Programa Başbakan adına katılan eski Bakan ve İşçi Partili Milletvekili Tony Piccolo, Başbakan Peter Malinauskas’ın selam ve mesajını ileterek konuşmasını başladı. Avustralya’nın Çokkültürlü ve etnikli zenginliğine vurgu yapan Tony Piccolo, sözkonusu zenginliğe katkılarından ve Güney Avustralya eyaletinde verildiği hizmetlerinden dolayı Pinnacle Eğitim Kurumları ile  McYess Diyalog Platformuna özellikle teşekkür etti.

 Federal İşci Partisi Milletvekili Louis Miller Frost da yaptığı konuşmada, ev sahibi kurumlara teşekkür ederek, iftar programının atmosferinden çok etkilendiğini belirtti. Bu tür birleştirici ve bütünleştirici programların önemine dikkat çeken Frost, “Böyle anlamlı programlar, Avustralya’nın çokkültürlülüğüne ve insanlar arasındaki ilişkilere önemli katkı sağlıyor. Onun için  bu programları devam ettirin”dedi.

Yüksek Yargı adına konuşan Ulusal çokkültürlülük Adalet ve İletişim Başkanı ve önemli Yargıç Rauf Soulio, Türkiye ve Suriye’de meydana gelen depremde hayatını kaybedenlerin üzüntüsünü derinden yaşadıklarını belirtti. Yüksek Yargı Üyesi Soulio, bu anlamı programdan dolayı ev sahibi Pinnacle Eğitim Kurumları ve McYESS Vakfı Yöneticilerine özellikle teşekkür etti.

Diyalog iftarları ve bu faaliyetlerin de katkılarıyla, İslamiyet’in hoşgörülü yüzünü bu tür programlarda görme imkanını elde ettiklerinin altını çizen Hakim Rauf Soulio; “ Diyalog iftarının davetiyle biraraya geliyoruz.  Bugün burada bir masa etrafında buluştuğumuz gibi; birbirimizi daha iyi anlayarak, karşılıklı dostluklar kurmaya vesile oluyor.”dedi.

Kendisinin de aslen Arnavut ve göçmen bir ailenin  çocuğu olduğunu belirten, Hakim Soulio, 72 yıl önce  babasının Avustralya’ya geliş hikayesini ve yolculuğunu anlattı. Babasının burada vefat ettiğini ancak, vasiyeti üzerine doğup büyüdüğü memleketi Arnavutluğun  Korca beldesine tekrar defnedildiğini kaydeden Rauf Soulio, bunu yaparak babasının bir vasiyetini yerine getirdiklerini dile getirdi. Aynı zamanda kendisininde mülteci evladı oldugunu ve ülkeye gelen mültecilerinde bu güzel ülkeye her alanda katkıda bulunduklarını belirtti.

Yargıç, Soulio: “Depremler, savaşlar, zorunlu göçler, sosyal problemler, demokratik ve liberal değerlerin bazen sekteye uğraması, gibi olumsuz gelişmeler olduğunu, fakat bu tür güzide programların bir nebze de olsa toplumu birleştirdiğini belirtti. Onun için bu programlar, sosyal uyuma, çokkültürlülüğe, kültürler arası diyaloga fevkalade katkıda bulunuyor.” dedi.

 Charles Sturt Üniverisitesi  İslami İlimler ve Araştırma Akademisi (ISRA) Direktörü Dr. Mehmet Özalp da, Avustralya’da diyalog iftarlarının ilk olarak 11 Eylül terör saldırısından önce başlatıldığını belirtti. ISRA’nın temelinin, böyle anlamlı bir diyalog iftarında, Charles Sturt Üniversitesi yöneticileriyle tanışmasından sonra atıldığına dikkat çekti. O tarihten bu yana ülkenin dört bir yanında, geniş katılımlı ve çok farklı düşünce ve yaşam biçimine sahip insanların bir araya gelerek, güzel dostluk haklarının oluştuğunu kaydetti. McYess Diyalog Platformu faaliyetlerinin kültürler ve farklı inançlar arasında güzel ilişkilerin başlamasına neden olduğunu belirten Özalp; “Hem  McYESS diyalog platformu hem de  Pinnacle Eğitim Kurumları’nın aktiviteleri, topluma büyük katkı sağlıyor.  ”dedi.

Öte yandan Sufi Kavali Müzik Grubunun birbirinden  güzel ilahiler ve parçaları, iftara katılanlara güzel hatırlar bırakırken, geceye ayrı bir renk kattılar.Sufi kavali müzik grubu, Hindistan ve Pakistan karışımı ilahiler ve tasavvuf musikisinden  değişik parçalarını yorumlaması ve katkıda bulunanlara çeşitli hediyelerin verilmesiyle program sona erdi. ZAMAN-Avustralya