İnsan Hakları İzleme ve Değerlendirme Merkezi (İHİDEM) Dönem Başkanı Av. Mustafa Dokumacı, Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül'ün sadece yaptıkları bir haberden dolayı tutuklanmalarının, basın özgürlüğüne ve halkın haber alma hakkına vurulmuş ağır bir darbe oludğunu söyledi.
Türkiye'de son dönemde basına yönelik sürdürülen tehdit, baskı ve saldırıların artarak devam ettiğini kaydeden Mustafa Dokumacı, yazılı açıklamasında, "Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun, 'basın özgürlüğü benim kırmızı çizgimdir' açıklamasının üzerinden henüz 17 gün geçtiği halde, iki gazetecinin daha tutuklanması, özgürlükler konusunda kırmızı çizgilerin aşıldığının ispatıdır. Muhalif kabul edilen basın kurumlarına kayyım atanması, gazete binalarına saldırı düzenlenmesi, gazetecilere saldırılması, televizyon kanallarının yayınlarının kesilmesi, medya patronlarının tehdit edilmeleri, gazetecilerin işsiz bırakılmaları, haklarında onlarca dava açılması ve kaçma şüpheleri olmadığı halde tutuklanmaları, Türkiye demokrasisi açısından kara bir tablo ortaya koymaktadır." dedi.
"SADECE GAZETECİLER TUTUKLANMIYOR, HALKIN TAMAMININ HUKUK GÜVENLİĞİ ORTADAN KALDIRILIYOR"
Dokumacı, ayrıca yargıda 'bir proje' olarak geliştirilen Sulh Ceza Hâkimlikleri eliyle sadece gazetecilerin tutuklanmadığını, halkın tamamının hukuk güvenliğinin ortadan kaldırıldığına dikkat çekerek, "Evrensel hukuk normlarına ve Anayasa'ya açıkça aykırı olan Sulh Ceza Hâkimliği uygulaması, yargı erkinin ayağına bağlanmış bir ağırlıktır ve her geçen gün onu daha aşağıya doğru çekmektedir. Can Dündar ve Erdem Gül'ün tutuklanmalarını kınıyor, tüm tutuklu gazetecilerin bir an önce tahliye edilmeleri çağrısında bulunuyoruz. İHİDEM olarak, halkın haber alma özgürlüğünün daha fazla ihlal edilmemesi için, basına yönelik baskıların son bulmasını umut ediyoruz." ifadelerini kullandı. CİHAN