Kararı değerlendiren baro başkanları, savcılar ve albay hakkında tutuklama kararı çıkartılmasına sert çıktı.
"Yapılanlar Hitler donemindeki faşist politikalarla çok benzerlik gösteriyor. İnsanlara nasıl adaletten bahsedelim. Yarın bu hakim savcıların tutukladığı, ceza verdiği kararları nasıl anlatacak, nasıl savunacak ve ne diyeceksiniz? Yeni muktedirlere bunları sormak istiyorum. Yargı camiası hep güce taptı bugüne kadar. 12 Mart, 12 Eylül ve bu iktidar dönemine kadar hep askerleri ayakta alkışladılar, tüm hukuksuzluklara göz yumdular. İşkencelere, gözaltında kayıplara göz yumdu hep yargı.
Türkiye yargısı hiçbir zaman dik durmayı beceremedi. Bu aynı zamanda Türkiye demokrasisinin önünde de en büyük engel hep ilkeli duramayan yargı sistemi olmuştur. Bugünden tezi yok avukatı, hakimi ve savcısı artık bir araya gelip yeni bir yargı, yeni bir dil, bağımsız ve tarafsız bir yargı mücadelesini hep birlikte vermeyi tartışmalı ve çözmelidir."
Amasya Barosu Başkanı Melik Derindere: Yaşanan Gelişmelerin Normal Olduğunu Söylemek Mümkün Değil
"Bir hukukçu olarak dosya içeriğini ve mevcut delilleri bilmeden bir şey söylemek istemiyorum. Ancak yaşanan gelişmelerin normal olduğunu söylemek de mümkün değil. Yakalama kararı çıkartılan savcılar bir örgütle bağlantıları varsa neden devlet bu zamana kadar farkına varmamıştır, birinci sorulması gereken budur, ikincisi; tutuklamayı gerektiren şartlar gerçekten oluşmuş mudur bunun da kamuoyunu tatmin edecek şekilde ortaya konulması gerekir.”
Mersin Baro Başkanı Alpay Antmen: Hukuka ve Ülkemizin Geleceğine Sahip Çıkmalıyız
“Dün itibari ile MİT TIR'ları ile ilgili olarak Adana eski Cumhuriyet Başsavcısının da aralarında bulunduğu 4 Cumhuriyet Savcısı hakkında yakalama kararı verilmiş ve bugün Tarsus Ağır Ceza Mahkemesi önüne çıkarılmaktadırlar. Saat 14.00 itibari ile mahkeme önünde olacaklardır. Biz evrensel hukuk normları ışığında yasal mevzuata uygun işlem yapılmasını ve her kim olursa olsun adil yargılanma hakkının ihlal edilmemesini talep ediyoruz.
Tutuklama bir tedbirdir ön cezalandırma ya da intikam aracı olarak kullanılamaz. Görünen o ki adalette tuz kokmuştur. Ancak dün avukatlar ötelenirken susanlar sıranın kendilerini geleceğini unutmuşlardı. Tek çıkar yol; hakim savcı ve avukatın, adaletin 3 sacayağını birlikte ve eşit oluşturduğunu nazara alarak, hukuka ve ülkemizin geleceğine sahip çıkmaktır. Hiç kimse şunu unutmasın barolar dimdik ayakta ama yargı ile ilgili diğerleri nerde?”
Adana Baro Başkanı Mengücek Gazi Çıtırık: İktidar, Hatay ve Adana’da Durdurulan TIR’larla Suçüstü Yakalanmıştır
Bu süreçte avukat Umut Kılıç ile İstanbul’da ‘tahliye’ kararı veren hakimler Mustafa Başer ve Metin Özçelik’in tutuklanmaları sonrası MİT TIR’larını durduran 4 savcı hakkında da benzer bir karar verildi. ‘Tuzun koktuğu’ bir dönemi yaşamanın üzüntüsü içiresindeyiz. Üstünlerin hukukunun egemenliğinin ve bir nevi ‘güç gösterisi’ yapılması doğrultusundaki işlemlerle siyasetin yargının üzerinde yoğun bir tahakküm oluşturuyor. AKP, yargıyı emir ve talimatlarına açık bir hale getirmenin tüm uygulamalarını hayata geçirmiştir."
Antalya Baro Başkanı Alper Tunga Bacanlı: Türk Hukuk Tarihi Bugüne Kadar Eşi ve Benzeri Görülmemiş Bir Kaosun İçine Sürüklenmektedir
"Hâkimlerin, savcıların ve avukatların tutuklandığı bir ülkede hiçbir yurttaş yasaların sağladığı güvenceden yararlanamaz. Bu nedenle artık hiç birimiz güvende olduğumuzu söyleyemeyiz. 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanunu’nun YAKALAMA VE SORGU USULÜ başlıklı 88.maddesinde “Ağır ceza mahkemesinin görevine giren suçüstü hâlleri dışında suç işlediği ileri sürülen hâkim ve savcılar yakalanamaz, üzerleri ve konutları aranamaz, sorguya çekilemez. Ancak, durum Adalet Bakanlığına derhal bildirilir."
(Kaynak: Barotürk)