüğü denetiminde el sanatları öğretmeni Ömer Çoban başkanlığında ilk olarak engellilere yönelik el sanatları kursu verilmeye başlandı.
El sanatları eğitmeni Ömer Çoban iki görme engelli öğrencisiyle aliminyum folyo kabartma tekniğiyle dekoratif objeler yaparak yöreye uygun motiflerle turistik hediyelik eşya üretim çalışmalarına başladı. Ayrıca Artvin Belediyesi'nin hizmete açtığı çok amaçlı merkezde kadınlara yönelik tezhip sanatı ile dekoratif ürünlerin çalışıldığı kurslar da başladı.
Kursiyerlerden Demet Ergül (24), Duygu Ergül (23 ) kardeşler eğitimlerini orta okula kadar okulda tamamladıklarını hastalıklarının ilerlemesi sonucu eğitimlerine ara vermek zorunda olduklarını dile getirdi. Demet Ergül kendisinin ve kardeşinin genetik hastalık olan tavuk karası hastalığına yakalandığını belirterek, duygularını şöyle dile getirdi: "Sonradan engelli bir birey olarak yaşamımı idame ettirmekte zorlansak da ilk kez uzun aradan sonra eğitime katılmanın mutluluğunu yaşamaktayız. Şu an annemin desteğiyle hep beraber kursa gelmekteyiz. Hocamız Ömer Bey'in özel ilgisi ve tekniğiyle bizler çizmiş olduğu Artvin'in simgesi boğaları alumüyüm tekniğiyle kalemin ucuyla özel dokunuşlarla figür ortaya çıkarmaya çalışmaktayız. Yaptığımız işlem tamamlanınca tablo olacak dekoratif ürünler yaparak hayatımıza bir renk katacağız. Böylelikle üretime katkı vereceğiz. Bugün çok heyecanlıyım. Bizler görme engelliler her şeyi dokunarak hissedebiliyoruz. Ömer hocamızın çizdiği resmi kalemin ucuyla dolgu yaparak ortaya çıkarıyoruz. İlk günün acemiliği yaşadık. İnşallah daha güzel eserleri çok çalışarak ortaya koyacağız."
İki çocuğu olan anne Zübeyde Ergül ise şunları kaydetti: "İki yetişkin kızım var, çocuklarım normal çocuk olarak dünyaya geldi. İlk hastalıkları görme kayıpları orta okulda başladı. Yıllar hastalıkları hızlı seyretti. Şu an eğitimden kopmuş durumda evde yaşamını devam etmekte sosyal hayatları yok gibi. Sadece televizyonun sesiyle dünyayı takip etmektedir. Kızlarımın canları çok sıkılıyor. Tek başlarına bir yere gidemedikleri için ben hep yanlarındayım rehberlik yapıyorum. Belediyemizin açtığı kurs onlara adete nefes aldırdı. Çok mutlular, buraya gelerek güzel zaman geçiriyorlar. Yeni yeteneklerini kendileri keşfediyorlar, hocamıza da çok teşekkür ediyorum. İki kızımla da yakinen ilgilenerek çocuklarıma moral motivasyon yapıyor. Çocuklarım mutlu olunca bende çok mutlu oldum. Onların sayesinde ben de bir şeyler öğreniyorum yani mesleki eğitim kursu üç kişilik oldu."
Kurs Eğitmeni Ömer Çoban, ilk kez engellilerle çalıştığını bu bakımdan tecrübe kazanacağını söylerken kendisinin el sanatları dokuma üzerinde eğitim aldığını, engelsiz yaşam merkezine gelecek her engel grubumuzla da ayrı ayrı çalışma yapacaklarını ifade etti.
Artvin'de yeni açılan Engelsiz Yaşam Merkezi'ni Ardanuç Engelliler Dernek Başkanı Nermin Aksu ve Artvin Engelliler Dernek Başkanı Hatice Nur Ersöz de ziyaret ederek incelemelerde bulundu. Başkan Ersöz, şöyle konuştu: "Görme engelli iki kardeşimizin bir an evvel breli alfabesini öğrenmeleri çok önemli Arkadaşlarımız normal eğitimi aldıklarını kurslarda başarıyı sağlamaları için öncelikle görme engelliler için kabartma yazı tekniğini öğrenmelilerdir. Artvin'de engellilere yönelik mesleki eğitimleri çok önemsiyoruz.
Her engelli çocuklarımıza gençlerimize imkan tanımak gerek. Onların sosyal hayata uyumu çok önemli. Bu konuda ailenin özellikle annelerin eğitme önem vermeleri çocuklarının gelecekteki hayatlarını idame ettirmesinde kolaylık sağlayacaktır. Yani kendilerine yetebilmeyi, yol yordamı öğrenmeleri için çocuklarıyla çalışmaları gerek.
Bugün anne babaları hayatta ama olmadıklarında çocuklarımız ortada kalır. Her anne babanın en büyük korkusu bizden sonra ne olacak. Aileler çocuklarını evde saklamasınlar topluma, dışarıya çıkarsınlar, korkmasınlar." CİHAN