Aguilar mektupta, Yunanistan'ın sığınmacıları Türkiye'ye doğru geri ittiği ve Yunan polislerinin dahliyle "can kaybı, insanlık dışı muamele, iltica prosedürüne erişimin engellenmesi ve geri göndermelerin" son dönemde arttığına Komisyonu sorumluluğunu üstlenmeye çağırdı.
Raporların AB'nin dış sınırlarında Yunan polis yetkililerinin dahliyle “can kaybı, insanlık dışı muamele, iltica prosedürüne erişimin engellenmesi ve geri göndermelerin" yaşandığına dair önemli endişeler uyandırdığını ifade eden Aguilar, mektupta AB Komisyonunun "herhangi bir şiddet kullanımını kınama görev ve sorumluluğu" olduğunu anımsattı.
"AİHM kararlarını uygulayın"
AİHM, geçtiğimiz günlerde insan hakları örgütlerinin açtığı davanın ardından, Yunan makamlarına Meriç Nehri yakınında Türkiye-Yunanistan sınırında mahsur kalan sığınmacılara yiyecek, su ve yeterli tıbbi tedavi sağlama talimatı veren 13 geçici tedbir kararı çıkarmıştı.
Yunanistan suçu Türkiye'ye attı
Yunanlı yetkililerin ise suçu Türkiye'ye attığı bildirildi. Yunan Göç Bakanı Notis Mitarakis Yunan basınına yer alan haberlere göre Meriç'in askeri bölge olduğunu ve nedenle bölgeyi geçmek için Türk yetkililerin tam rıza gösterdiğini ileri sürdü.
Anadolu Ajansı da dosya ile ilgilenen bir yetkilinin Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'in partisi Yeni Demokrasi'ye ait siyasi grup olan Avrupa Halk Partisinin komite oylamasıyla mektubu engellemeye çalıştığını söylediğini, ve kaynağın "Girişim başarılı olamadı, mektup en geç yarın AB Komisyonuna gönderilecek" dediğini aktardı.
İnsan hakları savunucuları ve önde gelen medya kuruluşları, Yunan makamlarının uluslararası hukuku ihlal eden yasa dışı geri itmelerini sık sık rapor ediyor. Buna rağmen Yunan makamları, raporları inkar etmeye devam ediyor.