Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastenesi'nde çalışan asistan hekim ve sağlık görevlileri, 'iş yoğunluğu, güvensiz çalışma koşulları ve performans sisteminin getirdiği maddi kayıplar' gerekçesiyle protesto eylemi yaptı. Hastanelerin döner sermayelerinden aldıkları payın da son aylarda yüzde 60-70 oranında azaldığını belirten hekimler, güvenli çalışma ortamı ve özlük haklarının düzeltilmesini istedi.
Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin eski başhekimlik binası önünde toplanan hekim ve sağlık çalışanları basın açıklaması yaptı. "Güvenli bir gelecek için emeğimize, toplum sağlığı için eğitimimize sahip çıkıyoruz" pankartı açan hekimler, özlük haklarının düzeltilmesi ve iş güvenliği ile ilgili de 'Vurur yüze ifadesi, hakkımızı verin bir tanesi', 'Fazlasını değil hakkımızı istiyoruz', 'Hekime şiddete hayır, can güvenliği olmayanlar can kurtaramaz' yazılı dövizler taşıdı.
Asistan hekimler adına açıklamayı Samet Murat Aslan okudu. Aslan, İstanbul'un en yoğun ve iş güvenliği açısından da yetersiz bir hastanede görev yaptıklarını belirterek "Asıl amacın eğitim olduğu asistanlık yıllarımızı performans sisteminin bizlere dayattığı şartlar altında sürdürmekteyiz" dedi.
Performans sisteminin sağlık çalışanlarını tüccar mantığı ile düşünmeye zorladığını ve sağlık kuruluşlarını da ticarethanelere dönüştürdüğünün her geçen daha da ortaya çıktığını söyleyen Aslan, şöyle devam etti: "Bu adaletsiz yaklaşımın son örneğini ülke genelinde sağlık çalışanlarının ücretlerinde yaşanan ciddi düşüşler olarak gördük. Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi, sağlık çalışanlarının Eylül ve Ekim aylarında döner sermaye ek ödemeleri yüzde 60-70 oranlarında kesintiye uğradı." dedi. Hastane yönetiminin konu hakkında kendilerine "kurumun tüm sağlık sağlık çalışanlarının az çalıştığı ve daha çok çalışıldığı taktirde eskisi gibi ödeneceği" şeklinde bir açıklama yapıldığını belirten Aslan şöyle devam etti: "Gerçeklerle bağdaşmayan, bizi hekimlikten çok ticaret yapmaya sevk eden bir anlayışla karşılaştık. Fakat işin aslı ne biz daha az çalıştık ne de bu durum sadece Okmeydanı'na özgü. 2015 yılı Mayıs-Ekim ayları arası tüm aylarda bakılan hasta sayısı, ameliyat sayısı ve hastanenin elde ettiği toplam geliri karşılaştırdığımızda bu açıklamanın gerçek dışı olduğunu gördük."
Benzer durumların İstanbul'daki Bakırköy Ruh Sinir, Haydarpaşa Numune ve İzmir Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde de yaşandığını anlatan Aslan, hekimlerin hak ettikleri geliri ve güvenli çalışma ortamı taleplerini dile getirdiklerini söyledi.
Aslan, özlük haklarına ilişkin yasal düzenleme yapılmasını da istediklerini belirterek "Haftanın iki yarım gününün eğitime ayrılması ve belli aralıklarla ortak eğitim oturumlarının buna entegre edilmesi, Tıpta Uzmanlık Kurulu tarafından gözetilen kurallar kapsamında asistan hekimlerin sağlık hizmeti sunumunun uzman ve eğitim kadrosu gözetiminde sağlanması, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nda belirtilen maddeler uyarınca çalışan sağlığı ve güvenliğinin sağlanarak ep çalışanlarına şiddet olaylarının engellenmesini talep ediyoruz" diye konuşmasını tamamladı.
Diş Hekimi Tülin Solmazgil de "Her ay giderler çok bahanesiyle alın terimizin karşılığını alamadığımız, diğer kamu kurumlarına kaynak aktarıldığı aşikarken yeni açılan kamu kurumlarına malzeme ve maaş ödemelerinin sırtımızdan yapılmasını istemiyoruz." dedi.
Tabip Odası temsilcisi Ozan Toraman ise "Bir kez daha haykırıyoruz, biz haklarımızı istiyoruz. Biz haklarımızı eyleme ve basın açıklamalarına gerek olmadan, meslektaşlarımızla dayanışarak onların yönetici cübbesini giyerek karşımıza dikilerek değil, meslektaş ve hekim olarak karşımızda duracakları ortamda çalışmak istiyoruz." şeklinde konuştu. Basın açıklamasının ardından hekim ve sağlık çalışanları, hastane kampüsü içinde A Poliklinik önüne kadar yürüdü.
CİHAN