Pekin, "Çin ve Rusya birbirlerinin en büyük komşuları ve yeni dönemde kapsamlı stratejik işbirliği ortağıdır" diyerek Putin'e tebrik mesaj gönderdi.
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Lin Jian, Başkan Xi Jinping ve Putin'in "yakın temasları sürdürmeye devam edeceklerini belirterek, “iki ülkenin uzun süredir devam eden iyi komşuluk ve dostane ilişkileri sürdüreceklerini ve kapsamlı stratejik koordinasyonu derinleştireceklerini" söyledi.
Hindistan Başbakanı Narendra Modi, Putin'e gönderdiği tebrik mesajında, "özel ilişkileri geliştirmek ve iki ülke arasındaki bağları güçlendirmeyi sabırsızlıkla beklediğini” ifade etti.
Modi, sosyal medya platformu X'te yaptığı açıklamada, "Hindistan ve Rusya arasındaki zaman içinde test edilmiş özel ve ayrıcalıklı stratejik ortaklığı önümüzdeki yıllarda daha da güçlendirmek için birlikte çalışmayı dört gözle bekliyorum." diye yazdı.
Bosnalı Sırp lider Milorad Dodik ise tebrik mesajında "Sırp halkı Başkan Putin'in zaferini sevinçle karşıladı, çünkü onu büyük bir devlet adamı ve her zaman güvenebileceği ve halkımızı kollayacak bir dost olarak görüyor." dedi.
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro,"Ağabeyimiz zafer kazandı, bu da dünya için iyiye işaret." diyerek duygularını dile getirdi.
Batı tarafından Rusya'ya silah sağlamakla suçlanan Kuzey Kore lideri Kim Jong Un ve İran Devlet Başkanı İbrahim Raisi de Putin'i tebrik ederek, Moskova ile ikili ilişkilerin daha da genişletilmesi yönündeki isteklerini vurguladı.
AB’den seçimlere eleştiri
AB'nin Dış Politika ve Savunma Temsilcisi Josep Borrell, Rusya’da seçimlerin özgür ve adil olmadığı eleştirisini dile getirdiği açıklamasında, Putin yönetiminin muhalefete baskı uyguladığı ve sindirmeye çalıştığını söyledi. Borrell, 27 AB ülkesinin pazartesi günü ilerleyen saatlerde seçimlerle ilgili ortak bir açıklama yayınlayacağını da sözlerine ekledi.
Fransa, Rusya’daki seçimlerin "baskı" ortamında gerçekleştiği suçlamasında bulundu.
Fransa Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, "Özgür, çoğulcu ve demokratik bir seçimin koşullarının karşılanmadığını" belirtilerek, üç gün süren oylamanın "sivil topluma yönelik artan baskı ortamında gerçekleştiği bildirildi.
Açıklamada, "Fransa, temel siyasi haklara yönelik bu saldırıya karşı barışçıl bir şekilde muhalefetini gösteren çok sayıda Rus vatandaşının cesaretini selamlıyor." denildi.
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, “tüm gerçek muhalefetin sindirildiğini” belirterek, Putin'in yeniden seçilmesini "seçimsiz" bir oylama olarak nitelendirdi.
Brüksel'deki toplantıda konuşan Baerbock, “seçim sürecinde Putin'in kendi halkına karşı iğrenç bir davranış sergilediği” suçlamasında bulunarak, "Rusya'daki seçim, seçeneği olmayan bir seçimdi." ifadesini kullandı.
İngiltere Dışişleri Bakanı David Cameron, seçimleri "yasadışı" olarak niteledi ve seçmenlere gerekli seçeneklerin sunulmadığı şikayetinde bulundu.
Seçimlerde AGİT denetiminin olmadığını kaydeden Cameron, "Özgür ve adil bir seçim olmadığı görülüyor." dedi.
İtalya Dışişleri Bakanı Antonio Tajani "seçimlerin ne özgür ne de adil olduğunu" söyledi.
Tajani, "Uluslararası hukuka uygun olarak Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik başlattığı savaşa son vermesini sağlayacak adil bir barış için çalışmayı sürdüreceğiz.” dedi.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, ise seçim sonucunu gayri meşru olduğu gerekçesiyle tanımadıklarını söyledi.
Zelenskiy, “Dünyadaki herkes, tarih boyunca pek çok kişi gibi bu kişinin (Putin) güçten zehirlendiğini ve kişisel gücünü korumak ve sonsuza kadar hükmetmek için hiçbir şeyden vazgeçemeyeceğini anlıyor." dedi.