İstanbul'un göbeğindeki okullarda yangın merdivenlerinin kapıları açılmıyor. Sınıflardan prizler dışarı fırlıyor, açıktaki elektri kabloları tehlike saçıyor. Lavabo ve tuvaletler hijyenden çok uzak, sabun yok ve sifonlar çalışmıyor. Ecza dolapları pislik içinde, bazılarında tıbbi malzeme yok.

Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) ‘denetim' adı altında özel okullara eli silahlı polislerle yaptığı baskınlar, gözleri devlet okullarına çevirdi. Özel okullarda çöp kutusunun şekline dikkat edip ‘metal mi plastik mi' diye soran, koridorları santim santim ölçen bakanlık yetkilileri, İstanbul'daki devlet okullarını görmezden geliyor. Yüz binlerce insanın yaşadığı Bağcılar, Gaziosmanpaşa ve Zeytinburnu gibi ilçelerdeki devlet okullarında, çocukların hayatını ve sağlığını hiçe sayan manzaralar dikkat çekiyor. Yangın merdivenlerinin kapıları açılmıyor, bazı sınıfların duvarlarından prizler fırlıyor, açıktaki elektrik kabloları tehlike saçıyor. Yine benzer şekilde birçok okulun lavabo ve tuvaletleri hijyen açısından öğrencilerin sağlığını tehdit ediyor. Binaların duvarları da delik deşik. Özel okullara yapılan hukuksuz baskınların en trajikomik olayları arasında yer alan çöp kutuları konusunda ise devlet okulları çoktan sınıfta kalmış; çöp kutuları çelikten değil, plastik! Ortaya çıkan tablo, MEB'in özel okul baskınlarında art niyet taşıdığının en büyük delili oldu. MEB Müsteşarı Yusuf Tekin özel okullara sözde ‘denetim' adı altında polisler eşliğinde yapılan baskınlara ‘rutin denetim' derken aynı hassasiyetin devlet okullarına uygulanmadığı açıkça görülüyor.

İlçe sınırları içerisinde 96 okul bulunduran Gaziosmanpaşa'da Fevzi Çakmak Ortaokulu'na gidildiğinde karşılaşılan tablo adeta içler acısı. 24 derslikli olan ve bin öğrencisi bulunan okul binasının boyası dökülürken, tuvaletlere ve lavabolara ise temizlik görevlileri hiç uğramamış. Tuvaletlerden koridora ise ağır kokular yayılıyor. Derslikler ise tuvaletlerden neredeyse farksız.

Duvarlardan sıçrayan elektrik prizleri ve kablolar, öğrencilerin ve öğretmenlerin her an ölüm tehlikesi altında yaşadığını gösteriyor. Bazı sınıfların tavanında aydınlatma dahi yok, sınıflar karanlık. Aydınlatma yuvaları ise aşağıya sarkıyor. Bulundurulması zorunlu olan ecza dolaplarının durumu da pek iç açıcı değil. Temiz olması gereken dolapları, kir ve pas kaplamış. Bazılarında yeterli malzeme yok, bazılarında ise hiçbir tıbbî malzeme bulunmuyor. Camları da kırık. Çöp kutularında da MEB'in özel okul baskınlarına bahane ettiği mevzuata uyulmayıp çelik-metal kutu yerine plastik kutular tercih edilmiş.

Sınırlarında 48 okul bulunduran Zeytinburnu'nda da durum farklı değil. 39 derslikli bin 560 mevcuda sahip Faruk Timurtaş Ortaokulu'nda tam bir karmaşa yaşanıyor. MEB İlköğretim Kurumları Yönetmeliği'ne göre aynı binada birden fazla okul eğitim-öğretim faaliyeti sürdüremezken, söz konusu okulda iki ortaokul ve bir lise olmak üzere toplam 3 okul faaliyet sürdürüyor. Okulların, girişlerinin, binalarının ve bahçelerinin ayrı olması gerekirken 3 okul aynı alanı kullanıyor. Okulun çatısında sigara içen lise öğrencilerini yakaladıklarını belirten veliler, lise öğrencilerinin küçük çocuklara kötü örnek olduğunu dile getiriyor. Okulun sıkıntıları sadece bununla sınırlı değil. Yıllardır boya yapılmayan binanın iç duvarları, kirden görülmezken tuvaletleri de hijyenden uzak. Bazı sınıflarda kapı kolları yok. İstiklal Marşı ve Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi gibi sınıf içindeki tablolar da eksik. Yönetmeliğe göre metal olması gereken çöp kovaları plastik.

İstanbul'un en büyük ilçelerinden nüfusu 1 milyona yaklaşan Bağcılar'da da tablo değişmiyor. 113 okuldan biri olan 21 derslikli, bin 165 mevcutlu Kadir Kuş İmam Hatip Ortaokulu'nun 2. katındaki yangın merdiveni, kapı kolu kırık olduğundan açılamıyor. Bu durum, ani bir yangında karşılaşılabilecek faciayı gözler önüne seriyor. Temiz olması gereken tuvaletler ise kir pas içerisinde. Temizlik için tuvaletlerde sabun yok. Sifonlar çalışmıyor. Çöp kutuları ise plastikten. Okulun bahçesinde yer alan Atatürk büstündeki “Ne mutlu Türküm diyene” sözü ise silinmiş.

 Sigara içilmez, afişleri kaç punto? Yazı rengi kırmızı mı, afişlerde ‘haettenschweiler' yazı fontu kullanılmış mı?