Samanyolu Okulları'na yapılan baskını protesto etmek ve destek vermek için okul önüne gelen 65 yaşındaki Nihal Özer isimli yaşlı bir teyzenin konuşmaları dikkat çekti. Kola bile içmeyen çocuklarda uyuşturucu ve silah bulamayacaklarını söyleyen Özer, arama yapanların okullarda bir şey bulamayacaklarını söyledi.
Baskına tepki gösteren Nihal Teyze'den ders veren sözler | Samanyolu Haber
Baskına tepki gösteren Nihal Teyze'den ders veren sözler | Samanyolu Haber
Ankara Samanyolu Kolejleri'ne yapılan baskını protesto etmek için okula gelen 65 yaşındaki Nihal Özdemir Samanyolu Haber televizyonu muhabiri Ahmet Doğan'ın uzattığı mikrofona konuştu. Okulda okuyan yada görev yapan bir yakını olmadığını sadece destek vermek için geldiğini söyleyen Nihal Teyze, aramalara tepki gösterdi.
Nihal teyze şunları söyledi;
"Ben bir anneyim fakat bu zulümler çok zoruma gidiyor. Biz din kardeşlerimizi birbirimize düşürmek isteyenleri kınıyorum, ayıplıyorum. Müslümanları Suriye haline getirecekler yazıklar olsun. Çırpınıyorlar, bu okullarda hiç bir şey bulamazlar. Ne bulacaklar. Bu okullardan çıkan çocuklar kola bile içmiyorlar. Bunlarda nasıl uyuşturucu olur nasıl silah olur. Söyler misiniz siz bunu? Ayıp oluyor, bu kadar okulları karalamak olur mu yeter artık! Bu zulüme biz dayanamıyoruz artık. Dua ediyoruz ama bunları yapanların sonu geldi artık. Çırpınıyorlar. Battılar artık battı, gemi battı gidiyorlar. Nuh'un gemisi gibi şeye çıkacağız biz inşallah. Allah bizlerin yardımcısı olsun. Doğudaki ölen yavrularımız da bizim yavrularımız. Oralara neden bakılmıyor? O kadar bombaları silahları oralara koydular. Neredeydi hükümet o zamana kadar. Şimdi mi sesi çıktı, 7 Haziran'dan sonra patlaklığı verdi. Onlar orada yığınak yaparken bütün millet orada yığınak yapılıyor diye bağırdı. Niye uyanmadı. Şimdi mi aklına geldi. Şimdi onları orada bırakıp burada okullarımızı bakıyor. Terbiyesizlik, imansızlık. Eğer imanı olan birisi bu şekilde yapmaz.
Bir terör örgütü suçlaması var, siz burada bir terör örgütü gördünüz mü?
Buradaki çocuklar da öğretmenler de pırıl pırıl. Sigara yok, içki yok, kumar yok. Kola içmeyen bir çocukta ne olabilir. Bunda silah uyuşturucu olur mu? O kendi yerlerinde arasın. Burada ayakkabı kutularımız da çıkmaz. Onlar kendi kutularını kasalarını araştırsın. Onları örtmeye çalışıyorlar. Ama örtemezler çıkacak hepsi elbette.
Allah'ım milletimizi devletimizi selamete çıkarsın. Bizim dileğimiz o. Milletimizi selamete çıksın kardeşiz hepimiz. Kürdü, Türkü, Çerkez'i, Laz'ı, Alevi'si diye bir şey yok. Peygamber Efendimiz (sas) böyle mi dedi. Hiç ayırt etti mi? Ama ben şunu söylemek istiyorum büyük tarikatlar, zatlar hiç sesini çıkarmıyor ayıp oluyor. Böyle bir Müslüman kardeşine arka çıkması lazım. Öldürsün yaksın biz şehit oluruz. Onlar da cehennemde yanar. Ötede cevabını verecekler. Zalimin cehennemi var. Bizim haklının da cenneti vardır.
Öğretmenler çocuklara anne baba gibi yaklaşıyor. Öbür okullarda neden böyle bir şey yok. Devlet okullarını neden böyle aramıyor bakmıyor incelemiyor. Orada çocukların başına lavabo düşüyor ölüyor da hiç kimse bana mısın demiyor. Devlet okullarını pislik götürüyor. Şimdi buradaki bu güzel okullarımıza neden baskı yapıyorlar. Yeter artık. Bitsin bu zulüm. Utansınlar artık.
Bizleri yıldıracaklar, biz yılmayız. Dik dururuz, elif gibi dik duracağız. Yok eğilmeyiz. Bir tek Allah'a boyun eğeriz. Allah'a boyun eğeriz, kullara boyun eğmeyiz."