Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, parti lideri olarak ilk açık hava mitingini Gaziantep'te yaptı. Babacan, iktidarın kendilerine yönelik engellemelerde bulunduğunu belirterek, "Kıskanıyorlar" dedi.
Yüksek enflasyon ve döviz kurundaki yükseliş dahil tüm ekonomik sorunların nedeninin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğunu savunan Babacan, "Ne diyor, ben imza atmasan, bir şey yapabilir miydi?' Madem hikmet imzada, hadi at imzayı da şu enflasyonu düşürüver yahu" diye konuştu.
DEVA Partisi yönetimi Gaziantep'te miting meydanı bulmak için zorlu bir süreç yaşadı.
Mitingin şehir merkezinde yer alan ve birçok katılımcı için yürüyüş mesafesinde olan Demokrasi Meydanı'nda yapılması talebi, DEVA Partililere göre önce Valilik tarafından onaylandı ancak daha meydanın verilemeyeceği belirtildi.
Yapılan görüşmeler sonunda, önerdikleri dört meydanın kendilerine verilmediğini belirten DEVA Partisi yöneticileri, şehrin kenar mahallerinden birinde yer alan "Tur otobüsleri park alanının" kendilerine tahsis edildiğine dikkat çekti. Bazı parti yöneticileri, "Harita mühendisleri ile alanı bulduk" dedi.
Babacan bugünkü mitingini "havuç dilimi" şeklinde özetlenen bu meydanda gerçekleştirdi. Eşi Zeynep Babacan'la kürsüye çıkan Ali Babacan, miting meydanındakilerle birlikte "Demokrasi, atılım, derhal bugün" sloganı attı. Coşkulu bir kalabalığa hitap eden Babacan'ın hedefinde, kendilerini engellediklerini belirttiği iktidar vardı.
'Duyuyor musun Beştepe?'
Şehir merkezinde talep ettikleri Demokrasi Meydanı'nın kendilerine verilmemesini eleştiren Babacan, "Mitingimizi uzağa vererek katılımı azaltmaya çalıştılar. Oyunlara bak. Ne oldu? On binler akın akın geldi. Gaziantep burada. Duyuyor musun Beştepe?" diye seslendi.
Alandan "Kıskananlar çatlasın" sloganları yükselince Babacan, "Hem de öyle kıskanıyorlar ki" diyerek, bunun kendilerine yönelik ilk engelleme olduğunu söyledi:
"İki etti yahu. Partimizin kuruluş tarihi 9 Mart 2020, Aynı yıl Şubat ayında bu ülkede ilk pandemi vakası görülmüş. Bunlar vakaları toplumdan sakladılar, partimizin kuruluş töreninin olacağı gün, ilk virüs vakasını açıkladılar. Kuruluş günümüze denk getirdiler.
"İkincisi biz bayramdan önce Demokrasi Meydanı'nda mitingimiz var diye tüm Gaziantep'e, Türkiye'ye duyurduk. Demokrasi Meydanı'nı bize vermediler, biz de burayı "Demokrasi Meydanı" yaptık.
"Sonra Cumhurbaşkanı ne yaptı? Aynı gün, aynı saatte Adana'da gençlik şöleni yaptı. Mayıs ayında başka gün mü bulamadın arkadaş? 20 yıllık parti oldun, nedir bizimle alıp veremediğiniz. Kıskanıyorlar."
Yuhalatmadı
Meydandan Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın adı geçtiğinde yükselen "Yuh" sesleri üzerine Babacan, sık sık alanları "Lügatımızda yuh yok" diye uyardı. İktidara, "Sizin içiniz kalaylı, dışınız vay vaylı olabilir. Bizim içimiz dışımız, özümüz sözümüz bir" diyen Babacan, seçim yasası ile de kendilerinin engellenmeye çalışıldığını söyledi:
"İki ay önce bizi engellemek için Meclis'e bir seçim yasası sundular, hedef tamamen biziz. Masa başında hazırladıkları oyunlarla seçimi kazanacaklarını sanıyorlar. Bütün köşe yazarlarını, yorumcuları saldılar ortaya. Biz ne dedik? 'Seçim masa başında kazanılmaz' dedik, 'Seçim meydanda kazanılır, hodri meydan' dedik. Çıktık açıkladık; 'DEVA Partisi kendi adıyla, sanıyla namıyla, şanıyla, kendi logosuyla inşallah seçime girecek ve kazanacak' dedik, işi bitirdik. Onlara sesleniyoruz: İstediğiniz kadar yasaları değiştirin, valilik ve belediye başkanlarını maşa olarak kullanarak engelleyin."
'Sınırları kevgire döndürdünüz'
Ali Babacan, iktidarın mülteci politikasını ise "Ülkenin sınırlarını kevgire döndürdünüz, milyonlarca insanı sorgusuz sualsiz memlekete aldınız. '200 bin Suriyeliye vatandaşlık verdik' diyorlar. Peki siz hangi kriterlere göre vatandaşlık verdiniz? Kimlere veriyorsunuz bunu açıklayın" sözleriyle eleştirdi. 200 bin Suriyelinin "gizli saklı" vatandaş yapıldığını savunan Babacan, "Erdoğan, hikaye anlatmayı bırak; vatandaşlığı hangi kriterlere göre veriyorsun onu açıkla" dedi.
'150 araçlık konvoyluk araçtan milleti görmüyorlar'
Enflasyonun son 20 yılın en düzeyine ulaştığını belirten Babacan; derin yoksulluk yaşandığını, insanların çöpten ekmek toplamaya başladığını söyledi.
Erdoğan'ın 2018 seçimlerine giderken, "Yetkiyi verin, her şeyi düzeltirim" dediğini anımsatan Babacan, Gaziantep'in fıstığın, baklavanın başkenti olduğunu belirterek, "Ailesiyle fıstığını, baklavasını yiyen kaç kişi kaldı? Fıstık, baklava yiyemiyorum diyenler el kaldırsın" deyince, meydanda hemen herkes elini kaldırdı.
İnsanların bayramda baklava alamaz hale geldiğini kaydeden Babacan, "İçi boş baklava satılıyor, içi boş tost satılıyor. Vatandaş Ramazan Bayramı'nı baklava alamadan geçirdi. Halkla arasına koruma ordusu dizenler bunu görmüyor. Bunlar milletten koptu. İftar sofralarında bile halkla aralarına bariyerler çekiyorlar, 100-150 araçlık konvoydan milleti görmüyor duymuyorlar" dedi.
'Ortada el yapımı bir kriz var'
İktidarın ekonomi politikasını eleştiren Babacan, hayat pahalılığının ve enflasyonun sorumlusunun Cumhurbaşkanı Erdoğan olduğunu belirterek, "Ortada el yapımı bir kriz var" dedi.
Kendisinin bakanlığı döneminde petrol fiyatları 20 dolardan 150 dolara çıktığında ülke ekonomisini büyüttüklerini vurgulayan Babacan, "Ne diyor, ben imza atmasan, bir şey yapabilir miydi?' Madem hikmet imzada, hadi at imzayı da şu enflasyonu düşürüver yahu" diye seslendi.
'200 lira 123 dolardı'
Ali Babacan, konuşmasında döviz kurundaki artışa ve enflasyona değinirken, cebinden 200 lira çıkararak, örnek verdi:
"Bu para 2009'da tedavüle girdi. O dönem 123 dolar ediyordu. Bugün 12,5 dolar ediyor. Paramız pula döndü. Milletin cebindeki parayı erittiler. Memleketi düşürdükleri durum bu."
'Krizlerin ortağı Bahçeli'
Babacan konuşmasında Cumhur İttifakı'nın ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi de hedef aldı:
"Erdoğan'ın ortakları var. Erdoğan'ın bir yanında, her konuşmasında öfke nöbeti geçiren Bahçeli var. Bu krizlerin ortağı Bahçeli, 2001 krizinde de iktidara ortaktı. Yazar kasa fırlatılan o Başbakanlık'ta ofisi vardı. Bu yüzden Bahçeli'ye 'krizlerin ortağı' diyoruz."
'Hedefimiz tam demokratik Türkiye'
Babacan, konuşmasının sonunda hedeflerinin "Tam demokratik Türkiye" olduğunu belirtti:
"İnsan onuruna yakışır bir hayat yaşadığı Türkiye...Biz bu mücadeleyi demokrasi, hukuk ve meşru bir zeminde kazanacağız. Ayrımcılık son bulacak. Liyakat ortamını oluşturacağız.
"Bu ülkenin her vatandaşı birinci sınıf vatandaş. Mülakatı kaldıracağız. Demokrasiyi biz getireceğiz. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem'e biz geçeceğiz. Çözüm bizde, anahtar bizde.
"Umudu hep beraber yükselteceğiz. Biz iki büyük krizi çözen ekibiz. Varsa böyle bir ekip gelsin çözsün. Bu sorunu biz çözeceğiz."
