Doğan Holding Şefer Başkanı Aydın Doğan ile kızının da aralarında bulunduğu 4 kişinin "Sermaye Piyasası Kanunu'na muhalefet etmek" suçundan yargılandığı dava zaman aşımı sebebiyle düşürüldü.
İstanbul 7'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde bugünkü duruşmaya, sanık Hanzade Vasfiye Doğan ve taraf avukatları katıldı.
YARGITAY'IN BOZMA İLAMI OKUNDU
Yargıtay 19'uncu Ceza Dairesi'nin bozma ilamının ardından söz alan Hanzade Vasfiye Doğan, "Bozma doğru değildir. Israr edilmemesini isteriz." dedi.
Sermaye Piyasası Kurulu'nun (SPK) avukatı ise zaman aşımının dolmadığını, sanıkların cezalandırılması gerektiğini beyan etti.
Sanık avukatları da zaman aşımının meydana geldiğini ve sanıkların davaya konu olan dört şirketin hepsinde yönetim kurulu üyesi olmadığını belirterek, düşürülme veya beraat talebinde bulundu.
Mahkeme heyeti sanıklar hakkında iddianamede isnat edilen suçun ceza miktarının 2 yıldan 5 yıla kadar olduğu, sekiz yıllık zaman aşımına tabi olduğu ve zaman aşımını kesen hallerin söz konusu olmadığını belirtti.
ÜZERİNDEN 8 YIL GEÇTİ
Mahkeme, sanık Aydın Doğan'ın son savunma tarihi 23 Haziran 2010'dan itibaren sekiz yılın 23 Haziran 2018'de dolduğunu belirtti.
Mahkeme, bu gerekçeyle davanın düşürülmesine karar verdi.
Bir dönemin medya imparatoru Aydın Doğan, "kâğıt kaçakçılığı davası" diye nitelenen davanın yeniden açılması üzerine Hürriyet ve Kanal D başta olmak üzere bütün medya şirketlerini 900 milyon dolara AKP'ye yakınlığı ile bilinen Demirören ailesine devretmişti.
"KÂĞIT KAÇAKÇILIĞI DAVASI" DİYE BİLİNEN DAVANIN SERANCAMI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, soruşturmanın, SPK'nin, Hürriyet Gazetecilik ve Matbaacılık AŞ ile Doğan Gazetecilik AŞ yöneticileri hakkında, gazete kâğıdı ve baskı malzemelerinin ithalatı işlemlerine fiili olarak katkısı bulunmayan Doğan ailesinin, yurt dışında kurulu şirketleri üzerinden karşılamak suretiyle ''görevi kötüye kullanma'' suçunu işledikleri iddiasıyla Üsküdar Cumhuriyet Başsavcılığı'na yaptığı başvuruyla başladığı anlatılıyordu.
DOĞAN AİLESİ HAKSIZ MENFAAT SAĞLAMAKLA İTHAM EDİLİYORDU
Üsküdar Cumhuriyet Başsavcılığı'nın soruşturma sonucunda, eylemin, ''görevi kötüye kullanma'' suçunu oluşturmadığı, ''SPK Kanunu'na muhalefet etmek'' kapsamında kaldığı kanaatine vardığı belirtilen iddianamede, bu sebeple soruşturma dosyasının, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na sevk edildiği kaydediliyordu.
İddianamede, bahsedilen eylemlerle haksız şekilde menfaat sağlandığı iddiasıyla soruşturma dosyasına SPK tarafından üç üniversite öğretim üyesinin imzasını taşıyan bir hukuki mütalaa eklendiği ifade ediliyordu.
Rapor ve hukuki görüşlerin değerlendirilmesinin mahkemeye ait olduğu belirtilen iddianamede, Aydın Doğan, Hanzade Vasfiye Doğan Boyner, İmre Barmanbek ve Ali Rıza Temuroğlu'nun, 2 yıl 8 ay ile 8 yıl 9 ay arasında hapis cezası öngören 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu'nun 47/A-6 ve Türk Ceza Kanunu'nun 43/1'inci maddesi uyarınca yargılanması istenmişti.
ALT MAHKEME BERAAT KARARI VERMİŞTİ
İstanbul 7'nci Asliye Ceza Mahkemesi, yaptığı yargılama sonucunda, sanıklar Aydın Doğan, Hanzade Vasfiye Doğan Boyner, İmre Barmanbek ve Ali Rıza Temuroğlu'nun, atılı suçun sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmaması sebebiyle ayrı ayrı beraatlerine karar vermişti.
Yargıtay ise beraat kararının tekrar gözden geçirilmesi için kararı bozarak mahkemeye iade etmişti.
DOSYA YARGITAY İLE MAHKEME ARASINDA GİTTİ-GELDİ
Yargıtay'ın bozma kararından ardından dosyaya yeniden bakan İstanbul 7. Asliye Ceza Mahkemesi, ilk kararında direnmişti. Dava dosyası yeniden Yargıtay'a gönderilmişti.
Dosyaya bakan Yargıtay 19'uncu Ceza Dairesi ise daha önce sanıklar hakkında verilen beraat kararını bozarak, sanıkların mahkumiyetine karar verilmesi için dosyayı yerel mahkemeye göndermişti.
Yerel mahkeme, davanın ikinci duruşmasının yapıldığı 11 Haziran'dan bir gün sonra celse arasında, Aydın Doğan hakkında zorla getirme kararı çıkarmıştı.
