Irak Federe Kürdistan Bölgesi’nde bulunan Gara’da rehin tutulan 13 güvenlik görevlisini kurtarmak için düzenlenen askeri harekâtta üçü özel kuvvet olmak üzere 16 kişinin hayatını kaybetmesi ile başlayan tartışmalara Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Kurucu Üyesi Ahmet Faruk Ünsal da dahil oldu.
Gara operasyonunda toplum ve muhalefet ikna edilebilseydi Halkların Demokratik Partisi’ne (HDP) kapatma davası açılacağını iddia eden Ünsal, “İktidar, harekât konusunda muhalefeti ikna edebilseydi HDP’ye kapatma davası gelecekti. Fakat Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve İyi Parti’nin sağlam durmasıyla iktidar yapmayı planladığı şeyi operasyon üzerinden yapamadı.” dedi.
“İKTİDAR BİR SIKIŞMIŞLIK İÇERİSİNDE”
Ünsal, iktidarın sıkışmışlık içerisinde olduğunu ve bu sebeple askeri bir zafere ihtiyaç duyduğunu kaydederek, “Benim bildiğim kadarıyla PKK elinde bulundurduğu rehineleri şimdiye kadar hiç öldürmedi. Belli süreçler işleterek rehineler hep serbest bırakıldı.” ifadelerini kullandı.
Dünyada ve Türkiye’de rehinelerin bir hava operasyonuyla kurtarılmaya çalışıldığı başka bir vak’a olmadığını dile getiren Ünsel, “Bir pazarlık süreci ve diplomasi yürütüldüğünde rehinelerin sağ salim kurtarılacağına dair de yeterince bilgi birikimi var. İktidar bunu yapmadı. Çünkü iktidar sıkışmışlık içerisinde. Ancak askeri bir zaferle bu sıkışmışlığı görünmez kılabilirse toplumdaki siyasal meşruiyetini tekrar inşâ edebileceğini düşünüyor.” yorumunda bulundu.
“16 KİŞİNİN HAYATINI KAYBETMESİNİN SORUMLUSU İCRANIN BAŞIDIR”
Ünsal, Gara operasyonunda bütün sorumluluğun Tayyip Erdoğan’a ait olduğunun altını çizdi:
Ünsal, “Sınır ötesi harekâtın sorumlusu icranın başıdır. O imza atmamış olsa o uçaklar sınır ötesi operasyon yapamayacaktı. Hükûmet sınır ötesine askeri harekat yapmak için belli aralıklarla Meclis’ten teskere alır. Cumhurbaşkanı’nın sorumluluğu önce CHP Genel Başkanı’na atması sonrasında da operasyonda silsile ile yer alan kendi memurlarına atması Cumhurbaşkanı’nın siyasi anlamda sorumlu olduğunu gösterir.” dedi.
Ünsal çok tartışılacak bir soruyu da gündeme getirdi: “Eğer Bilal Erdoğan (Erdoğan’ın oğlu) rehin olsaydı Erdoğan operasyon talimatı verir miydi?”
