Avustralya, İngiltere, Kanada, Fransa, Avrupa Birliği ve diğer bazı Avrupa ülkelerinin çağrısında, Ekim ayı başından bu yana bazı Filistinliler'in hayatlarını kaybetmesine onlarcasının da yaralanmasına neden olan "aşırılık yanlısı yerleşimciler tarafından gerçekleştirilen benzeri görülmemiş sayıdaki saldırıya" dikkat çekildi. Almanya ve ABD’nin çağrıda imzası bulunmuyor.
İsrail'in yerleşim politikasının "uluslararası hukuka göre yasadışı" olduğunu yineleyen açıklamayı imzalayanlar, "işgalci güç olarak İsrail'in Batı Şeria'daki Filistinli sivilleri koruması" ve "bu şiddetten sorumlu olanları adalete teslim etmesi" gerektiğini belirttiler.
Açıklama, AB başkanı Ursula von der Leyen'in "aşırılık yanlısı" İsrailli yerleşimcilere yaptırım uygulanmasını desteklemesinden günler sonra geldi, ancak bloğun 27 ülkesinin tamamı aynı fikirde değil.
İspanya gibi bazı üyeler İsrail'in Hamas'ın 7 Ekim'deki saldırısına verdiği yanıtı sert bir dille eleştirirken, aralarında Almanya'nın da bulunduğu diğer bazı üyeler İsrail devletinin arkasında durdu.
İsrail 1967 Arap-İsrail savaşından bu yana Batı Şeria'yı işgal altında tutuyor ve son aylarda Cenin mülteci kampına defalarca ölümcül baskınlar düzenledi.
Sağlık yetkilileri, Gazze'deki savaşın başladığı 7 Ekim'den bu yana Batı Şeria'da 280'den fazla Filistinlinin İsrail güçleri ya da yerleşimciler tarafından öldürüldüğünü söylüyor.
Aynı dönemde İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarında yaklaşık 19 bin kişi yaşamını yitirdi.
Hem İsrail'de hem de Filistin topraklarında öldürülenlerin çoğu sivillerden oluşuyor.
Hamas'ın 1200 kişinin yaşamını yitirdiği 7 Ekim'deki İsrail saldırısının ardından İsrail günlerce Gazze'ye hava saldırıları düzenlemiş ardından da kara harekatına başlamıştı.