26 Aralık 2016 tarihinde Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunan Günay, kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının, ifade ve basın özgürlüğünün ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 18. maddesinin ihlal edildiğini bildirdi. Adalet Bakanlığı ise AYM’ye gönderdiği savunmada herhangi bir hak ihlali olmadığını öne sürdü. Günay’ın ifade özgürlüğünün ihlal edilmediğini savunan bakanlık, başvurunun kabul edilemez olduğuna karar verilmesini istedi.
Günay’ın avukatlarının bakanlığın görüşüne karşı AYM’ye sunduğu dilekçede ise tutuklama tedbirinin gerçek amacının hükümet politikalarıyla uyumlu bir basın oluşturmak ve bazı hassas konularda haber yapılmasını cezalandırmak olduğunu ifade edildi. Dilekçede, “Cumhuriyet gazetesinin hedef alınmasının bir diğer nedenini de gazetenin Türkiye’de eleştirel habercilik yönünden sembolik bir anlam taşımasıdır” denildi.
ALPAY VE ALTAN
AYM, aynı zamanda Şahin Alpay ve Mehmet Altan'la ilgili de kararını verecek. Eski Zaman gazetesi yazarı Şahin Alpay, 'FETÖ terör örgütüne üye olmak' iddiasıyla 31 Temmuz 2016’da tutuklandı. Köşe yazılarının delil olarak girdiği iddianamede adı geçen yazarların, yazılarında darbe mesajı verdikleri, hükümeti itibarsızlaştırmaya çalıştıkları öne sürüldü. Gazeteci yazar Mehmet Altan ise 22 Eylül 2016’da 'Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme ve terör örgütüne üye olmak' suçundan tutuklandı.
Verilecek karar, arasında Cumhuriyet İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay, Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu ve muhabir Ahmet Şık’ın bulunduğu tutuklu gazeteciler için emsal niteliğinde olacak.
TUTUKLU AYM ÜYESİNİN BAŞVURUSU
Anayasa Mahkemesi, ayrıca 4 Ağustos 2016’da bizzat ihraç ettiği tutuklu üyesi Alparslan Altan’ın şikâyetini de görüşecek. Kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğini öne süren Altan, hukuka aykırı bir şekilde meslekten çıkarma kararı verilmesi nedeniyle adil yargılanma ve özel hayata saygı haklarının ihlal edildiğini savundu.