Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, Taraf gazetesini ziyaret etti. Gazetenin sahibi Bayar Arslan ve yayın koordinatörü Cüneyt Oruç'tan bilgi alan Yarkadaş, "AKP iktidarı medyayı susturmak için Hitler'in kullandığı tüm yöntemleri kullanıyor. İktidar, gazetecileri piyanonun tuşu gibi görmek ve hangi tuşa basıyorsa o sesin çıkmasını istiyor. " dedi.
İpek Medya Grubu'na yönelik polis baskınının ardından, meslek örgütleri, siyasi partiler ve gazeteciler ortak ses olmak için kenetlendi. Basın özgürlüğüne destek kapsamında CHP'lilerin medya organlarını ziyaretleri de sürüyor.
İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, Taraf gazetesini Kadıköy'deki binasında ziyaret etti. Gazetenin sahibi Başar Arslan ve yayın koordinatörü Cüneyt Oruç ile görüşen Yarkadaş, basın mensuplarının sorularını da cevapladı.
"AKP iktidarı medyayı susturmak için Hitler'in kullandığı tüm yöntemleri kullanıyor." diyen Yarkadaş, bu düşüncesini şöyle açıkladı: "Hitler bir propaganda bakanı atamıştı ve bu bakanın adı Goebbels'ti. Goebbels gazeteciler için şu sözü kullanmıştı: 'Gazeteciler bir piyanonun tuşları gibi olmalı, biz o tuşa bastığımızda istediğimiz sesi çıkarabilmeliyiz' demişti. Bugün AKP iktidarının hedeflediği medya ortamı tam da Goebbels'in işaret ettiği medya ortamıdır. İktidar gazetecileri piyanonun tuşu gibi görmek ve hangi tuşa basıyorsa o sesin çıkmasını istiyor."
'REKLAM GELİRLERİ HAVUZA GİDİYOR'
Gazetelerin mahkeme baskısı ile sindirilmek istendiğini kaydeden Yarkadaş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yöneticileri de ifade ettiler. Kamu bankaları geçen yıl 250 trilyon yani 250 milyon liralık reklam vermesine rağmen Taraf gazetesi bunlardan tek bir kuruş dahi alamamış. Sadece Taraf değil, kamu bankalarından Birgün, Yurt, Aydınlık, Sözcü, Cumhuriyet, Yeniçağ ve benzeri gazeteler de Bugün gibi, Millet gibi, Meydan gibi gazeteler de faydalanamıyor. Kime gidiyor? Çok az satan, kamuoyunda hiçbir etkisi olmayan sahte satış tirajları ile şişirilmiş havuz medyasına akıtılıyor. Gazetelerin yaşadığı sadece reklam değil. Aynı zamanda onlarca dava ile karşı karşıya kalıyor gazeteciler. Bir gazetecinin kamunun yöneticileri tarafından açtığı dava ile cezalandırılması aslında haber alma hakkının engellenmesi demektir.
CHP'nin medyaya yönelik baskıları izleme ve bunları engelleme komisyonunun çalışmaları çerçevesinde Taraf Gazetesinin sahibi Başar Arslan ve Haber Koordinatörü Cüneyt Oruç ile görüştük. Medyaya yönelik baskıların her geçen gün arttığını, iktidarın kendisine muhalif olan tüm gazetecileri susturmak için her türlü yöntemi denediğini bir kez de Taraf yöneticilerinden dinledik. Gazetenin baskı altına alınması sadece mahkeme yolu ile değil, reklam ve ilan gelirlerinin kesilmesi ile birlikte de yürütülüyor."
CİHAN