MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuşuyor.
Bahçeli'nin konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Bizim inancımızda karamsarlık yasaklı alandır. İyimser olmak, hayata ve hadiselere şuursuz yaklaşmak değildir. Peşin hükümlerle, önyargılarının hakimiyetiyle, siyasi hesap hatalarıyla sürekli felaket tellallığı yapmak, 'Öldük, bittik' yaygarası koparmak ne insan sevgisiyle ne de sorumluluk hissiyatıyla bağdaşacaktır. Maalesef CHP ve İP'in ve diğerlerinin sakat argümanları arasında Covid-19 da yerini almıştır. Zillet İttifakı yeni ortak gördüğü bulaşıcı hastalıktan nemalanma sırasına girecek kadar basiretini kaybetmiştir.
Rant çetelesi tutanların, musibetten çıkar devşirmeye kalkışanların siyasetleri hastadır, zihniyetleri ağır hasarlıdır. Türkiye'nin Covid-19 salgınını başarıyla yönettiğini ifade etmek, vicdan sahibi herkesin görevi olmalıdır. Hakkı haklısına teslim, adalettir. Adaleti dilinden düşürmeyen CHP ve yandaşlarının nasıl bir adaletsizliğin içine yuvarlandığı bize göre bariz şekilde ortadadır.
'CHP yönetimi bozguncudur'
Türkiye'yi yöneten irade, devletin bütün imkanlarını seferber ederek esnaflarımızın, yoksul ve muhtaç kardeşlerimizin, emekli ve dul ve yetimlerimizin, çiftçilerimizin taleplerini peyderpey karşılamaktadır. CHP Genel Başkanı'nın tüm iddiaları boştur, dayanıksızdır. CHP yönetimi bozguncudur, milletimiz 2023 Haziran ayında bozguncuları sandıkta bozuk para gibi harcayacaktır. Türkiye normalleştikçe zillet anormalleşecek ve kaybedecektir.
19 Mayıs, milliyetçi şuurun, millet iradesine döndüğü ilk meharedir. 19 Mayıs, zalime, alçağa yıldırım gibi çarpan Türk'ün kudretli yüzüdür. 102 yıl önce Türk milleti zafere doğru harekete geçmiştir. İlkadım vatanı sahipsiz, milleti çaresiz sanan bedbahtlara karşıdır. Tarihten silinip gitmemizi amaçların muhterislere cevaptır. İlkadım, bitmemizi, tükenmemizi projelendiren zalimleri İzmir'e kadar kovalayan kahramanlığın şahlanışıdır. Buna leke sürdürmemek için biz de adımlarımızı sıklaştırıyoruz. Biz de 19 Mayıs'ın ruhuyla zillete, ihanete, yerli ve yabancı çıkar gruplarına cephe açıyoruz. Önümüze kefen koydular, tarihsel ve kültürel haklarımızı hedef aldılar. Haçlı emelleri karşımıza geçmişti. İhanete ortak olanlar saf saf karşımızda toplanmıştır.
Batı hayranları, manda ve himaye yandaşları kuyumuzu kazıyorlardı. Dünya alem üzerimize gelmişti. Türk milleti bugünkü gibi pes etmedi, geri çekilmedi. Vazgeçmedi. Nihayetinde bu kararlılık bize milli bir devlet kazandırdı, bağımsızlık hediye etti. Samsun'da atılan ilk adım, devletimizin yol haritası, aziz milletimizin kahramanlık beratıdır. Ne yaparlarsa yapsınlar, Türkiye'yi tarihin gerisine düşürmeye kimsenin gücü yetmeyecektir. Çünkü ilk adımın ruhu mahşeri vicdanda kor gibi durmaktadır. Gerekirse 102 yıl önceki adımı bir kez daha atarız. Yeniden Kocatepe'ye karargah kurarız. Gerekirse Dumlupınar'a kadar aşkla koşar, namertlere kafa tutarız. Yetmezse soluğu İzmir'de alırız, önümüze kattığımız ne kadar hain, bölünmemizi bekleyen ne kadar şirret yuvası varsa denize dökeriz. Dün başardık, bir kez daha başarırız.
'Biz mafyayı tanımayız'
Cumhuriyeti emanet ettiğimiz gençliğinin bizden daha iyi ve daha sorumlu yetişmesi hepimiz için vatan borcudur. Bu borç dünya gözüyle ödenecektir. Türk gençliği oy kaygısı değil, milli şerefin istiklal meşalesidir. Gençlerimizin her biri başımızın tacı, geleceğimizin mihmandarıdır. Onlardan esirgeyeceğimiz hiçbir şey olmaz, olmamalıdır. Onları mahrum bırakacağımız ne varsa günü geldiğinde ufkumuzu perdeleyecektir.
CHP Genel Başkanı bize kalırsa önce kendine bakmalıdır. Terör örgütüyle ittifak kuran bir partinin mafyadan dertlenmesi yüzsüzlüktür. Biz mafyayı tanımayız, mafyayı takmayız. Mafyadan da anlamayız. Cumhur ittifakı cumhurla birliktedir."