Büyük Birlik Partisi (BBP) Yüksek İstişare Kurulu (YİK) üyesi ve Elazığ milletvekili adayı Selami Ekici, yüze yakın kişinin hayatını kaybettiği Ankara'daki bombalı terör saldırısı için, 'zafiyet olmadığı' şeklindeki hükümet yetkililerinin sözlerini eleştirdi. Ekici, "Zafiyet olması için on bin kişinin ölmesi mi gerekiyor? Devleti yönetenler, hükümet yetkilileri ayakkabı kutularında para istif ederken maalesef birileri de mahzenlerde, yol altlarında, şehirlerde bombalar silahlar biriktirmişler." dedi.

Açıklamasında patlamada hayatını kaybedenlere başsağlığı dileyen Ekici şunları ifade etti: "Ülkemiz son günlerde yaşanan terör olayları nedeniyle büyük acılar yaşamaktadır. Ankara'daki patlamada hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifa ve ailelerine de başsağlığı diliyorum. Ankara'daki olayı üzerinde durulması, düşünülmesi gereken ve Türk devletinin bekası için çok önemli bir olay olarak değerlendiriyoruz. Şunu ifade etmekte sıkıntı çekiyorum ama Türk devleti Anadolu'da Moğol istilasından bu yana bu kadar acziyet içine düşürülmemişti. Bir nevi Moğol istilası dönemi yaşamaktayız. Devleti yönetenler hükümet yetkilileri ayakkabı kutularında para istif ederken maalesef birileri de mahzenlerde, yol altlarında, şehirlerde bombalar silahlar biriktirmişler. Ve yine devletimiz vatansever polislerini terör örgütü adı altında hapishanelere atarken, terör örgütleri militan devşirmişler, canlı bomba yetiştirmişlerdir. Polisin tasfiye edilmesi neticesinde dağda olan terör maalesef şehirlere inmiştir. Ankara'da yaşanan olay şunu ciddi bir istihbarat ve güvenlik zafiyeti olduğunu göstermektedir. Ülkeyi yönetenlerin pişkinlik ve gülerek bu olayı karşılamaları bizce çok şaşırtıcı da değildir. İçişleri Bakanımız zafiyet yoktur derken, acaba yüz kişinin ölmesi zafiyet değil de bin ya da on bin kişinin ölmesi mi gerekir zafiyet olması için."

Adalet Bakanı Kenan İpek'e de eleştirilerde bulunan Ekici, "Adalet Bakanının 'istifa edecek misiniz' sorusuna pişkin pişkin sırıtması da kabul edilebilir ve Türk devlet adabına ve devlet adamlığına yakışır bir ciddiyet göstermemektedir. Başbakan sayın Ahmet Davutoğlu 'biz canlı bombaların isimlerini biliyoruz, bunlar uyuyan hücreler, bunların eylem yapmadan takip edebilmemiz,tutuklamamız, gözaltına almamız demokratik ve hukuk devleti olduğumuz için mümkün değildir' benzeri ifadeler kullanıyor. Keşke Türkiye Cumhuriyeti devleti dediğiniz şekil demokratik bir hukuk devleti olsaydı. Bugün tweetleri yüzünden içeride yatan gazeteciler, dizi senaryosu üzerinden terör örgütleri kurup insanların hürriyetini kısıtlayan bu yönetim anlayışı her nedense canlı bombaları uyuyan hücre diye hukuk ve demokrasi adı altında takip edemediklerini ifade etmeleri gerçekten trajikomik bir benzetmedir." ifadelerini kullandı.
CİHAN